MHP'den Ayasofya için kanun teklifi

MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, Ayasofya'nın cami olarak yeniden ibadete açılması için kanun teklifi verdi.

Eski Türk Tarih Kurumu BaÅŸkanı olan HalaçoÄŸlu teklifin gerekçesinde, Ayasofya'nın ilk mabet, ahÅŸap kilise olarak, miladi 360'da yapıldığını, 1453’e kadar da defalarca yakılıp, yıkıldığını ve yeniden onarıldığını, Ä°stanbul fethedildiÄŸinde de kilisenin tamamen harap, kubbesi de kısmen çökmüş olduÄŸunu söyledi. Ayasofya'nın 24.11.1934 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile müze haline getirildiÄŸini kaydeden HalaçoÄŸlu, "Ancak bu karar, Resmi Gazete gibi devletin hiçbir resmi yayınında yayımlanmamış, bununla ilgili herhangi bir kayda da rastlanılmamıştır'' ifadelerine yer verdi. HalaçoÄŸlu, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nde bulunan Ayasofya ile ilgili vakfiyenin tercümesine deÄŸinirken ÅŸunları söyledi:

"1453 yılında Fatih Sultan Mehmed’in Ä°stanbul’u fethetmesiyle cami olarak hizmet vermeye baÅŸlayan Ayasofya bilindiÄŸi üzere 1 Åžubat 1935 yılından bu yana da müze olarak kullanılmaktadır. Fatih Sultan Mehmed Han, 'Bu vakfiyeyi kim deÄŸiÅŸtirirse, Allah’ın, Peygamber’in, meleklerin, bütün yöneticilerin ve dahi bütün Müslümanların ebediyen laneti onun ve onların üzerine olsun, azapları hafiflemesin onların, haÅŸr gününde yüzlerine bakılmasın' demiÅŸtir."

Ayasofya'nın müze haline getirilmesiyle ilgili Bakanlar Kurulu kararnamesinin altındaki Atatürk'ün imzasının tartışmalı olduğunu ileri süren Yusuf Halaçoğlu, şöyle dedi:

''Bir tuhaflık da ilgili Kararnamenin altındaki Atatürk imzasında göze çarpmaktadır. BilindiÄŸi üzere, Mustafa Kemal’e Atatürk Soyadının verildiÄŸi 2587 Sayılı Özel Kanun, Resmi Gazetede 27.11.1934 tarihinde yayımlanmıştır. Atatürk’ün imzasının bulunduÄŸu Ayasofya Kararnamesi’nin tarihi ise 24.11.1934’dür. O halde, üç gün öncesinden Atatürk’ün Kararnameyi imzalamış olması da mümkün gözükmemektedir. Bununla ilgili olarak da; bir dilekçe üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından: 'Ä°lgi dilekçeniz ekinde fotokopisi bulunan 24.11.1934 tarih ve 2/1589 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesinde Reisicumhur adına atılı bulunan imzanın, yine dilekçeniz ekinde sunulan Atatürk’ün örnek imzalarına biçimsel açıdan fark gösterdiÄŸi ilk bakışta belirlenebilmektedir' cevabı verilmiÅŸtir. Bütün bunları alt alta koyduÄŸumuzda burada da bir imza sahteciliÄŸi bulunduÄŸunu söylemek kaçınılmaz olacaktır'' ifadelerini kullandı.

MHP'li Halaçoğlu, teklifinin son bölümünde şu ifadelere yer verdi:

"Ayrıca, Ayasofya Camii'nin, 19.02.1936 tarihli tapu senedine göre, Fatih Sultan Mehmed Vakfı adına “türbe, akaret, muvakkithane ve medrese-i müştemil Ayasofya’yı Cami-i Åžerifi olarak tapuludur. Vakıflar Genel Müdürlüğü Kütük Defterinde de aynı ÅŸekilde cami olarak kayıtlıdır. Åžu an müze olarak kullanılması yasalara uygun deÄŸildir. Bugün, tüm selatin camilerimiz sabah ezanından yatsı ezanına kadar, haftanın her günü, hangi dinin mensubu olduÄŸuna bakılmaksızın herkesin ziyaretine, ibadetine ücretsiz olarak açıkken, Ayasofya, yasalara, hukuka aykırı olarak, ancak müze olarak ziyaret edilebilmektedir. Bu kanun teklifi, 481 yıl ezan sesinin yankıları ile ayakta kalan, Ä°stanbul’un fethinin simgesi olan Ayasofya’nın, cami olarak yeniden ibadete açılması amacı ile hazırlanmıştır.''