'Anında karşılık verilir'

BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, TBMM'den telefon aracılığıyla gazetecilere deÄŸerlendirmede bulundu. Bayırbucak Türkmen bölgesindeki geliÅŸmeleri deÄŸerlendiren DavutoÄŸlu, “Bu konudaki hassasiyetimiz her gün her saat itibarıyla devam etmektedir” dedi.

“Bugün de ilgili güvenlik birimlerimizle bir toplantı gerçekleÅŸtirdik” diyen DavutoÄŸlu, “Burada birkaç husus önemli, birincisi sınır güvenliÄŸi. Sınır güvenliÄŸi baÄŸlamında Türkiye’ye dönük tehdit teÅŸkil eden geliÅŸme olursa anında mukabele etme talimatı güvenlik birimlerimize verilmiÅŸtir" diye konuÅŸtu.

Güvenlik zirvesi

“Bu hem TBMM’den aldığımız tezkerenin gereÄŸi hem de ÅŸu ana kadarki angajman kurullarının” diyen BaÅŸbakan şöyle devam etti:

“Ä°kincisi, Türkiye’ye dönük yoÄŸun bir mülteci akımına yol açacak ÅŸekilde bir saldırısı söz konusu olduÄŸunda bu konuda da gerekli tedbirler içeride, Suriye içinde ve Türkiye içinde alınır.

Üçüncüsü, Suriye’de Türkiye’ye müzahir guruplar, topluluklar, bunlar ister Arap ister Kürt ister Türkmen olsun saldırıya uÄŸradığında onlara her türlü insanı yardımı ve ayrıca onların bulunduÄŸu bölgelerde kalmasını temin edecek her türlü yardımı yaparız. Bu konudaki gerekli talimatlar verilmiÅŸtir.”

“DAEÅž unsurları Suriye’deki tek yabancı savaşçılar deÄŸil”

Başbakan Davutoğlu, saldırıların arkasında yabancı savaşçıların bulunmasına da dikkat çekti:

“Bu saldırıların arka planına bakıldığında, çok açık bir ÅŸekilde hiçbir DEAÅž unsuru barınmayan, hiçbir terör unsurunun barınmadığı bir bölgede önce Rus savaÅŸ uçakları, arkasından da yabancı savaşçılar destekli, bunun özellikle altını çiziyorum, yabancı savaşçılar sadece Suriye’deki DEAÅž unsurları deÄŸil Suriyeli olmayan Suriye’deki herkes yabancı savaşçıdır. Ä°ster bunlar Lübnan’dan gelen ister Hizbullah ister diÄŸer yerlerden gelen unsurlar olsun, rejimin direnme gücü kalmadığı yerde sivil halka dönük olarak bu yabancı savaşçılar.”

‘Onlara da kucak açacağız’

Rusya’ya hem DışiÅŸleri Bakanlığını doÄŸrudan telefonuyla hem de Rus Büyükelçisi çaÄŸrılarak kaygıların aktarıldığını söyleyen DavutoÄŸlu, “DEAÅž’a operasyon yapılıyor görüntüsü altında masum Suriyeli sivillere ve özellikle de bu bölgede Türkmenlere dönük bir katliama yol açılmamalıdır. Buradan mesajımız son derece açık ve nettir” dedi.

BM Güvenlik Konseyi’ne de bu konuda mektup gönderdiklerini söyleyen DavutoÄŸlu, “Bayırbucak bölgesindeki kardeÅŸlerimizin korunması ve onların orada kendi öz vatanlarında onurlu bir ÅŸekilde hayatlarını devamı için her türlü tedbiri o anlamda aldık. Bir kez daha kamuoyumuzun bu konudaki hassasiyetimizden emin olmasını ve nasıl diÄŸer bölgelerden gelen, baskılar karşısından gelen kardeÅŸlerimize kucak açtıysak Bayırbucak’tan gelen kardeÅŸlerimize de kucak açacağımızın bilinmesini isterim.”

“MÄ°T tırlarına yönelik operasyon yapanlar bu katliamlardan sorumlu”

Yaklaşık 2 yıl önce Bayırbucak Türkmenlerine yardım götüren MİT tırlarına yönelik operasyonları anımsatan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bazı eleÅŸtiriler duyuyorum, ÅŸimdi ÅŸimdi çıkan eleÅŸtiriler, 2 sene önce MÄ°T tırlarına, yaklaşık 1.5 sene önce, yönelik operasyon yapanlar bugünkü bu katliamlardan sorumlu olan çevrelerdir. O günlerde tabii bazıları devlet ketumiyeti, mahremiyeti içinde Bayırbucak’taki Türkmen kardeÅŸlerimizin bulundukları yerde muhafazaları için oralarda kendi topraklarında bulundukları alanda kalabilmeleri için yaptığımız yardımlara dönük operasyon yapanların da bu anlamda arkalarında hangi güçler olduÄŸu herhalde ÅŸimdi herkes tarafından çok açık bir ÅŸekilde görülüyor.

