Katar'dan binlerce Türk'e müjde!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar dönüşü uçakta gazetecilere çok önemli açıklamalar yaptı:

Katar ziyareti hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Ziyaretimizde, Türkiye-Katar arasında Yüksek Stratejik Komite Birinci Toplantısı'nı gerçekleştirdik. Bildiğiniz gibi bu toplantıların sekreteryasını, dışişleri bakanlıkları yürütüyor. Katar'daki toplantıyı 15 anlaşmayla bitirdik ama çalışma yemeği sırasında 16. anlaşmayı da karara bağladık. O da iki ülke arasında vizelerin kaldırılması. Bir sıkıntı olmazsa, 2016'da AB'de de vizeler kalkmış olacak.

Katar'la ilişkilerimiz son dönemde ivme kazandı değil mi?

Başbakanlık dönemim de dahil olmak üzere Katar'la ilişkilerimizde bizler herhangi bir sıkıntı yaşamadık. İlişkilerimiz sürekli olumlu istikamette gelişti. Bu Şeyh Hamed dönemi için de onun oğlu Şeyh Temim dönemi için de geçerli. Salı akşamı eşimle birlikte, Katar Emiri Şeyh Temim'in babası Şeyh Hamed ve annesiyle akşam yemeğindeydik. Orada da durumları değerlendirme imkanımız oldu. Yemekte işgücü anlaşması yapma noktasına geldik.

Katar, bizden nitelikli, niteliksiz eleman istiyor. İşgücü anlaşmasını Türkiye olarak biz İŞKUR vasıtasıyla yapabiliriz. İş arayan vatandaşlarımız açısından çok önemli.

Büyükelçimiz en kısa sürede Sayın Şeyh Temim'in talimat verdiği bakanla bir araya gelecek. Hangi iş alanlarında ne gibi talep var, tespiti yapılacak. Ardından vatandaşlarımızı göndermeye başlayacağız.

Katar'da askeri üs meselesi vardı. Gelişme var mı?

Burada herhangi bir engel ya da sıkıntı söz konusu değil. Üs için tahsis edilen bölgelerde bu yerleşim yapılacak. Katar'la ortak bir askeri tatbikatımız da oldu. Tatbikatın ardından, 94 personelimiz orada.

Körfez sermayesinin seçim sonrası yeni istikrar döneminde Türkiye'ye akışı bekleniyor mu?

Katar, Türkiye'de çeşitli sektörlerle ilgileniyor. Bu ilginin bundan sonraki süreçte de devam edeceğine inanıyorum.

Katar ile doğalgaz konusunda ne gibi gelişmeler söz konusu?

Katar doğalgaz konusuna zaten açık. Yani LNG noktasında, bizim mevcut kapasitelerimizi Katar'ın doldurması bakımından bir sıkıntı yok. Şimdi belki de, stoklama ve depolamayla ilgili yeni bazı yerlerin inşası için de adımlar atılacak.

Bu konuda da mutabakatımız var. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanımız da onların yine aynı şekilde ilgili birimleri ile birlikte çalışmalarını Botaş dahil sürdürecekler. Gerekirse mevcut özel sektöre ait bir firma ile çalışabilirlerse onu satın alacaklar.

Öncekİ Katar gezinizde Katar'ın 150 milyar dolarlık bir yatırım yapma imkanı vardı. Bu ne aşamada?

Tabii rakamsal olarak bir şey söylemem şu an mümkün değil. Ama 2020'de malum dünya futbol şampiyonası var. Altyapı üstyapı çalışmalarda zaten şu an Türk firmaları var. Ordan iş alıyorlar.

Suriye konusunda yeni kararlar alındı mı acaba?

Bir sorun yok. Ilımlı muhalifleri destekleme konusunda, biliyorsunuz, Katar da baştan beri işin içinde zaten.

DAEŞ bir yandan, YPG bir yandan Azez'i bombalıyor. Azez düşerse orayı DAEŞ bile alsa YPG sonra geri alacak. DAEŞ'le savaşacak tek güç olarak YPG kalacak. Özgür Suriye Ordusu kuzeyimizden tasfiye olmuş olacak. ABD Türkiye'yi oyalıyor olabilir mi? B planımız var mı?

Suriye'de siyasi geçiş sürecini sağlamak üzere DAEŞ ile mücadele sürecek. Paris'te yaptığımız görüşmede Sayın Obama'nın yaklaşımı da son derece olumluydu. Koalisyon güçleriyle birlikte, bölgede mücadelemizi aralıksız devam ettireceğiz. Gerekli değerlendirmeler yapılacaktır tabii.

Lavrov bugün (dün) Belgrad'da Sayın Çavuşoğlu'ya görüşmeyi reddetmeyeceğini açıkladı. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?

