Çılgın projedeki son durum ne?

Kabinenin en yeni yüzü, Çevre ve Åžehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, HaberTürk'e verdiÄŸi röportajda Türkiye'nin önünü açacak projler hakkında açıklamalarda bulundu.

İşte o röportaj:

- Bakanlığın “Åžehircilik” tarafında gündeminizin ilk sırasında hangi konu yer alıyor?

Kentsel dönüşüm. Kadim şehirlerimize; doğal, kültürel, mimari mirasımıza bakanlık olarak sahip çıkmak, olmazsa olmazımız. Yöresel mimari etikleri ile yapılmış köy projelerimiz var. Köylerde isteyen vatandaşlarımıza veriyoruz.

- Sizde “kentsel dönüşüm” ifadesinin karşılığı nedir?

Klasik olacak ama “yaÅŸanabilir alanlar”; konutun kendisinden tutun da, sosyal donatıları, yeÅŸil alanı, parkları, sosyal, dini, eÄŸitim tesisleri... Dikey yerine yatay yapılaÅŸmaya vurgu yapıyoruz. Artık kentlerde yatay yapılaÅŸmaya dönmeliyiz. Aynı kültürel dokuyu sürdürebiliriz.

- Yeterli arsa var mı?

Rezerv alanları kullanıyoruz, oluÅŸturuyoruz. Kentsel dönüşüm denince aklımıza Ä°stanbul, Ankara, Ä°zmir geliyor ama Anadolu’nun farklı bölgelerinde mütevazı illerimizde var. Bunların da kentsel dönüşüme ihtiyacı var.

- Gayrimenkulde, rant vergisi, yabancıya satış tartışmaları yarım kaldı; nereden devam edeceksiniz?

Değer artış payı dediğimiz olay eylem planımızda var zaten. Henüz bu konular, netleşmedi. Oda ya da sivil toplum örgütlerinin getirdiği raporlardan ortak kanaat çıkarabiliriz.

- Ä°stanbul belli yerlerdeki yoÄŸunluklar nedeniyle yaÅŸanması güç bir kent. Belediyeler ve ilgili bakanlıklarla bir “kent kurulu” oluÅŸturma giriÅŸimi olur mu?

Yapılabilir tabii. Sayın CumhurbaÅŸkanı ve BaÅŸbakan’ımızın talimatı ile olabilecek bir ÅŸey. Ä°stanbul bir cazibe merkezi. Herkes ÅŸehrin kalbinde yer almak istiyor. Kanal Ä°stanbul ile aşırı yoÄŸunluÄŸu azaltma fırsatımız olacak. Kanal Ä°stanbul’un alternatif yaÅŸam merkezi olacağını düşünüyorum.

"KANAL İSTANBUL'DA ÇARPIK KENTLEŞME OLMAYACAK"

- Kanal Ä°stanbul hangi aÅŸamada?

Proje çok büyük, hazırlık çalışmaları devam ediyor. Hazırlık çalışmaları noktasında kısa bir brifing aldım. Sayın CumhurbaÅŸkanı ve Sayın BaÅŸbakan’ı bilgilendireceÄŸiz. O kadar yoÄŸunuz ki; 3 aylık- 6 aylık planlarımız var. ...

- Yeri belli mi?

Taslak olarak ön çalışma yapılıyor. Hiçbir ÅŸey sabit deÄŸil ÅŸu anda. Kanal olduÄŸu için asıl olarak UlaÅŸtırma Bakanlığı’nın konusu. Biz kanaldan sonra oluÅŸacak, iki yakanın ÅŸehirleÅŸme planlarını gerçekleÅŸtiriyoruz. Ä°ki bakanlığın çalışmalarını bir araya getirip, ortak bir brifing vereceÄŸiz.

-Kanal İstanbul mimari çevrelerde tartışma yaratıyor, sizce gerekli bir proje mi?

