HDP'nin asker-polis oylarıyla helalleşmesi

Hürriyet Gazetesi yazarı Akif Beki, bugünkü "HDP'nin asker ve polis oylarıyla helalleÅŸmesi" baÅŸlıklı yazısında 7 Haziran Genel Seçimleri'nde bölgedeki asker ve polisin HDP'ye niçin oy verdiÄŸini deÄŸerlendirdi. Neye sayarsan say, kimin hanesine yazarsan yaz, HDP'nin asker ve polis aileleriyle bir baÄŸ kurması, onlara karşı da siyasi ve ahlaki bir taahhüt altına girmesi, sorumluluk duyması, oylarını helal ettirmek istemesi iyi bir ÅŸeydir, yorumunda bulunan Beki, HDP EÅŸ Genel BaÅŸkanı'nın asker aileleriyle ilgili söylediÄŸi sözler için de "Neye sayarsan say, kimin hanesine yazarsan yaz, HDP'nin asker ve polis aileleriyle bir baÄŸ kurması, onlara karşı da siyasi ve ahlaki bir taahhüt altına girmesi, sorumluluk duyması, oylarını helal ettirmek istemesi iyi bir ÅŸeydir" dedi.

Ä°ÅŸte Akif Beki'nin yazısından bir bölüm:

KAÇ kiÅŸiler, hangi saikle oy verdiler, HDP'den bir talep ve beklentileri olduÄŸu için mi, yoksa sırf ErdoÄŸan karşıtlığı yüzünden mi Tartışmaya açık...

Eldeki tek veri, asker ve polis lojmanlarındaki kimi sandık sonuçları. Alt kırımlarının saÄŸlamasını yapma imkânından yoksunuz. Ama Selahattin DemirtaÅŸ kendini onlara karşı da borçlu hissediyorsa ne âlâ. Dilinin ucuyla deÄŸil kalpten inanarak söyledikten sonra ha doÄŸrulanmış ha doÄŸrulanamamış, neyi deÄŸiÅŸtirir? 

'Hayır, asker ve polis ailelerinin eli sana oy vermeye gitmez, veren de paralelci maralelcidir, sana sevgisinden deÄŸil ErdoÄŸan'a kininden vermiÅŸtir, tepki ve nefret oylarıdır onlar, kendine mal etme' diye yanlışlamaya uÄŸraÅŸmanın manası var mı? Neye sayarsan say, kimin hanesine yazarsan yaz, HDP'nin asker ve polis aileleriyle bir baÄŸ kurması, onlara karşı da siyasi ve ahlaki bir taahhüt altına girmesi, sorumluluk duyması, oylarını helal ettirmek istemesi iyi bir ÅŸeydir. Hem de çok iyi... Åžahsen ben önünü arkasını sorgulamam. Yeter ki milli iradeyi oluÅŸturan toplam seçmenin yüzde 13'ünün teveccühüne ÅŸu ya da bu nedenle mazhar olmuÅŸ bir parti, terörle mücadele eden askeri, polisi düÅŸmanlaÅŸtırıp terörü masumlaÅŸtırmasın. 

ÇarÅŸamba günü Diyarbakır'daki konuÅŸmasında ÅŸehit ailelerine ÅŸöyle sesleniyordu DemirtaÅŸ: "Bize batıdan polis, asker aileleri de oy verdi bunu biliyoruz. Åžimdi onların çocukları yaÅŸamını yitiriyor. Biz hepsine karşı borçluyuz, barış getirmekle savaşı durdurmakla mükellefiz..."
Bu bilginin sıhhatini sorgulamak yersiz. Dilerim doÄŸrudur. Dilerim çatışmayı durdurmak için, silahlı mücadelenin karşısına silahsız mücadeleyi koymak için bugüne kadar oynayamadığı rolü, bundan sonra oynar HDP...

Dilerim bu sözler, 7 Haziran öncesindeki gibi Kandil'in yalçın maÄŸaralarına çarpıp 1 Kasım'dan sonra geri dönecek boÅŸ bir seçim vaadinden ibaret deÄŸildir... Dilerim bu kez PKK'nın elindeki silahların anlamını kaybettiÄŸinin canlı kanıtı olarak üstüne düÅŸeni yapar HDP...
Dilerim doÄŸudan da batıdan da aldığı oyların, silahlı mücadeleye karşı silahsız mücadeleden yana yapılmış bir tercih olduÄŸunu unutmaz, o oyların sivil siyaseti desteklemek üzere verildiÄŸini aklından çıkarmaz...

Dilerim seçmeninin iradesini hayata geçirmek için risk almaktan çekinmez HDP; bu vesileyle Kandil'in vesayetinden kurtulur, silahlı örgütten bağımsızlaşır, en azından PKK'nın 'otonom hareket eden yerel unsurları' kadar siyasi özerkliÄŸine kavuÅŸur...