Güncel
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gündem değerlendirmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "muhalefet başkanlık sistemini istemiyor mu, tamam o halde o da ayrıca oylamaya sunulsun" dedi.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ve beraberindeki heyet Türkmenistan’ın 20. Tarafsızlık Bayramı etkinliklerine denk getirilen ziyarette bir dizi görüşmede bulundu.
Erdoğan, gezi dönüşü uçakta Türkmenistan temasları ve gergin gündeme ilişkin mesajlar verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iç politikanın ana gündem maddeleri yeni anayasa ve başkanlık sistemine ilişkin soruları şöyle yanıtladı:
"ÇİFT BAŞLILIK ORTADAN KALDIRILMALI"
"Başkanlık, birinci olarak kararların daha hızlı alınmasını sağlayacak. Bunun öncelikle en faydalı yanı ülke ekonomisine artı değer katması olacaktır. Bunun bütün ülkeyle, bütün çalışanlara doğrudan bir yansıması olacaktır. Başkanlık, Yarı Başkanlık veya partili cumhurbaşkanlığı sistemlerinde kararlı seri bir şekilde karar almada rahat olunacak. İkinci olarak çift başlılık ortadan kaldırmak çok önemli.
"DAVUTOÄžLU'YLA NEDEN SORUN YAÅžAYAYIM!"
Gazeteler ‘CumhurbaÅŸkanı ile BaÅŸbakanın arası şöyle veya böyle’ diye sürekli haberle yapıyorlar. Halbuki ben bu partinin kurucusuyum ve hamdolsun buraya kadar gayet iyi bir ÅŸekilde geldik. Benim partide danışmanım olmuÅŸ, Dış Ä°ÅŸleri Bakanım olmuÅŸ, ÅŸimdi de BaÅŸbakan olan bir arkadaşımla neden sorun yaÅŸayayım! Ben sorun yaÅŸadığım zaman bir kere ülkem kaybedecek, neden böyle bir tavır içine gireyim. Ãœlkemin kaybetmesi her ÅŸeyden önce benim deÄŸerlerime ters düşer. Biz ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmak istiyoruz. Bunu yaparken de bu ikilemi ortadan kaldırmamız zaten ÅŸart. Bunu sözde deÄŸil yasal bir zeminde yapmamız lazım.
"BUYURSUNLAR MİLLETE GÖTÜRSÜNLER"
Bunun için de bu darbe anayasasını bir defa ortadan kaldırmamız lazım... Şu anda eğer anayasa değişikliğinde ana muhalefet-iktidar el ele verirse sadece o 61 madde değil, ki gerekirse o 61 maddeyi tekrar gözden geçirirler, diğerlerini de ele almak suretiyle gayet güzel, bu vatan için gerekli olduğuna inandığımız yepyeni bir anayasayı milletimiz için yapalım. Bunu millete götürmek istiyoruz mu dediler, buyursunlar bir de millete götürsünler. Ve inanıyorum ki millet çok büyük bir kahir ekseriyetle böyle bir yeni anayasaya evet diyecektir.
"BAÅžKANLIK SÄ°STEMÄ° AYRI OYLAMAYA SUNULSUN"
Bunun içinde muhalefet baÅŸkanlık sistemini istemiyor mu, tamam o halde o da ayrıca oylamaya sunulsun. EÄŸer vatandaÅŸ BaÅŸkanlık sistemi ile ilgili bir hazırlığa evet diyorsa evet der, demiyorsa demez. Bu Tayyip ErdoÄŸan’ın kiÅŸisel meselesi deÄŸil, ülke için gereken bir durum. (Ayrı zamanlarda referanduma mı sunulmasından mı bahsediyorsunuz?) Aynı anda da olabilir farklı zamanlarda da olabilir. Maksat millet iradesinin gerçek manada egemen olduÄŸu her açıdan çok daha güçlü bir Türkiye’yi tesis etmiÅŸ oluruz. (“BaÅŸkanlık sistemi, yeni anayasa sizce yeteri kadar anlatılıyor mu?” sorusu üzerine) Ben yeterince anlatıldığına henüz inanmıyorum. BaÅŸkanlık, Yarı BaÅŸkanlık ve Partili CumhurbaÅŸkanlığı sistemiyle alakalı deÄŸiÅŸik bakışları yansıtacak bir çalışmayı yapıp kamuoyu ile paylaÅŸalım istiyoruz.
