Dünya
Türkiye ile mesajlaştı diye nezarette sabahladı
Çin 10 milyonluk Uygur nüfusunun davranışlarını ve inançlarını şekillendirmek için eşi benzeri görülmemiş işkenceler uyguluyor. Ağır silahlı askerlerin, hemen hemen her yerde bulunan kontrol noktalarında otomobil bagajlarını ve kimlik kartlarını didik didik incelediği Şincan'da Uygur Türkleri'nin Çin dışında yaşayan akrabalarıyla iletişim kurmaları yasak.
Çin yönetiminin baskısı altında ezilen Uygur Türkleri eşi benzeri görülmemiş işkence ve zulümlere maruz kalıyor.
Çin'in kuzeybatısındaki Şincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan Uygur Türkleri, zulüm altında hayat mücadelesi veriyor. New York Times gazetesi'nde yer alan habere göre, Çin baskısı altındaki Uygur Türkleri'nin aileleri tutuklanarak dağıtılıyor, camilerden ezan okunmasının dahi engelleniyor.
İşçilerin hareketine yönelik kısıtlamalarının bölge tarımına büyük zarar verdiğinin belirtildiği haberde, Çin'in 10 milyonluk Uygur nüfusunun davranışlarını ve inançlarını şekillendirmeyi amaçlayan eşi benzeri görülmemiş önlemlerinin halkı öfke ve kaygıya sevk ettiğine dikkat çekiliyor.
Bölge 10 gün gözlemlenerek kaleme alınan haberde, Çin'in, daha sıkı güvenlik tedbirleri ve İslam'a yönelik kısıtlamalar ile geçtiğimiz Eylül ayında onlarca insanın bıçaklanarak öldürüldüğü kömür madeni saldırısı gibi şiddet eylemlerinin önünü alabileceğini düşündüğünü belirtildi.
Türkiye ile mesajlaştı diye...
Ağır silahlı askerlerin, hemen hemen her yerde bulunan kontrol noktalarında otomobil bagajlarını ve kimlik kartlarını didik didik incelediğinin vurgulandığı habere göre; Uygur azınlığa mensup şoförlerden ve yolculardan bazen cep telefonlarını teslim etmeleri bile isteniyor. Böylece polisler, telefonların içinde 'kamu güvenliğine tehdit' niteliği taşıyan içerik ve programları kontrol edebiliyor.
Polisin arama listesinde, Uygurların Çin dışında yaşayan akrabalarıyla iletişim kurmalarını sağlayan Skype ve WhatsApp gibi uygulamalar da bulunuyor.
Hatta mühendislik öğrencisi bir Uygur, geçtiğimiz Kasım ayında Türkiye'deki bir arkadaşıyla mesajlaştığı için geceyi nezarette geçirmiş. "Hepimiz terör şüphelisi olduk" diyen 23 yaşındaki genç, yaşadıkları baskıyı şöyle anlatıyor: "Bugünlerde yurt dışından bir telefon almanız bile polis tarafından ziyaret edilmeniz için yeterli."
Henüz yorum yapılmamış.