Güncel
AK Parti kaynak buldu
AK Parti 1 Kasım seçimleri için hazırladığı 288 sayfalık beyannamesi 7 Haziran seçimlerindeki beyanname ile neredeyse aynı. En önemli değişiklik, gençlere, kadınlara ve emeklilere dönük daha somut bazı vaatlere yer verilmesi. Ancak diğer partilerin vaatleri ile kıyaslandığında AK Parti yine de "temkinli" davrandı.
AK Parti 1 Kasım için hazırladığı beyannamede, 7 Haziran seçim süreci ve sonrasında yöneltilen eleÅŸtirileri dikkate alarak güncelleme yaptı. Daha somut, gündelik yaÅŸamı etkileyecek vaatlere beyannamesinde yer verdi. Bunun için, diÄŸer partiler gibi gençleri, kadınları ve emeklilere doÄŸrudan seslenmeyi tercih etti.
Ekonomik vaatler
7 Haziran sürecinde beyannamesinde asgari ücret için rakam telaffuz etmezken, bu kez bin 300 liraya yükseltileceÄŸini söyledi. Emekli aylıklarında yıllık bin 200 TL artış vadetti. Gençlere sınırsız internet sözü verdi. Genç çiftçilere proje karşılığı destek ve kredi vaadinde bulundu.
Ancak diÄŸer partilerin ekonomik vaatleriyle kıyaslandığında AK Parti'nin vaatlerinin daha 'muhafazakâr' olduÄŸunu söylemek mümkün. Bu tür vaatler AK Parti'nin 7 Haziran beyannamesinde yoktu ya da daha büyük ve geneli hedefleyen projelerin gölgesinde kalmıştı. DiÄŸer siyasi partilerin vaatlerini de AK Parti "Kaynak nerede?" sorusuyla karşılamıştı. Åžimdi AK Parti de beyannamesinde bu tür vaatlere yer verdi ancak daha temkinli davrandığı söylenebilir.
Çözüm süreci için ne dedi?
AK Parti 1 Kasım seçimleri için hazırladığı beyannamede Çözüm Süreci konusunda, 7 Haziran seçim beyannamesindeki yöntemin aynısını izledi. Çözüm sürecine, "Temel Hak ve Hürriyetler" baÅŸlığı altında yer verildi. Çözüm Süreci diye ayrı bir baÅŸlık açılmadı.
7 Haziran beyannamesine Çözüm Süreci daha sonradan eklenmiÅŸti. O beyannamede çözüm sürecinin normalleÅŸmenin yol haritası olduÄŸu vurgulanmış ve "Silahın tamamen gündemden çıktığı bir noktaya ulaÅŸmak için gereken tüm tedbirleri alacağız" denilmiÅŸti.
Yeni beyannamede, bir önceki ifadeler aynen korundu. Ancak 7 Haziran seçimleri sonrası bakış açısı yansıtıldı.
"Çözüm Sürecini kararlılıkla sürdüreceÄŸiz"
AK Parti Çözüm Sürecine dönemsel bir mesele olarak bakmadığını belirterek Çözüm Sürecini kararlılıkla sürdüreceÄŸini söyledi:
"AK Parti olarak, 7 Haziran’dan sonra da ülkede birlik ve kardeşliği tesis etmeyi amaçlayan ve dönemsel bir mesele olarak bakmadığımız Çözüm Sürecini kararlıkla sürdüreceğiz."
"AK Parti iktidarı ilk günkü ilkesel duruşunu ve siyasi pozisyonunu korumaktadır. Ancak terör örgütünün eylem ve sabotajları süreci sürdürülebilir olmaktan çıkarmıştır. Halkın hakkını-hukukunu koruyabilmek için kamu düzenini tahkim ederek özgürlük-güvenlik dengesini kurmak mutlak gerekliliktir."
"AK Parti reformlardan, hizmetlerden, yatırımlardan asla vazgeçmeyecek, geri adım atmayacaktır. Süreçte farklı sebeplerle oluşan güvenlik risklerini gidermek, bölge insanını ceberrut ve zalim örgütün baskısından korumak devletin öncelikli görevidir.
Çözüm sürecinin mimarı, yürütücüsü ve lokomotifi AK Parti’dir. AK Parti’nin güçlü olması sürecin neticeye ulaşması açısından önem taşÄ±maktadır. Bu süreci sonuca ulaştırmak bizim için ahlaki, insani ve vicdani bir görevdir. Süreci bozan, zehirleyen, sabote eden yapılara rağmen özgürlük-güvenlik dengesini koruyarak hedeflerimize ulaşacağımıza inancımız tamdır.
Kamu düzeni tesis edilinceye kadar terörle mücadelemize; hukuk ve kardeşlik tam anlamıyla tesis edilinceye kadar da Çözüm Süreci anlayışÄ±mızı korumaya devam edeceğiz."
Başkanlık Sistemi
AK Parti BaÅŸkanlık Sistemine ilk kez 7 Haziran seçimleri için hazırladığı beyannamede yer vermiÅŸti. Bu beyannamede, sistem, yeni Anayasa taahhüdünün hemen ardından yer bulmuÅŸ ve "Yönetim Modeli ve BaÅŸkanlık Sistemi" baÅŸlığı altında anlatılmıştı.
1 Kasım beyannamesinde baÅŸlık sistemi konusundaki görüÅŸler, 7 Haziran beyannamesi ile 1 cümle dışında kelimesi kelimesine aynı. Her iki beyannamede de sistem konusunda ÅŸu görüÅŸe yer veriliyor:
"AK Parti olarak, demokratik bir perspektifle yapılandırıldığında, parlamenter sistemle baÅŸkanlık sistemi arasında demokrasiye uyum açısından bir fark bulunmadığı kanaatindeyiz. Nitekim her iki sistemin de olumlu örneklerine rastlanabileceÄŸi gibi olumsuz örneklerine de rastlanabilir. Ancak bir yandan vesayetçi bir ÅŸekilde kurgulanarak demokratik doÄŸasından koparılmış parlamenter sistemin yol açtığı siyasal istikrarsızlıklar, öte yandan Yeni Türkiye vizyonumuzun ihtiyaç duyduÄŸu etkin ve dinamik yönetim dolayısıyla, baÅŸkanlık sisteminin daha uygun bir yönetim modeli olduÄŸuna inanıyoruz"
1 Kasım beyannamesine öncekinden farklı olarak giren tek cümle ise ÅŸöyle:
"Yeni sistemde meşru siyasi otoriteye hesap vermeyen paralel yapılara kesinlikle izin vermeyeceğiz"
Kaynak: Al Jazeera
Henüz yorum yapılmamış.