Sosyal Medya

Güncel

25 Aralık gecesi ne oldu?

Erdoğan’ı tutuklamayı hedefleyen Savcı Akkaş, önce oğlu Bilal Erdoğan’ı gözaltına almak istiyordu. Eğer Bilal Erdoğan ifade vermeye gitmezse, Erdoğan’ın Kısıklı’daki evine baskın yapılacaktı. Kısıklı’da özel harekat devreye sokuldu. Baskın planları yapılırken polisler arasında da fikir ayrılığı başlamıştı. İşin rengini değiştiren bir polis müdürünün, “Hükümeti düşürme operasyonuna bizler asla müsaade etmeyeceğiz. Bu ülkenin Mısır olmasına izin vermeyeceğiz” sözleri oldu.



Gerçek Hayat dergisi, bugün piyasaya çıkan sayısında, 17-25 Aralık darbe girişiminde yaşananların bilinmeyenlerini ilk kez gün ışığına çıkarıyor. Paralel yapının yargı ve polis kanadı üzerinden giriştiği darbe girişiminin ilk ayağında, Türkiye, 17 Aralık'ta üç bakanın oğlu, çok sayıda işadamı ve bürokratın gözaltına alındığı birbirinden farklı üç ayrı operasyonla güne başladı. Bu operasyonlarla ülkede sistematik bir yolsuzluk olduğuna dair algı oluşturmaya çalışan paralel yapı, asıl darbe girişimini 25 Aralık'ta yapmayı planlamıştı. Savcı Zekeriya Öz'ün dayatması ile polis fezlekesine eklenmek istenen ve liderliğini Başbakan Erdoğan'ın yaptığı iddia edilen örgüt şemasına yönelik operasyona kalkışıldı. Ersin Çelik'in haberine göre Savcı Muammer Akkaş'ın hedefinde Erdoğan vardı. Bunun için de oğlu Bilal Erdoğan'ı gözaltına alıp tutuklamak istiyordu. Bilal Erdoğan, davet usulü ifadeye çağrılacak daha sonra da mahkemeye sevk edilip tutuklanacaktı. Çağlayan'da alternatifler de konuşuluyordu. Eğer Bilal Erdoğan 'davete icabet etmezse' Kısıklı'ya gidilecekti.

BAÅžBAKAN'IN EVÄ°NÄ° BASACAKLARDI
Operasyonun savcıları, kendilerinden olan polislere “o gelmezse biz gidelim” diyordu. BaÅŸbakan'ın evini basacaklardı. Böyle bir alçaklığa karşı, 17 Aralık sonrasında ÅŸube müdürleri deÄŸiÅŸen Vatan Emniyet tetikteydi. Bir giriÅŸim ve hamle yoktu fakat BaÅŸbakan ErdoÄŸan ve ailesinin yaÅŸadığı Ãœsküdar Kısıklı'daki evinin etrafında güvenlik önlemleri arttırıldı. 7 Åžubat'ta MÄ°T MüsteÅŸarı Hakan Fidan'ı almak isteyen paralel devlet bu deliliÄŸi yapabilirdi. Öyle bir ÅŸey olursa hiç düşünülmeden karşı konulacaktı. Bu kararlılık ÅŸu cümleler ile ifade edilmiÅŸti: “Baskın olacağını bekledik. Hazırlandık. Gelselerdi hepsini indirecektik.” Savcı AkkaÅŸ Jandarmaya da gözaltı talimatı vermiÅŸti. Bu bilgi üzerine polis, polisi korumak için özel harekatı devreye sokarak önlem aldı.

ÇAPKIN VE MUTLU SEYİRCİ KALDI
19 Aralık'ta görevden alınan Ä°stanbul Ä°l Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ın yerine atanan Selami Altınok'un gelmesi ile güç kazanan darbe karşıtı polisler paralel yapıya karşı fiili direniÅŸe geçti. Savcı AkkaÅŸ'tan gelen listedeki, çoÄŸu üst düzey siyasi ve iÅŸadamı olan 41 isme operasyon yapmayı kabul etmeyen ÅŸube müdürleri, cemaat baskısından korkan meslektaÅŸlarını da kontrol altına aldı. Ä°stanbul Emniyet Müdürlüğü binasının 5. katında toplanan ÅŸube müdürleri ise savcıdan gelen talimatı tartışıyordu. Meslek hayatında Cemaat desteÄŸini ve baskısını her an ensesinde hisseden bazı müdürler operasyonun yapılmasını isterken, iddialara göre Ä°stanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu da Savcı'nın istediÄŸi operasyonların yapılmasından yanaydı. “Operasyon yapılsın ama gözaltı olmasın. Şüphelileri adreslerde bulamadık” ÅŸeklinde savcıları kızdırmayacak bir hamle yapılması da önerildi.

BİZ ONLARI GÖREVDEN ALACAĞIZ
Gece yarısı 02.00'ye kadar süren toplantıda söz alan bir polis müdürünün “Bakın beyler, yolsuzluk adı altında Hükümeti düşürme operasyonuna bizler asla müsaade etmeyeceÄŸiz. Bu ülkenin Mısır olmasına izin vermeyeceÄŸiz. Korkan varsa hemen istifasını verip buradan gitsin. Operasyon yapmaya kalkışanları ise biz görevden alacağız” sözleri etkili oldu. Yeni atanan ÅŸube müdür yardımcılarından biri, cemaat korkusu ile strese girip “Buradan aÅŸağıya atlayacağım. Kafama sıkarım” ÅŸeklinde tehditler savursa da emniyet içindeki darbe karşıtı yapı baskılara boyun eÄŸmedi. Toplantı sabah 06'da bitti. 8 gün arayla iki darbe giriÅŸimi püskürtülmüştü. Türkiye, devletin kılcal damarlarına kadar sızan dini bir yapının gerçekleÅŸtirmek istediÄŸi yargı ve polis darbesinin kıyısından dönmüştü. Devleti milletten çalmaya kalkanlar, siyasi irade tarafından deÅŸifre edilmeseydi yer altına çekilen darbeciler, 2014'teki HSYK seçimlerinde yargıyı tamamen ele geçirip, tek vuruÅŸluk darbe planını devreye sokacaktı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.