Elçi iddianamesi kabul edildi

Diyarbakır Barosu BaÅŸkanı Tahir Elçi'nin 14 Ekim'de CNN TÜRK'teki Tarafsız Bölge programında sarf ettiÄŸi, "PKK terör örgütü deÄŸildir. Bazı eylemleri terör niteliÄŸinde olsa bile PKK silahlı siyasal bir harekettir. Siyasal talepleri olan, toplumda çok ciddi bir desteÄŸi olan bir siyasal harekettir" sözleri, 7,5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmasına neden oldu. Tahir Elçi'nin “basın yoluyla terör örgütü propagandası" suçunu iÅŸlediÄŸi belirtilen iddianamede, Elçi hakkında 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezası istendi.

Bakırköy Cumhuriyet BaÅŸsavcıvekili Ä°dris Kurt tarafından hazırlanan ve Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, PKK'nın niçin terör örgütü olarak kabul edilmesi gerektiÄŸi anlatıldı:

“Bu örgüt, ‘ideoloji/amaç, örgütsel yapı, cebir-ÅŸiddetin aynı zamanda olması/bulunması’ olarak belirlenen ÅŸartları taşımakta mıdır? Evet. O zaman genel ilkeler çerçevesinde de bu örgüt bir terör örgütüdür.”

 ‘DEAÅž terör örgütü olarak nitelenmeyecek midir?’

“DiÄŸer yandan ÅŸüphelinin ifadesinde belirttiÄŸi, 'bu örgütün ortaya çıkış ÅŸartları, tarihsel nedenler, 30 yıl istikrarlı bir ÅŸekilde yürüttüÄŸü silahlı çatışma potansiyeli, kırk bin militanını silahlı çatışmada kaybetmiÅŸ olmasına raÄŸmen halen onbeÅŸ-yirmi bin silahlı militanı barındırıyor olması, Kürt toplumu içerisinde büyük oranda toplumsal desteÄŸe sahip olmasının, bu örgütün terör örgütü olarak tanımlanmasına engel teÅŸkil ettiÄŸine' iliÅŸkin beyanının da, bu yapının terör örgütü olarak tanımlanmamasının haklı ve meÅŸru bir gerekçesi olamaz. Ne kadar, kaç kiÅŸilik toplumsal tabana sahip olmalıdır ki; terör örgütü olarak nitelenmesin? Yine DEAÅž gibi oldukça vahÅŸice cinayet/katliam gerçekleÅŸtiren bir örgüt, halen savaÅŸan 30 bin silahlı gücünün olduÄŸu söylendiÄŸine göre, üstelik de belli bir toprak alanını kontrol altında tutmasına raÄŸmen, bir terör örgütü olarak nitelenemeyecek midir? Elbette tereddütsüz terör örgütü olarak nitelenecektir.”

 ‘Örgütlenme özgürlüÄŸünde dünyada bir eÅŸimiz dahi yok’

“Asgari düzeyde evrensel insan hakları kapsamında sayılan bir hakkın talep edilmesi, bu hak talebinin meÅŸru bir yöntemle ileri sürülmesi, bu hak talebinin elde edilmesi konusunda meÅŸru yolların açık olması halinde ÅŸiddet içeren eylemin meÅŸru olduÄŸunu kabul etmek mümkün deÄŸildir. Günümüzde meÅŸru bir hakkın, meÅŸru bir yöntemle talep edilmesinin önünde hiçbir engel olmadığına göre, terör örgütünün talepte bulunduÄŸu hakların meÅŸru yoldan elde edilemediÄŸi, bu nedenle cebir-ÅŸiddet içeren eylemlere mecbur kaldığı yönündeki iddiası ülkemiz için kesinlikle gerçek dışıdır.

Zira dosyamız ÅŸüphelisinin alınan ifadesinde de, ülkemizde terör örgütünün siyasal uzantısı olmakla suçlanan bir partinin seçimlere katılarak 80 milletvekili elde ettiÄŸi, 'Dünyanın hiçbir yerinde bir terör örgütünün dolaylı bir biçimde bile olsa seçimlere girdiÄŸi, dil ve kültürel taleplerde bulunduÄŸu, Anayasal önerilere iliÅŸkin paketler sunduÄŸu görülmemiÅŸ' olmasının, söz konusu yapının terör örgütü olmadığına iliÅŸkin gerekçesi olarak ileri sürülmüÅŸ ise de, bu beyan aynı zamanda, örgütlenme özgürlüÄŸü konusunda Dünya'da bir eÅŸimizin dahi olmadığının teyididir.”

‘Suçun iÅŸleniÅŸ zamanı’ vurgusu

“Suçun iÅŸleniÅŸ zamanı da çok dikkatli olunması gereken bir süreçtir. Toplumu ÅŸiddet sarmalından korumaya çalışan güvenlik güçlerinin, terör örgütüne karşı mücadelesinde yoÄŸun olarak ÅŸehit verildiÄŸi bir dönemde, adeta bu mücadeleyi sekteye uÄŸratacak, canını ortaya koyarak mücadelede görev alanların motivasyonunu kıracak biçimde sorumsuzca beyanda bulunmak, 'ne kadar sarsıcı ve tabuları yıkıcı da olsa ifade özgürlüÄŸünü kullanma hakkı' kapsamındaki hakkın kullanılmasıyla açıklanamaz.”

Kaynak: DHA