"İŞGAL HAREKETİ SÖZ KONUSU DEĞİL"
(Irak BaÅŸbakanı Ä°badi’nin Türkiye’nin askerlerini çekmesi yönündeki açıklaması) Haydar Ä°badi 2014 sonunda yaptığı Türkiye ziyaretinde askerlerimizin ve polisimizin kendi asker ve polislerini eÄŸitmesi konusunda bizden yardım talebinde bulundu. Bu talebin ardından heyetlerimiz gidip yer gösterdiler ve bizimkiler orada konuÅŸlanmaya baÅŸladılar... Atılan bu adımla bir iÅŸgal hareketi zaten söz konusu deÄŸil. EÄŸer bir iÅŸgal hareketinden bahsedilecekse diÄŸer taraflardan çok farklı gelen gidenler oluyor. 1 Mart tezkeresi ve ardından yaÅŸanan geliÅŸmeleri hatırlayın. BaÅŸbakan olduÄŸum dönemde Irak meselesini tekrar gündeme getirmiÅŸtik. Irak meselesini o zaman gündeme getirdiÄŸimizde meclisten geçti fakat Kuzey Irak’taki dostlarımız, kardeÅŸlerimiz bizim Irak’a girmemizi istemediler. Biz de bunun üzerine oraya askerimizi sokmadık. O dönemde bizim bin civarında oraya girmiÅŸ olan askerimiz vardı, onlar Kuzey Irak’ta atıl olarak durdular. Åžu andaki heyet ise orada muharip olarak deÄŸil eÄŸitim veren bir ekip olarak gitti.
OLUMLU TEPKÄ°LER ALDILAR
Öyle zannediyorum ki gerek DışiÅŸleri MüsteÅŸarımız gerekse MÄ°T MüsteÅŸarımız oradaki görüşmeleri yaptığı zaman oradan çok olumlu tepkiler aldılar. Fakat bu olumlu tepkilerin hemen ardından BM Güvenlik Konseyi kapısının aralanması düşündürücüdür. Biliyorsunuz birinci kapıyı Rusya açtı. BM Güvenlik Konseyi’nden bu reddedildi, bu defa Irak kendisi böyle bir yola baÅŸvurdu. Tabi biz de görüşmelerimizi yaptık, yapıyoruz. ArkadaÅŸlarımız gerek Amerika’yla, gerek Ä°ngiltere ile görüştü. Ben Hollande ile bu konuyu görüştüm. DiÄŸer ülkelerle de görüşmeler yapılıyor. Ben inanıyorum ki BM Güvenlik Konseyi’nden bu yanlış yaklaşım tarzına gerekli cevap verilecektir. Çünkü Türkiye’nin oradaki konumu hiçbir ülkenin konumuna benzemez, biz devamlı tehdit altındayız. Biz DAÄ°Åž’in ve diÄŸer terör örgütlerinin tehdidi altındayız. BaÅŸika denilen yer zaten ÅŸu anda merkezi yönetimin kontrolünde olan bir yer. Bir de orada Kuzey Irak Yerel Yönetimi’nin kontrolünde olan bir yer var, ÅŸuanda bizim eÄŸitim veren heyetlerimiz, askerlerimiz orada. Ve DAÄ°Åž’le ve diÄŸer terör örgütleri ile olan mücadelede de heyetimizin zaten orada kalmaları gerekir. Çünkü bu tehdit bizim için kalkmış deÄŸil.
MEZHEP GÖZÜYLE BAKMAYALIM
Ä°ranlılarla bölgeyi konuÅŸtuk. “Bizim sizinle Suriye ve Irak’taki yaklaşımımız aynı deÄŸil. Ama ÅŸu mezhebi yaklaşımdan lütfen kurtulalım Biz Müslüman kardeÅŸleriz, olaya oradan bakalım mezhep gözüyle bakmayalım. Ve münasebetlerimizi de temenni ederiz ki daha önce olduÄŸu noktaya taşırız” dedik.
