Kılıçdaroğlu'ndan HDP ve AK Parti iddiası

CHP lideri Kemal KılıçdaroÄŸlu, akademisyenleri sert bir dille eleÅŸtiren CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan'ın tavrını, “Almanya'da ‘Führer'e doÄŸru' diye bir kavram vardır. Bu kavramı ‘ErdoÄŸan'a doÄŸru' diye tanımlayabiliriz. ErdoÄŸan ne diyorsa hâkim, savcı ona göre kararını verecek, sanatçı ona göre eserini yazacak” sözleriyle eleÅŸtirdi. CHP lideri, baÅŸkanlık konusunda HDP'yi “net tavır koymaya” çağırdı.

Kılıçdaroğlu, hafta sonu yapılacak 35. Olağan Kurultay öncesinde Cumhuriyet'in sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu'nun Cumhuriyet'ten Fırat Kozok'un sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

TALÄ°HSÄ°ZLÄ°K

Aydınlara, akademisyenlere yönelik sert eleştirisi, Cumhurbaşkanlığı makamı açısından çok büyük bir talihsizlik. Aydınların farklı düşüncelerine siyasetçilerin saygı göstermesi lazım. Elbette ki bu bildiri tartışılmayacak anlamına gelmemeli. Görüşülebilir, tartışılabilir. Ama günlük politik bir dilin o makam tarafından kullanılması Türkiye açısından büyük bir talihsizlik olmuştur.

12 EYLÃœL SÃœRECÄ°

12 Eylül dönemine geri dönüyoruz. Bunu artık hepimiz görüyoruz. Orada da üniversitelerden yüzlerce insanın görevlerine son verilmiÅŸti. Bunların bir kısmı çok daha sonra tekrar üniversitelerine dönebildiler. Åžimdi tekrar böyle bir süreci baÅŸlatırlarsa ÅŸaÅŸmamak lazım. Çünkü bunların derdi, farklı görüşleri dinlemek deÄŸil. ‘Kim benim görüşüme itiraz ediyorsa, onun bu ülkede yaÅŸama, konuÅŸma hakkı yok' anlayışı.

FÃœHRER'E DOÄžRU

Daha büyük bir talihsizlik, konuyu atlayarak “bunu araÅŸtıracağız, soruÅŸturacağız” demiÅŸ olmasıdır. Almanya'da “Führer'e doÄŸru” diye bir kavram vardır. Führer bir ÅŸey söyler, devletin ilgili kademeleri derhal harekete geçer. Bu kavramı “ErdoÄŸan'a doÄŸru” diye tanımlayabiliriz. ErdoÄŸan ne diyorsa hakim, savcı ona göre kararını verecek, sanatçı ona göre eserini yazacak. Aydınlar, ona göre konuÅŸacak, üniversiteler ona göre ÅŸekillenecek. Süratle böyle bir yapı içinde gidiyoruz.

GÃœL Ä°TÄ°RAZ ETMELÄ°

YÖK bu konuda soruşturma başlatamaz, öyle bir yetkisi yok. Üniversiteler başlatabilir. Mesela Abdullah Gül Üniversitesi, bir hocanın istifasını istemiş. Sayın Gül'ün derhal müdahale etmesi ve böyle bir olaya izin vermediğini açıklaması lazım. Adını taşıyan bir üniversite kendi adına gölge düşürmemeli. Buna açıkça karşı çıktığını kamuoyuna açıklamalı. Barışın cezalandırıldığı bir ülke olabilir mi?

DARBE YASALARI

Olay, sadece anayasa penceresinden bakmadığımızı açıkladık. Biz darbe hukukunun deÄŸiÅŸmesi gerektiÄŸini söyledik. Anayasa da darbe hukukunun bir parçası zaten. Darbe yasalarını deÄŸiÅŸtirmeden anayasanın neyini deÄŸiÅŸtireceksiniz? “Basın hürdür, sansür edilemez” yeni anayasada ne yazacağız? Aynı ÅŸeyi yazacağız. Peki basın hür müdür? Hayır. Sansür ediliyor mu? Ediliyor. Peki nedir bunu yapan? Yürürlükteki darbe yasaları. Bu hükümet döneminde de darbe yasaları tahkim edildi. Biz onların deÄŸiÅŸmesini istiyoruz. Getirsinler hepsini deÄŸiÅŸtirip bu ülkeye birinci sınıf demokrasi getirelim.

