Sosyal Medya

Güncel

Ayasofya Camii 81 yıldır ibadete kapalı

Yunan Başbakanı, Celal Bayar’a Türkiye’nin Balkan Paktına dahil olması için bir jest yapmasının kamuoyunu ikna etmek için önemli bir fayda sağlayacağını ifade etmişti. Bu jest ise Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesi idi...



Ayasofya Camii'nin müzeye çevrilmesinin bugün 81'inci yıldönümü. Ä°stanbul Fethi'nin sembol isimlerinden Ayasofya fethin hemen ardından Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye çevrilmiÅŸti. Ä°stanbul’daki ilk Cuma namazı da üç gün sonra camiye çevrilen Ayasofya’da kılındı. Fatih Sultan Mehmet Ayasofya’nın ilelebet bir cami olarak kalması için bir burayı vakfetmiÅŸ aynı zamanda giderlerinin karşılanması için çarşı, han, hamam, dükkanlardan pay ayırmıştı. 

Yaklaşık 500 yıl boyunca cami olarak hizmet gören Ayasofya 1934 yılında ani bir kararla müzeye dönüştürüldü. Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesi ile ilgili en önemli kaynaklardan biri Celal Bayar’ın anlattıklarıdır. 1934 yılı Türkiye’nin Ä°talyan tehdidine karşı Balkan ülkeleri ile birlikte bir pakt kurma çalışmalarının olduÄŸu yıldır. Bu çerçevede Atina’ya giden Celal  Bayar’a Yunan BaÅŸbakanı Türkiye’nin bu pakta dahil olması için  bir jest yapmasının kamuoyunu  ikna etmek için önemli bir  fayda saÄŸlayacağını ifade  etmiÅŸtir. Bu jest ise Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesi idi. Yunan baÅŸbakanın Ayasofya konusunu ile ilgili ifadelerini Atatürk’e aktaran Celal Bayar’a şöyle bir karşılık almıştır: "Az önce, Vakıflar Genel Müdürü buradaydı. Ayasofya Camii'ni tamir edecek para bulamıyorlar. Bugünkü hali ile harap ve bakımsız. Hatta mezbelelik. Ayasofya'yı müze yapsak, hem harabiyetten kurtarsak, hem Yunanlılara bir jest yapsak Balkan Paktı'nı kurtarabilir miyiz? Öyleyse yapalım." 

Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesi ile ilgili çalışmalar da aynı tarihe denk gelmekte.1934 yılının  AÄŸustos ayında Ä°stanbul Müzeler Müdürü Aziz Ogan baÅŸkanlığında 9 kiÅŸilik bir heyet konu ile ilgili çalışmalara baÅŸlamıştır.  Heyet yaptığı çalışmaların ardından hazırladığı ilk raporda Asar-ı Atika Müzesinden Bizans lahitlerinin, vaftiz teknelerinin, Ä°stabul’un çeÅŸitli yerlerinde bulunan mimari parçaların Ayasofya’nın bahçesinde, Türk-Ä°slam eserleri  müzesindeki halıların, rahlelerin, ÅŸamdanların, yazma eserlerin de camekanlar içerisinde Ayasofya’nın içerisinde sergilenmesine karar vermiÅŸtir. Ancak daha sonra Ankara ile yapılan yazışmaların sonunda bu karardan vazgeçilmiÅŸ ve yalnızca Ayasofya avlusunda bulunan mimari parçaların, mezar taÅŸlarının düzenlenmesi kararlaÅŸtırılmıştır. 

 
   

Bu çalışmaların ardından 24 Kasım 1934 tarihli 1589 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Ayasofya camii müzeye çevrildi.  Ayasofya’nın müzeye çevrilmesi ile ilgili alınan Bakanlar Kurulu kararı da uzun yıllardır tartışılan önemli konulardan biri olarak günümüze kadar geldi. Kararname ile ilgili iki önemli nokta tartışmaların odak noktasını oluÅŸturdu. Birincisi; 24 Kasım 1934 tarih ve 1589 sayılı karardan 2 gün önce çıkan kararnameler  1590- 1606 arasında numaralandırılmış. Yani 24 Kasımda alınan bir kararın numarası 22 Kasımda verilen numaralardan daha geride. 24 Kasım günü çıkmış olan diÄŸer kararnamelerin numaraları da 1613 ve 1614.

 
   

Ä°kincisi ise  yine ilki kadar dikkat çekici: Bakanlar Kurulu kararının altındaki onay imzasının Atatürk’ün o tarihlerde kullanmadığı bir imza ÅŸekli olması. 24 Kasım tarihinde CumhurbaÅŸkanı Mustafa Kemal, henüz Atatürk soyadını almamıştı ve imza olarak da Gazi Mustafa Kemal ÅŸeklinde imza atmaktaydı. Ancak kararname  K.Atatürk ÅŸeklindeki bir imza ile onaylanmıştı. Bu durum onayın sahte olduÄŸu yönündeki iddiaları gündeme getirdi. 

Bakanlar Kurulu kararı veya Atatürk’ün imzası konusu günümüze kadar tartışılsa da caminin müzeye dönüştürülmesi süreci de bu tarihlerde hızlı bir ÅŸekilde devam etti. Ä°stanbul valisi ile Evkaf müdürü ve Müzeler Genel Müdürü arasında yapılan bir protokol ile cami müze yönetimine devredildi. Ayasofya 1 Åžubat 1935 tarihinde müze olarak resmen açıldı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.