TRUMP BAŞARILI SİYASETÇİ DEĞİL
(Donald Trump’ın Müslümanlar hakkındaki açıklamaları) Bir defa baÅŸarılı bir siyasetçi deÄŸil bu kiÅŸi, baÅŸarılı bir siyasetçi öyle bir açıklama yapmaz. Çünkü Amerika’da milyonlarca Müslüman var, birinci yanlış burada. Kazanır kazanmaz onu bilemem ama kazandı diyelim ne olacak? Müslüman ülkeler ile iliÅŸkilerini bir kenara mı koyacak? Siyasetçi böyle konuÅŸmamalı. Ä°kinci olarak, Türkiye’de benim açılışında ismine karşı çıkma nedenim Trump deÄŸildi elbet. Tower vesaire türünden yabancı kelimeleri, yabancı isimleri niye kullanıyoruz; yerliysek, milliysek bu iÅŸi farklı yapmamız diye düşündüğüm için karşı çıkmıştım. Maalesef birçok yerde böyle yabancı isimler kullanılıyor, bir kompleksin içindeyiz. O markalara biz hizmet ediyoruz, herhangi bir komisyon filan da almıyorlar. Bir yabancı isim olursa satışlar artar zannediyorlar.
REKTÖRLER DEVAMLI TEHDİT ALTINDA
(Çözüm süreci kapsamında STK’lar ve kanaat önderleriyle görüşmeler) Görüşmeler yapıyorum. BildiÄŸiniz gibi seçim öncesi bölgedeki kanaat önderleriyle görüşmelerim oldu. Hepsinin ortak kanaati ‘KeÅŸke biz toplantıları daha önceden baÅŸlatmış olsaydık’ ÅŸeklindeydi. Ben de kendilerine bir sözde bulundum, “Biz seçimden sonra bu süreci bir sistem içerisinde oturtacak ve sizlerle senede en az iki kez bu tür görüşmeler yapacağım” dedim. Nasıl ki muhtarlarla toplantıları bir rutine baÄŸladıysak, bu kiÅŸilerle de gerek talepler doÄŸrultusunda gerek onların yaptığı faaliyetler noktasında kanaatlerini alma imkanım olacak. Zaman zaman da tabi bölgeye yaptığım ziyaretlerde bizzat kendi mekanlarında da ziyaret etme fırsatım olacak. Mesela ben bu hafta DoÄŸu ve GüneydoÄŸu’daki üniversitelerin rektörleriyle bir görüşme yaptım. En büyük üzüntüleri ÅŸu; ‘Biz hocalarımızı tutmakta sıkıntıdayız’ diyorlar. Çünkü devamlı tehdit altındalar. Mesela rektörlerden bir tanesi defalarca taci z edildiÄŸini, ölümle tehdit edildiÄŸini, rektörlük binası caddeye yakın olduÄŸu için cam çerçeveyi indirdiÄŸini ve bu yüzden rektörlük binasını kampusun içine almak durumunda kaldığını söyledi.
BARZANÄ° DE PKK'DAN RAHATSIZ
(“Barzani’nin ziyaretinde PKK konusu gündeme geldi mi” sorusu üzerine) Tabii geldi. Bu konuda onların da bazı rahatsızlıkları var. Karşılıklı olarak konuyla ilgili görüşlerimizi paylaÅŸtık.
O TAHMÄ°NLERÄ° SÄ°ZE BIRAKAYIM
(DemirtaÅŸ’ın “HDP içinde ErdoÄŸan sevdalıları vardı” açıklaması) Gazetelerden okudum. O tahminleri ben size bırakayım, çünkü o tahminleri en iyi siz yaparsınız.