Ayrıca Kobani’den gelen kardeÅŸlerimize de Kürt kardeÅŸlerimize baÄŸrımızı açmıştık. Kobani’deki katliama karşı sesini yükseltenlerin, Bayırbucak’taki katliama niye sessiz kaldıklarını da sorgulamak lazım. Yani burada kimleri kast ettiÄŸim son derece açıktır.”

“Türkmenlere sahip çıkmak, Türkmencilik yapmakla olmaz” diyen DavutoÄŸlu, “Böyle günlerde ve daha önceki günlerde devletin Türkmenlere ve oradaki kardeÅŸlerimize yaptığı yardımları ihbar edenlere karşı tavır almayanlar bugün konuÅŸma hakkına sahip deÄŸiller” diye konuÅŸtu.

‘Onları tarih yargılar’

“Kobani’de Kürt kardeÅŸlerimize biz sahip çıkarken Türkiye’yi itham edenler ve insanlıktan bahsedenlerin bu sefer de Türkmenler söz konusu olduÄŸunda seslerinin çıkmaması da buradan da kast ettiÄŸim adres açıktır, onları da tarih yargılar, sorgular. Biz çok açık ve net politika takip ediyoruz. Etnik ve mezhep ayrımı yapmaksızın kim zulme uÄŸramışsa, baskıya uÄŸramışsa, kucağımızı, baÄŸrımızı açtık. Onların bulundukları topraklarda kalması için elimizden gelen gayreti gösterdik ÅŸimdi de gösteriyoruz.

Dün Halep’ten gelen bir Arap evvelsi gün Kobani’den gelen Kürt olabilir, bugün de Bayırbucak’tan gelen bir Türkmen olur. Bizim meselemiz insani meseledir. Bayırbucak bölgesi bu anlamda bizim ecdattan, tarihten gelen bir emanet gibi gördüğümüz bölgeler, bütün Suriye’deki kardeÅŸlerimiz akraba topluluklar gibi. Bu bakımdan elimizden gelen her tedbir alınacak, her geliÅŸme takip ediliyor.”

Harcele’deki geliÅŸmeler

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, Harcele hattındaki geliÅŸmeleri de yakından takip ettiklerini belirterek, bu bölgede Türkmen unsurlarının bir taraftan DAEÅž’e karşı, bir taraftan da rejime karşı savaÅŸtığına dikkati çekti.

“Türkmenlerin dün de iki köyü büyük bir baÅŸarıyla ele geçirdiÄŸini” dile getiren DavutoÄŸlu, şöyle konuÅŸtu:

“Türkmenler ve Özgür Suriye Ordusu bir taraftan Harcele hattında DEAÅž’a karşı savaşıyor diÄŸer taraftan da Bayırbucak, Lazkiye kırsalında ve Bayırbucak hattında da rejime karşı savaşıyor. Kimin gerçek anlamda Suriye vatanperveri olduÄŸu da bu geliÅŸmelerle ortaya çıkmaktadır. Ãœmit ederiz ki Suriye sınırları bir gün barış sınırları olur ama bu sınırları savaÅŸ sınırı, barbarlık sınırı haline getirmek isteyenlere karşı da Türkiye her zaman sürdürdüğü ilkeli politikayı bundan sonra da sürdürmeye devam edecek.”

“DoÄŸal bir süreç”

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, hükümet kurma süreciyle ilgili olarak da, “Biraz önce Sayın CumhurbaÅŸkanımızla tekrar konuÅŸtuk. Bayırbucak bölgesindeki geliÅŸmeleri istiÅŸare ettik. Güvenlik Toplantı’mızda aldığımız kararları gözden geçirdik. Kendisi de yarın Ankara’ya gelecekleri söylediler, buluÅŸacağız. Ä°nÅŸallah en kısa zamanda hükümeti kuracağız. Buradan bir bekleme hâli olduÄŸu gibi bir durum çıkmasın. DoÄŸal bir süreçtir” dedi.

“Kriz yok”

Hükümetin kurulması bakımından kendisiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında görüş ayrılığı varmış gibi bir hava yansıtıldığını söyleyen Başbakan şöyle konuştu:

“Daha CumhurbaÅŸkanımızla oturup herhangi bir ÅŸekilde bu anlamda detaylı bir görüşme yapmış deÄŸiliz. Yemin töreninden sonra görevi aldım hemen ertesi gün Sayın CumhurbaÅŸkanımız Ä°stanbul'a gitti. Åžu ana kadar da dediÄŸim gibi doÄŸal bir süreç. Yarın inÅŸallah kendisi Ankara'ya teÅŸrif edecekler, o zaman oturup konuÅŸacağız, istiÅŸare edeceÄŸiz, Türkiye'de ÅŸimdiye kadar nasıl olmuÅŸsa. Bundan sonra da merak etmeyin, AK Parti'nin olduÄŸu yerde kriz olmaz”

Kaynak: AA