Güncel
DEAŞ piyon, taşeron örgüt'
Başbakan Davutoğlu, Sultanahmet saldırısını düzenleyen canlı bombayla ilişkili 4 kişinin daha gözaltına alındığını açıkladı. Saldırganın IŞİD bağlantılı olduğunu tekrarlayan Davutoğlu, "DEAŞ piyon, taşeron bir örgüt. Bu örgütü kullanan arkadaki gerçek aktörler kimlerse ortaya çıkarılmaları için çaba içindeyiz" dedi.
İstanbul Valiliği'nde Sultanahmet saldırısıyla ilgili brifing alan Başbakan Ahmet Davutoğlu, son gelişmeleri kamuoyuyla paylaştı. Bugün (çarşamba günü) IŞİD bağlantılı canlı bombayla irtibatlı 4 ayrı gözaltı daha olduğunu açıklayan Başbakan Davutoğlu, "10 yabancı uyruklu misafirimizi kaybettik, 15 yaralımız vardı ve kendilerini bugün ziyaret ettik. 6 hastamız hastanelerimizde, diğerleri taburcu edildi. Bir kadın yaralımızın durumu ağır" dedi.
Davutoğlu, olayın esnası, öncesi ve sonrasıyla ilgili herhangi bir aksaklık varsa inceleneceğini, gerekli talimatları da ilgili yetkililere ilettiğini söyledi; "Kamuoyumuzun duymadığı dahi birçok saldırıyı engelleyen etkin bir güce sahibiz. Her türlü tedbiri almayı da sürdüreceğiz. Ek tedbirleri de bu vesileyle tartıştık, gerekli talimatları verdim" dedi.
"DEAŞ taşeron bir örgüt, piyon"
Davutoğlu, saldırganın IŞİD bağlantısıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
"Saldırganın Türkiye'ye giriÅŸ yolu, bütün kontakları, arka plandaki iliÅŸkileri konusunda aldığım bilgiler, bu meselenin görünür yüzünün dışında bazı önemli unsurlar ve perde arkası etkin aktörler olabileceÄŸi kanaatimizi pekiÅŸtirdi. Evet, saldırganın DEAÅž baÄŸlantısı tespit edildi. Ancak artık DEAÅž öyle bir örgüt ki bir piyon ve bazen de kamufle edilebilecek bazı eylemlerin rahatlıkla kullanılmasını saÄŸlayan bir ara örgüt, bir taÅŸeron. Ankara’da, Suruç’ta haince saldıran bu terör örgütü için etkili adımları atmak ve bu terör örgütünü kullanan arkadaki gerçek aktörler kimlerse onların ortaya çıkarılması için de yoÄŸun bir çaba içindeyiz. Bu bir taÅŸeron örgüt ama o taÅŸeron örgütü eÄŸer birileri kullanmak istiyorsa ki bunun emarelerini çok gördük, sadece bu taÅŸeron örgütü deÄŸil, bu taÅŸeron örgütü kullanma hevesine ve amacına dönük çalışma yapan kim varsa hepsine dönük olarak da gerekli her türlü tedbiri alma konusunda Türkiye'nin kararlılığı açıktır. Bu yönde de tedbirlerimizi alacağız."
"Türkiye'ye normal girmiş, takip edilen bir şahıs değil"
DavutoÄŸlu’na, saldırganın kimliÄŸinin nasıl bu kadar hızlı tespit edildiÄŸi de soruldu. BaÅŸbakan bunun üzerine, ÅŸunları söyledi:
"Türkiye’ye giren yabancılar kaydediliyor. Aynı zamanda görsel kayıtla da yapılıyor. Bütün bilgiler birleÅŸtirilip ÅŸahıs tespit edildi. Bu ÅŸahıs takip altında olan bir ÅŸahıs deÄŸildi. Normal olarak Türkiye'ye bir mülteci gibi, sığınmacı gibi giren bir ÅŸahıs. Daha önce gözaltına alınıp bırakıldığı da doÄŸru deÄŸil. Ancak bu saldırıdan sonra tüm baÄŸlantıları tek tek çözülerek baÄŸlantıları ortaya çıkarılıyor ve bu baÄŸlantılar içinde DEAÅž dışında DEAÅž'ı kullanan bazı çevrelerin olabileceÄŸine dair de bazı şüphelerimiz söz konusu."
"Çok kirli işbirlikleri söz konusu"
Türkiye’nin IŞİD’e karşı en etkin mücadeleyi veren ülkelerden biri olduÄŸunu söyleyen BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, hiçbir ülkenin "DEAÅž bahanesiyle sivillere ve ılımlı Suriye muhalefetine saldırmaması gerektiÄŸini" ifade etti. DavutoÄŸlu bazı istihbari bilgileri de paylaÅŸtı.