KENDİNE GÜVENEN KAÇMAZ
HablemitoÄŸlu meselesi adeta kapalı kapılar ardında kalmış bir olay. Temenni ederiz ki bu açığa çıkabilsin. Bununla ilgili bir çalışma yapılmasında çok büyük bir fayda var. Hiçbir ÅŸeyin gizli, kapaklı kalmaması lazım. Bunlar sıradan olaylar deÄŸil. Yeni bir iddianamenin açılmış olması, kapalı kalan bazı olayların açılması noktasında hayırlı olur diye düşünüyorum. Åžunu özellikle bilmenizi istiyorum ki paralel devlet yapılanmasıyla ilgili çalışmaları ben CumhurbaÅŸkanı olarak çok yakından takip ediyorum. “Artık CumhurbaÅŸkanlığı makamına çıktım, bu iÅŸi bırakayım” gibi bir düşüncem asla yok. Ankara’nın yaptığı son çalışmada 75 kiÅŸinin göz altına alınması söz konusuydu, bunların 55 tanesi yurtdışına kaçtı. Bu bir gerçeÄŸi gösteriyor, kendine güvenenin zaten kaçması gibi bir durum olmaz. Bunlar ÅŸimdi yurt dışına kaçmak suretiyle zaman aşımı veya benzer durumlardan istifade edebilir miyiz anlayışıyla kaçıyorlar. Bunların içerisinde o hareketin en tepe noktasında olan kiÅŸiler var, bu da manidar. (Kaçmalarında ihmal olduÄŸu da gündeme geliyor?) DediÄŸinizi kabulün ötesinde bundan sonraki süreçte bence İçiÅŸleri Bakanlığı’nın, Adalet Bakanlığı’nın, Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı’nın, Emniyet Ä°stihbaratı’nın olsun hepsinin çok daha farklı çalışması lazım. Ortaya konacak bir koordinasyonla bu adımların atılması lazım. Bir defa ben “Emniyet bunlardan temizlenmiÅŸ midir” soruna hayır temizlenmiÅŸtir diyemem. Bu olaylar zaten onu gösteriyor. Bu temizlik tabi kolay bir iÅŸ de deÄŸil. Yıllar yılı bunlar oralara sızdılar, ciddi manada örgütlendiler. Bu yaÅŸananlar da bu örgütlenmenin neticesidir. Fakat dünyanın neresine giderlerse gitsinler, bunun bedelini er veya geç ödeyecekler.
657’NÄ°N İÇİ ÇÜRÃœMÜŞ
(657 nolu kanunun deÄŸiÅŸmesi) Bu deÄŸiÅŸime o anlamı yüklemeyin, o farklı bir ÅŸey. 657’nin içi çürümüş. Devletin malı deniz mantığını 657 ile kullanabilirsiniz. Dünyanın hiçbir ülkesinde artık memur işçi ayrımı yok, artık sadece ‘çalışan’ var. Bu yapıyı kurduÄŸumuz zaman bu ülkenin ekonomisine çok ciddi katkılar getirecek. 657’yi kaldırmak bu açıdan gerekli. Bunun dışında devletin kurumlarını tahrip eden, devletin kurumları içinde bu tür ÅŸeyler içinde bulunanların hepsini de yine bu yolla gönderirsin. (Amerika’da nasıl gidiyor Paralel ile ilgili yargı süreci?) Ä°yi gidiyor. Åžu anda Pensilvanya’da 6 dava açıldı.
TÜRKMEN GAZININ EN ÖNEMLİ PAZARI ÇİN
(“Türkmenistan’da doÄŸalgaz konusu gündeme geldi mi” sorusu üzerine) Türkmenistan’ın bu husustaki asıl konusu Rusya’yla. Rusya Türkmenistan’dan önceleri 40 milyar metreküp kadar gaz alıyordu, daha sonra bunu 4 milyar metreküpe kadar düşürdü. Bu durumda Türkmenistan da yeni pazarlar arayışında. ÖrneÄŸin ÅŸu an en önemli pazar Çin. Hindistan’a kadar uzanacak bir doÄŸal gaz hattının temelini atma aÅŸamasındalar.
Henüz yorum yapılmamış.