Açılması çok iyi olur. BoÄŸaziçi’nin doÄŸal geliÅŸimi dışında, suni bir kanal yapılıyor ama, bu güzel ya da faydalı olmayacağı anlamına gelmez. Örneklerini dünyada çok gördük. Katar’da, Dubai’de deniz içine ÅŸehir yapılıyor. Tamamen kontrolümüzde olacak bir yapılaÅŸma, yeni ÅŸehircilik anlayışımızın pilot olarak sergilendiÄŸi alan olabilir burası. Çok potansiyele sahip. O açıdan baktığınızda sıfırdan her ÅŸeyi ile dört dörtlük bir ilçe inÅŸa ediyorsunuz ve 5-10 yılda temelinden çatısına kadar bitmiÅŸ bir halde sunacaksınız. Burada hiç bir ÅŸekilde çarpık kentleÅŸme olamayacak. Sokaklar ve altyapısı tamamlanmış...

"KÖMÜRDEN VAZGEÇEMEYİZ"

- Bakanlığınız ilk olarak hangi konuları ele alacak?

İklim değişikliği stratejimiz var. 2030 yılına kadar sera gazının yol açtığı emisyon artışında, yüzde 20 azalım hedefliyoruz.

- Birincil mücadele alanı santrallar mı, konutlar mı, sanayi mi olacak?

Ana payı enerji ve ulaÅŸtırma alıyor. Orman ve Su Ä°ÅŸleri Bakanlığı’nın da pozitif anlamda katkısı var: Yutak alanları, yeÅŸil alanları artırarak çevre tahribatını önleyebilir.

- ÇED raporundan muaf ihaleler devam edecek mi?

Tablo ortada: EÄŸer bugünkü durum sürerse, senaryolara göre Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi dışında kalan tüm bölgeleri kurak alan olacak. O yüzden yenilenebilir enerjiye dönmemiz lazım. HES’lerle, nükleer, rüzgâr ve güneÅŸ enerjisi ile takviye etmeliyiz. Enerji kaynağı olarak petrolümüz yok ama kömürümüz var. Ondan vazgeçemeyiz. GeliÅŸmekte olan bir ülke olarak tamamen dışarıya bağımlı hale gelemeyiz.

"KENDİMİ HİÇ KENARDA HİSSETMEDİM"

- Siyasete 2008 yılında atılıyorsunuz, aile olarak oyunuzu hangi partiye verirdiniz?

Çok öncesinden de AK Parti’den davet alıyordum. Ancak babamın rahatsızlılığı nedeniyle uzun süre hastanede kalıyordum, vakit ayıramadım. AÄŸabeyim (Bekir Sarı) 2007 yılında AK Parti milletvekili adayıydı. Biz 2002 yılından beri AK Parti’ye oy veren normal vatandaÅŸlardık... Daha önceleri, ANAP’a, DYP’ye oy verdik.

- Çukurova’da muhafâzakâr bir partide, kadının liderliÄŸini kabul ettirmesi zor deÄŸil mi?

Kendimi hiçbir dönem dışarıda ya da kenarda hissetmedim. Dışarıdan gördüğünüz gibi Adana’da kadın-erkek ayrımı sert deÄŸildir. Özellikle köklü ailelerde anneler ön plana çıkabiliyor. 15 ilçeden 14’ü erkek baÅŸkandı. Sayın CumhurbaÅŸkanı’na, Sayın BaÅŸbakan’a bir istek iletileceÄŸi zaman, “Bayansın sen iste” diye beni öne attıkları bile oluyordu.

- Bakanlığınızda “kadın penceresi” açar mısınız?

Bir insanın işini doğru yapması, nitelik üst kriterdir. Kadın olması daha da güzel olur. İstihdam noktasında kamuda ve diğer alanlarda kadınlar çok daha fazla olmalı. Yönetici kademesinde güzel noktaya geldik, bunu devam ettirmemiz lazım.