"Herkes safını belli etsin. Kim DEAÅž’ın karşısında, kim yanında bilelim. Türkiye'nin havadan yapacağı operasyonlar konusunda birtakım ülkeler, engelleyici tutum içindeler. Ya kendileri DEAÅž'ı yok etsinler ya da bıraksınlar biz yok edelim ama kimse 'DEAÅž'a karşı mücadele ediyorum' görüntüsü adı altında, oradaki sivil halkı ve muhalefeti cezalandırarak DEAÅž'a alan açmayı düşünmesin. Bir istihbari bilgiyi burada paylaÅŸmak isterim. Onun için bütün baÄŸlantılar çıkarılacak. Dün bize ulaÅŸan bilgiyle, bazı DEAÅž unsurları, rejimin destekleriyle, biliyorsunuz son günlerde Suriye sınırına yakın bölgede Suriye ılımlı muhalefetinin DEAÅž'a karşı bir operasyonu baÅŸladı, bir çalışması ve bazı bölgeler DEAÅž'tan kurtarıldı. Onun üzerine rejim, Åžam'a yakın daha güney bölgedeki DEAÅž unsurlarıyla anlaÅŸarak, rejimin otobüsleriyle bazı DEAÅž unsurları Suriye'nin kuzeyine doÄŸru sevk edildi. Bugün Suriye'de çok kirli iÅŸbirliklerini görüyoruz."
"Kimse İstanbul'u güvensiz bir şehir gibi göstermeye çalışmasın"
Davutoğlu'nun açıklamalarından diğer satır başları ise şöyle:
"İstanbulumuzun güven ve huzur şehri olması yönünde atılacak adımları, bütün güvenlik birimlerimizle tartıştık. Sadece terör tehdidi karşısında değil, sadece bu tür saldırılar karşısında değil, aynı zamanda özellikle de uyuşturucuya karşı mücadelede, asayişte, kaçakçılık ve organize suçlar konusunda da İstanbul'u dünyanın en güvenli şehirlerinden biri kılmak hepimizin görevi."
"Ä°stanbul son 15 yılda çok önemli bir geliÅŸme kaydetti. Ä°stanbul bir cazibe merkeziyken birileri imaj yıpratma çabası içinde olabilir. Ä°stanbul'u bütün bu saldırılar karşısında korumak hepimizin en asli görevidir Ä°stanbul herkesi ulaÅŸmayı amaçladığı bir umut kapısı. Yılda 12 milyon turist geliyor. Kimse Ä°stanbul’u güvensiz bir ÅŸehir gibi göstermeye çabalamamalıdır. Bazı uluslararası basın kuruluÅŸları gerekli hassasiyeti Paris saldırılarında olduÄŸu gibi göstermeli, bunu beklemek en doÄŸal hakkımız."
"Almanya İçişleri Bakanı Maiziere'nin de vurguladığı gibi, biz bütün Alman dostlarımızı, Avrupalı dostlarımızı, bütün insanlığı, insanlık tarihinin birikiminin özeti, hülâsâsı olan İstanbul'a gelmeye davet ediyoruz. Alman İçişleri Bakanı'na bu açıklamaları dolayısıyla teşekkür ettim. Türkiye güvenlidir, İstanbul güvenlidir, inşallah önümüzdeki aylarda ve yıllarda da milyonlarca, milyarlarca misafiri burada ağırlamaya devam edeceğiz."
"Terör olgusu artık ülkelerden ve şehirlerden bağımsız olarak dünyanın her yerinde bütün insanlığı tehdit eden bir olgudur. Dolayısıyla bu münferiden İstanbul'da ve Türkiye'de değil, bütün önemli baş şehirlerde, bütün önemli şehirlerde, bütün ülkeleri kaygılandıran, alarm halinde tutan bir husustur. Paris'te, Londra'da, New York'ta, Madrid'de yaşadığımız terör eylemleri, açık şekilde bunun bütün insanlığı ilgilendiren ciddi bir meydan okuma olduğunu hepimize gösteriyor."
İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda salı günü meydana gelen canlı bomba saldırısında, 10 kişi hayatını kaybetmişti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1988 doğumlu Nabil Fadlı adlı Suudi Arabistan uyruklu saldırganın, IŞİD bağlantılı olduğunu açıklamıştı. İçişleri Bakanı Efkan Âlâ, saldırıyla ilgili bir kişinin saldırının olduğu salı günü akşamı gözaltına alındığını duyurmuştu.
Kaynak: Al Jazeera
Henüz yorum yapılmamış.