HÜDA PAR: PKK Cizre'ye silah yığdı devlet seyretti

Şırnak’ın Cizre ilçesinde 8 gün kesintisiz uygulanan sokaÄŸa çıkma yasağı ve 23 kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸi olaylarla ilgili Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) bir rapor hazırladı. Partinin Cizre teÅŸkilatı tarafından hazırlanan ön raporda, çarpıcı tespitlere yer verildi.

Raporda, çözüm sürecinde örgütün ÅŸehir merkezlerine ağır silahlar taşıyarak cephanelikler kurduÄŸu, bu faaliyetleri rapor eden güvenlik güçlerinin ise müdahale etmediÄŸi bilgisine yer verildi. Raporda, “Örgütün rutin zamanlardan farklı olarak çatışabilme gücünü artırma anlamında çok ağır tahribatlar yapan ağır silah ve mühimmatlar temin ederek ÅŸehir merkezlerinde cephanelikler oluÅŸturmuÅŸtur. Devlet ve baÄŸlı kolluk güçleri, üç yıl boyunca tüm bunları gördüÄŸü, takip ettiÄŸi, mazbut olarak kayda geçtiÄŸi halde müdahale etmemiÅŸ, görmezden gelmiÅŸ, çözüm süreci zarar görmesin düÅŸüncesiyle sadece seyretmekle yetinmiÅŸtir.” denildi.

Sekiz gün devam eden sokaÄŸa çıkma yasağı ve çatışmalar nedeniyle baÅŸta yaÅŸam hakkı olmak üzere halkın saÄŸlık, güvenlik, beslenme ve seyahat etme özgürlüklerinin ihlal edildiÄŸi vurgulanan raporda özetle ÅŸöyle denildi:

“PKK/YDG-H’nin, sivillerin yaÅŸam ve güvenlik hakkını açıkça tehdit edecek, ölümleri kaçınılmaz hale getirecek ÅŸekilde hendekler kazıp patlayıcılar yerleÅŸtirmesi, çatışmaları sivil yaÅŸam alanı olan ilçe merkezine taşıması, çatışmalarda tahrip gücü yüksek patlayıcılar, roketler ve benzeri silahlar kullanması sivil ölümlerine ve diÄŸer hak ihlallerine davetiye çıkarmıştır.

Kolluk güçlerinin de sivil halkın zarar görmemesi için yeterli ve etkin tedbirler almadan operasyonlara baÅŸlaması ve ÅŸehir merkezindeki bu operasyonlarda tank gibi savaÅŸ araçları kullanması sivil ölümlerini ve vahim nitelikte hak ihlallerini netice vermiÅŸtir.

ÖLÜMLERDEN PKK DA KOLLUK GÜÇLERÄ° DE SORUMLUDUR

Örgüt, var olan çatışmasızlık sürecinden istifade ile yeni eleman temin etmiÅŸ, ÅŸehirlere kadar üyelerini hatta sempatizanlarını silahlandırmıştır.

Çatışmasızlığın verdiÄŸi güvence ile kırsalda ve yerleÅŸim yerlerinde silahlı propaganda faaliyetlerini artırarak halkı yanına almak için her türlü ÅŸiddet ve baskı yolunu fütursuzca kullanmıştır.

Bunun sonucunda da savunmasız halk ve muhalif yapılar sindirilerek kırsalda ve ÅŸehirlerde alan hâkimiyeti saÄŸlamıştır.

Örgütün, öldürme, kundaklama, tehdit, alternatif mahkemeler kurarak halkı sorgulaması, cezalandırması hatta toplu katliam giriÅŸimleri gibi faaliyetlerinin tamamı görmezden gelinmiÅŸ; olayların failleri tanındığı ve bilindiÄŸi halde hiçbir ÅŸekilde müdahale edilmemiÅŸtir."

Raporun sonuç bölümünde ise ÅŸöyle denildi: Silahlı çatışmaları ÅŸehir içine taşıyan PKK, operasyonlarda tank gibi harp silahları kullanan ve sivillerin zarar görmemesi için tedbir almayan, kolluk güçleri de meydana gelen ölümlerden ve yaÅŸanan tüm maÄŸduriyetlerden sorumludur.

Bu çatışmalarda halk iki ateÅŸ arasında bırakılmış, can ve mal emniyeti ihlal edilerek maÄŸdur edilmiÅŸtir. VatandaÅŸlarının her türlü güvenliÄŸini saÄŸlamak ve korumak devletin sorumluluÄŸundadır.

Bu nedenle, maÄŸdur edilenlerin maddi ve manevi tüm zararları bir an önce tespit edilerek tanzim edilmelidir. SokaÄŸa çıkma yasağının kalkmasından sonra özellikle de çatışmaların yaÅŸandığı mahallelerde ikamet eden halkın her ÅŸeyini geride bırakarak ÅŸehirden ayrıldığı görülmektedir.

Åžehri terk edenlerin geri gelmesi ve yeni göçlerin olmaması için vatandaşın can ve mal emniyeti mutlaka saÄŸlanmalıdır.