GÄ°DÄ°P GEZSÄ°NLER

BaÅŸkanlık konusunu tartışma konusu bile yapmayacağız. Geçen dönem de yapmadık. Dünya diktatörlerden çok çekti, hâlâ çekiyoruz. Türkiye de daha fazla yük taşımamalı. Biz bunu tartıştırmayacağız, gitsinler gezsinler. Biz, güçlendirilmiÅŸ parlamenter sistemi savunacağız. 200 yıllık bir deneyimimiz var. Aksıyor mu? Evet aksıyor. Nasıl aksıyor? 12 Eylül döneminde çıkan yasalar yüzünden aksıyor. ÖrneÄŸin siz bir yasa çıkarmışsınız Siyasi Partiler Yasası, genel baÅŸkan oturup milletvekillerini tek tek yazıyor. Bu nedir? ‘EÄŸer milletvekili genel baÅŸkanın söylediÄŸinin aksine bir görüş beyan edilirse üstü çizilir' diyor. Yasama organı, yürütmenin arka bahçesine dönüşmüş oluyor. Gelin bunu deÄŸiÅŸtirelim. Bunu DavutoÄŸlu'na bu örnekle anlattım. Yüzde 10 seçim barajı aynı ÅŸekilde deÄŸiÅŸmesi lazım.

VEKİL DEVŞİRME

Başkanlık sistemine destek için 14 karaktersiz çıkacağını zannetmiyorum.

HDP NET OLSUN

HDP'nin çok açık ve net başkanlık sistemine karşı olduğunu açıklaması lazım. AKP kanadından HDP'nin belli çevreleriyle Başkanlık sistemi için yakın temasa geçildiğini biliyoruz. (Neyin karşılığında sorusu üzerine) Hepimiz üç aşağı beş yukarı tahmin ediyoruz. Bölgesel özerklik konusunda güvence verileceği ve başkanlık sisteminde bu bağlamda AKP'nin desteklenmesi gerektiği, böyle bir pazarlığın olabileceği yönünde güçlü işaretler var.

SALDIRGANA BÄ°YOMETRÄ°K KÄ°MLÄ°K MÄ° VERÄ°LDÄ°?

(Sultanahmet saldırganı) Bu kadar kısa sürede failin belirlenmesini hükümet kamuoyuna açıklamalıdır. Hangi bulgulardan yola çıkarak bu kadar kısa süre içerisinde açıklandı? Acaba o Suriyeliye biyometrik kimlik mi verilmişti daha önce? MİT tümüyle itibar kaybetmiştir. Başındaki kişi bir siyasal partinin temsilcisi konumundadır. Millilik niteliğini büyük ölçüde yitirmiştir MİT. Başındaki kişi değişmedikçe, oraya sarayın çıkarlarını değil, Türkiye'nin çıkarlarını savunan, koruyan bir kişi gelmedikçe millilik vasfı her zaman tartışılır. MİT'in bir grubu kaçak sarayla işbirliği halinde çalışıyor. Asıl vahim olan bu. Ben bunu Hitler'in Gestaposu'na benzetiyorum. Onlar da doğrudan Hitler'e hizmet eder, onun taleplerini yerine getirirdi.

Ä°HANET OLUR

Bakan, "Milli menfaatlerde partiler bir araya gelmeli" diyor. Haklı. Ama, Suriye, Mısır, Irak politikaları bizim milli menfaatlerimize uygun politikalar değil. Biz kendi ülkemizin ulusal çıkarlarına açıkça aykırı olan bir politikayı milli politika diye, desteklersek kendi ülkemize ihanet etmiş oluruz. En basit örneği Ortadoğu terörünü Türkiye'ye getirdiniz. Bu politikaların bedelini vatandaş ödüyor. Bıraktık Türkiye'yi şimdi turistler ödüyor. Bunun milli menfaatle bir ilgisi yok. Dışişleri Bakanı önce milli menfaat nedir, ne değildir ona bakmalı.