'Sekülerizm dünyayı topyekûn bir savaşa soktu'

Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanı Mehmet Görmez, ABD DışiÅŸleri Bakanlığı’nın Müslüman Toplumlar Özel Temsilcisi Åžerik Zafer'i ve beraberindeki heyeti kabul etti. Ziyaretten duyduÄŸu memnuniyeti dile getiren Görmez, Ä°slam coÄŸrafyasının zor bir dönemden geçtiÄŸini ve sorunların belirli bir dinin deÄŸil, bütün insanlığın meselesi olduÄŸunu vurguladı. Görmez, "Dünya kuruldu kurulalı bütün insanları yaÅŸatacak zenginlikte olduÄŸu halde maalesef insanlar kendi hırs ve öfkeleriyle dünyayı birbirlerine dar ediyorlar" dedi.

'HZ. MUSA'NIN MESAJLARI SİYONİZMLE İDEOLOJİYE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR'

Ä°lahi dinlerin merhamet ve adaleti egemen kılmak için geldiÄŸini, ancak insanların dinleri bile ÅŸiddetin ve vahÅŸetin aracı haline getirdiÄŸini kaydeden Görmez, "Hz. Ä°sa'nın getirdiÄŸi rahmet mesajlarından tarihte onlarca defa Haçlı Seferleri çıkarılabildi ve savaÅŸların en büyük motivasyonu haline getirilmesi yine insanların eliyle gerçekleÅŸti. Hz. Musa'nın mesajlarının bu coÄŸrafyada hala Siyonizm eliyle nasıl bir ideolojiye dönüştürüldüğünü hala acı acı görüyor” diye konuÅŸtu.

'PAPA'NIN AĞZINDAN BİLE BÖYLE BİR CÜMLE ÇIKIYOR'

‘Fransız ihtilâliyle birlikte insanlığın baÅŸka bir arayış içine girdiÄŸini’ savunan Görmez ÅŸu ifadeleri kullandı: “Ä°nsanlık dinlerin dışında daha seküler bir dünya kurmayı tasarladı. Fakat sekülerizm dinlerden kaynaklanan ÅŸiddeti de geride bırakarak dünyayı topyekûn bir savaşın içine soktu. Ä°nsanlar da bilimsel keÅŸiflerle atom bombasını düşünebildi. Kimyasal silahları üretti ve tarihteki savaÅŸlarda ölen bütün insanların birkaç katını modern zamanlardaki savaÅŸlarda kaybettik. Ä°ki büyük dünya savaşı yaÅŸandı ve ÅŸimdi üçüncü dünya savaşından söz ediliyor ve sayın Papa'nın aÄŸzından bile böyle bir cümle dökülebiliyor."

'MÃœSLÃœMANLARI ABD'YE SOKMAYALIM' DÄ°YEN TRUMP'A TEPKÄ°

Bu bağlamda Müslümanların ülkeye alınmaması yönünde çağrı yapan ABD başkan aday adaylarından Donald Trump'a da tepki gösteren Görmez, "Amerika gibi bir ülkede seçimden önce adaylar, 'Müslümanları Amerika'ya alacağız almayacağız' tartışmasını yapabiliyor. Burada hiçbir milletin, hiçbir din mensubunun suçu birbirine atması doğru değil. Bu coğrafyada biz çok büyük acılar çekiyoruz. Bu acıları DAEŞ gibi sonradan ortaya çıkan sadece terör örgütlerinin yaptıklarından çekmiyoruz. Bunların her birisi birer sonuçtur, sebep değildir" ifadelerini kullandı.

'YARALI BİLİNÇLER VE ÖLÜMCÜL KİMLİKLER ÇOĞALDI'

CoÄŸrafyanın küresel güçlerin çatışma alanı haline gelmesinin bütün bunların birinci sebebi olduÄŸunu belirten Görmez, “Önce Afganistan sonra Irak, Bosna, Çeçenistan gibi bölgelerde yapılan savaÅŸların sonunda, eÄŸitimden yoksun, ÅŸiddetin ve vahÅŸetin gölgesinde yetiÅŸen çok sayıda nesiller ortaya çıktı. Yaralı bilinçler ve ölümcül kimlikler çoÄŸaldı. Bir taraftan da büyük göçler baÅŸladı. Bu göçmenler gittikleri ülkelerde o ülkelere entegre olamadılar. Oralarda kendi gettolarını kurdular, ötekileÅŸtirildiler. Dinlerini öğrenecek imkanları bulamadılar. Hatta yanlış yorumlara saptılar. Göçmen nesillerin dini yanlış öğrenenlerin çocukları ile coÄŸrafyada ÅŸiddetin gölgesinde yetiÅŸen gençler arasında bir yakınlık oluÅŸtu. Bu nesiller, dine bir ideoloji olarak sarılmayı tercih ettiler” dedi.