Sosyal Medya

Güncel

Şehit Yakınları: "Sinirlioğlu'na El Çektirilsin!"

Mavi Marmara saldırısında hayatını kaybedenlerin yakınları Türkiye-israil görüşmeleri üzerine yaptıkları açıklamada, israilli askerlere açılan davaların pazarlık konusu yapılmasının 'kabul edilemez' olduğunu ifade etti.



Ä°srail ile Türkiye arasında 2010 yılında Mavi Marmara saldırısı sonrası bozulan iliÅŸkileri düzeltmek amacıyla görüşmeler tarafların açıklamalarına göre "anlaÅŸmaya çok yakın."Saldırıda hayatlarını kaybedenlerin aileleri ve davanın avukatları söz konusu anlaÅŸma ile ilgili Ä°nsan Hak ve Hürriyetleri Ä°nsani Yardım Vakfı (Ä°HH)'nda bir basın açıklaması yaptı. Taleplerini ve 'ÅŸerhlerini' tekrarladı.

Açıklamayı saldırıda hayatını kaybeden Ä°brahim Bilgen'in oÄŸlu Ä°smail Bilgen okudu. Bilgen açıklamasında Mavi Marmara'da hayatlarını kaybedenlerin yakınları olarak, basına yansıyan“Türkiye ile anlaÅŸma ÅŸartları” olarak sunulan maddelere ve anlaÅŸmanın geneline iliÅŸkin tarafımıza kendilerine hiç danışılmadığını ifade etti. 

Görüşmelerin tamamen rızaları dışında yürüdüğünü belirtti.

"Tazminatı önceleyen görüşmeleri üzüntüyle karşılıyoruz"

Bilgen Mavi Marmara'da hayatlarını kaybedenlerin aileleri adına yaptığını belirttiği açıklamaya şu şekilde devam etti:

“Mavi Marmara ve Gazze Özgürlük Filosu'nun ve ÅŸehid olan yakınlarımızın yola çıkış amaçları görmezden gelinerek, “tazminatı” Ã¶nceleyen görüşmeleri ve yapılan tartışmaları üzüntüyle karşılamaktayız. Yakınlarımızı ÅŸehid eden israilli sorumlular hakkında açtığımız davalarımıza dair israil “tiyatro” benzetmesi yapıp ciddiye almadığını beyan etmiÅŸken, ÅŸimdi anlaÅŸmanın olmazsa olmaz ÅŸartı olarak “davalardan vazgeçilmesi veya düşürülmesi” ÅŸartını öne sürmesi, Türkiye tarafının da biz Åžehid ailelerine ve maÄŸdur yolculara danışmadan davaları pazarlık konusu yapması, bir hukuk devletinde kabul edilebilir deÄŸildir. israilli komutanlar hakkında devam eden ceza davamız ve tüm diÄŸer hukuki süreçlerden tazminat karşılığında vazgeçeceÄŸimiz iddiasını, bizlere yapılmış bir hakaret olarak görmekteyiz.”

'Sinirlioğlu el çektirilsin'

Açıklamada, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun da görüşmelerden 'derhal el çektirilmesi' talep edildi:

"Daha önce, Türkiye üst düzey yetkililerine “tazminatla ilgili israil tarafıyla yapılan görüşmelerden ve israil'in tutumundan rahatsızlığımızı” beyan etmiÅŸtik. O görüşmedeki "muhatap alınmama" beyanımıza raÄŸmen, DışiÅŸleri MüsteÅŸarı Feridun SinirlioÄŸlu öncülüğünde israil tarafıyla yapılan gizli görüşmelerden israil medyası üzerinden haberdar olmamız kabul edilemez. Türkiye Devleti onay vermediÄŸi halde Palmer raporunu BM'de yayınlatan ve raporun imzalandığını Türkiye Devleti'nden ve seçilmiÅŸ siyasi sorumlulardan gizleyerek Türkiye aleyhine bir sonuç doÄŸmasına sebebiyet veren Feridun SinirlioÄŸlu ve ekibinin bu meseleden derhal el çektirilmesini talep ediyoruz."

"Ambargo kalkmadan anlaşma olmasın"

Açıklamayı okuyan İsmail Bilgen daha önce çeşitli vesilelerle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu talep ettiklerini ancak hâlâ bu taleplerine cevap alamadıklarını belirtti. Bilgen Cumhurbaşkanı ile görüşmeleri halinde kendisine taleplerini bizzat iletmek istediklerini ifade etti.

Bilgen, Mavi Marmara'da hayatlarını kaybedenlerin aileleri ve yolcular olarak taleplerini ise şöyle sıraladı:

1.  Gazze'ye uygulanan abluka ve ambargo kaldırılmalıdır: Gazze'ye Özgürlük Filosunda yer alan yakınlarımızın ÅŸehadet gerekçeleri olan bu ÅŸart olmazsa olmazımızdır.

Açık hava hapishanesinde tutulan Gazze'deki Filistinli kardeşlerimize uygulanan abluka kalkmadan yapılacak görüşmeleri ve anlaşmaları kabul etmemiz mümkün değildir.

2.  Suçlular cezalandırılmadan davalarımızın hiçbirisinden vazgeçmemiz söz konusu deÄŸildir. Siyasi bir kararla davaların düşürülmesi yollarını arayanları Türkiye ve Dünya kamuoyunun asla affetmeyeceÄŸini, bu giriÅŸimlerinin kendileri adına tarihe kara bir leke olarak düşeceÄŸini belirtiriz.

3.Her ne kadar tazminat konusunun tartışılmasını, öncelikli talebimiz olan ablukanın kaldırılması gerçekleÅŸmeden doÄŸru bulmasak da, eÄŸer taraflar kendi aralarında anlaÅŸacaklar ve maÄŸdurlar adına bir tazminat belirleyecekler ise; dünyada benzer hadiselerde uluslararası hukuk normları çerçevesinde belirlenmiÅŸ tazminat bedelleri emsal alınmalı ve bu tazminat“haksız fiil tazminatı” olarak tüm gemi katılımcılarına ve yakınlarına ödenmelidir. israil'in suçlarını ve haksızlığını kabul etmeden yapacağı bir “lütuf tazminatı” Ã¶demesine kesinlikle rızamız bulunmamaktadır.

4.Mavi Marmara Olayı, Filistin davasının ve “Özgür Kudüs” mücadelesinin bir aÅŸamasıdır. Bu sebeple kutsal mâbedimiz olan Mescid-i Aksa'ya yönelik israil askerlerinin yapmış olduÄŸu saldırıların sonlandırılması da anlaÅŸmanın bir maddesi olmalıdır. Ayrıca Mescid-i Aksa muhafızı ve Mavi Marmara yolcusu Raed Salah ile “Ä°slami Hareket”in diÄŸer liderleri ve kurumlarına karşı yapılan saldırıların sonlandırılması da anlaÅŸmanın maddeleri arasında bulunmalıdır.

5.İHH'nın ve Mavi Marmara katılımcılarının tamamının israil tarafından terörist olarak nitelendirilmesine son verilmelidir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.