Lavrov ile Çavuşoğlu geçenlerde bir telefon gürüşmesi yapmışlardı. Şu andaki gelişmeler onun devamı olmalı. Rusya ile Türkiye arasındaki bu durumu süratle aşabilmek mümkün. Kısa bir sürede bunları birlikte aşalım. Bunlar masada aşılır. Medya üzerinden aşılmayacağı gibi taraflara bir şey de kazandırmaz, tam tersine kaybettirir.

15 Aralık'ta ÜDİK toplantısının olmasını beklemeli miyiz?

Bu toplantının ev sahipliği sırası Rusya'da. Dolayısıyla, davet onlardan gelecek. Bu konu belki dış işleri bakanlarımızın Belgrad'ta yapacakları görüşmede de gündeme gelebilir.

Suriye rejimi ya da Rusya eliyle, Lazkiye-Cisruşşugur-İdlib arasında PYD'nin güç tahkim etmesine yarayacak bir tablo oluşursa Türkiye'nin tavrı ne olur?

Biz bu husustaki tavrımızı defaatle açıkladık. Koalisyon güçlerinin mücadelesi öncelikle DAEŞ ve terör örgütlerine karşı. Terör örgütlerinin tümüne karşı olduğumuzu her zaman söyledik, söylüyoruz. Suriye'de Türkmenlerin olduğu bölgede YPG yok, PYD de yok. Cerablus'ta DAEŞ var, Tel Abyad'da Araplar vardı onlara zulmettiler, ama Araplar oraya geri döndü. Obama'yla da konuştuk, operasyonlar devam edecek. Bu arada 98 km'lik hat üzerinde bizim 15 bin askerimiz olduğu yönündeki haberler doğru değil. 98 km, bizim sınırımızda değil. Orada Özgür Suriye Ordusu var. Bizim askerimiz ise bizim kendi sınırımızda görev yapıyor. Koalisyon güçlerinin verdiği mücadeleye, havadan uçaklarımızla katılıyoruz. Malum Fransa, Suudi Arabistan, Katar da var bu işin içinde. Özellikle Türkmenlerin olduğu bölgedekiki sıkıntılar bir an önce aşılır.

Tahir Elçi'nin öldürülmesinin ardından Demirtaş'ın polis kurşunu ile ölmüştür yolunda bir açıklaması oldu. Bu konuda ne dersiniz?

Sayın Elçi'nin o açıklamalarına kimse bir şey diyemez. Makul ve muteber açıklamalar.

Olayın aydınlanmasını beklemeden hemen 'polis kurşunu ile ölmüştür' yaklaşımı sergilemek, o zatın her zamanki alışkanlığıdır. Hatırlarsanız, Ankara'da garın önündeki hadisenin akabinde de hemen, 'Katil devlettir' demişti. Bu bir siyasetçiye yakışmaz. Ama kimileri, 'Çamur at, izi kalsın' mantığıyla hareket ediyor. Elçi'nin vurulduğu yerde bulunan silah teröristlere ait. Kurşun ise incelemelerin neticelenmesini beklemek lazım.

Hükümet programında Başkanlık Sistemi de var.

Hükümet programını 6-7 başlık çerçevesinde ben de gördüm. 2002 çıkışımız daha da güçlenerek, güncellenerek devam ediyor. Yeni anayasa, şüphesiz ki başkanlık sistemiyle güç kazanacaktır. Tabii ki hükümetin gücü tek başına buna müsait değil. Diğer partilerin desteği ya da anayasa değişikliği için referanduma destek vermeleri halinde, pekala mümkün olabilir. Bu hususta, anayasa değişikliği yapılsa bile, değişiklik referanduma götürülmeli. Zira parlamento bunu başarsa bile işin asıl sahibi millettir. Başkanlık sisteminin, Türkiye'ye çok ciddi bir sıçrama kazandıracağına inanıyorum.

25 BÄ°N MÃœLTECÄ° KANADA'YA

Kanada Başbakanı Trudeau bizden 25 bin mülteci talep etti. Nitelikli niteliksiz hepsi olabilir dedi. Ancak bunların tümünü bizim kamplardan mı alacaklar, yoksa Lübnan ve Ürdün'dekiler de mi dahil mi, bu şu an için net değil. Sayın Başbakan konuşmuştu Kanada Başbakanıyla. Şimdi bu konuyla ilgili çalışmalarımız devam ediyor.

ÅžARTLAR BELLÄ°

Benim İsrail radyosuna herhangi bir beyanatım olmadı. Öyle bir ifade de kullanmadım. 'İsrail ile ilişkiler düzelebilir mi' şeklinde, ayak üstü bir soru yöneltildi bana. Ben de 'Neden olmasın? Yeter ki şartlar yerine getirilsin' demekle yetindim. Şartlarımız belli. Malumuzun özür şartı yerine getirildi. Ancak tazminat ve ambargonun kalkması biçimindeki diğer iki şart yerine getirilmedi.