'Başkanlık sistemi acil değil'

Güçler ayrılığı prensibine baÄŸlı baÅŸkanlık sistemi diyoruz. Fakat bugünün tartışması deÄŸil bu. Bugün bizim için acil olarak, vatandaşımızın bize yüzde 49,5 oy verme sebebi olan acil sorunları çözmek, vatandaşın önünü açmak ve büyük bir reform hamlesini baÅŸlatmak.

TRT'ye konuÅŸan BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, baÅŸkanlık sistemiyle ilgili tartışmaları deÄŸerlendirdi. “BaÅŸkanlık sistemi ve parlamenter sistem birer mekanizmadır” diyen DavutoÄŸlu,“Bunların ikisinin de özgürlükçü ve otoriter örnekleri vardır. Önemli olan nasıl kullanıldığı” dedi.

DavutoÄŸlu ÅŸunları söyledi:

"Bizim kanaatimiz samimi olarak, iyi tanımlanmış güçler ayrılığı prensibine dayalı bir baÅŸkanlık sistemidir. Bunu da samimiyetle söylüyoruz. Fakat bunun için bugünün tartışması deÄŸil bu. Bugün bizim için ÅŸu anda acil olarak vatandaşımızın bize yüzde 49,5 oy verme sebebi acil sorunları çözmek, vatandaşın önünü açmak ve büyük bir reform hamlesini baÅŸlatmak. O reform hamlesinin omurgasında anayasa var.

Ä°nÅŸallah önümüzdeki aylarda hep beraber bunu tartışacak zemini saÄŸlarız ve kimsenin kendi ÅŸahsi geleceÄŸi kaygısı gözetmeden ülkenin 50 sene, 100 sene sonra da yönetilebileceÄŸi bir zeminde az, öz, esnek ve yenilenmeye açık bir anayasa yazarız birlikte ki torunlarımız anayasa, çözüm üretmesi gereken anayasayı her açtıklarında sınırlama, yasaklama, duvar görmesin. Bizim anayasa öyle, hakkı verir ilk cümlede, arkasındaki cümlede o hakkı kısıtlar. Öyle deÄŸil, kendi halkına, vatandaÅŸlarına güvenen bir anayasa. BaÅŸkanlık sistemini de bu çerçevede tartışmamız gerektiÄŸini düÅŸünüyorum."

"Åžu anki sistem bir kargaÅŸa, bir kakofoni"

“Özgürlükçü bir anayasa, vesayete karşı bir anayasa, güçler ayrılığına saygılı bir anayasa olmalı. Bu çerçeve kimsenin karşı çıkmayacağı bir felsefe. Önce bunun içini dolduralım. Bunu yapmadan baÅŸkanlık sistemini tartışmak sakıncalıdır. Åžu anki sistem bir kargaÅŸa, bir kakofoni. Åžimdi hep Evren gibi bir cumhurbaÅŸkanı düÅŸünüldüÄŸünde, kendi içinde sistemin bir mantığı var, karşı çıktığım bir mantık olsa da. Fakat sonrasında Özal, Gül ve ErdoÄŸan geldiÄŸinde, yeni durumlar ortaya çıkıyor.”

"Probleme gözümü kapatmam"

"Gerçek anlamda parlamenter sistem olsaydı, 28 Åžubat'ta rahmetli Necmettin Erbakan, Anayasa Mahkemesi karşısına çıkarılmazdı. EÄŸer parlamenter sistem saÄŸlıklı iÅŸleseydi, 2007'de e-muhtıra verilemezdi. Ben problemi gördüm mü gözümü kapatmam, ÅŸahsi hesap yapmam. Mesele Sayın CumhurbaÅŸkanı'nın yetkisinin azaltılıp artırılması deÄŸil. Anayasa kitapçığının fırlatıldığı MGK toplantısı Almanya, Fransa parlamenter sistemlerinde var mı?”

"Dayatmak için gündeme getirmiyoruz"

“CumhurbaÅŸkanı sorumsuzsa tümüyle tarafsız olmalı, sorumluysa yetkisi tam anlamıyla tanımlanmalı. KiÅŸisel iliÅŸkilerle; ErdoÄŸan ile aramdaki iliÅŸki nedeniyle olumlu anlamda doÄŸası gereÄŸi yürüyor iliÅŸkiler. Mesele güç üzerinden görülmemeli. Benim görevim, devletin ve demokrasinin restore edilmeye ihtiyacı var. VatandaÅŸlık kavramını nasıl kuÅŸatıcı kılacağız, güçler ayrılığı prensibini nasıl yerleÅŸtireceÄŸiz? Bunları konuÅŸalım. Åžu veya bu modeli dayatmak için gündeme getirmiyoruz. 317 vekilimiz var. Referanduma gidecek bir anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi için gücümüz yetmiyor.”