Güncel
Otobüsler arasında bekleyiş
Edirne'den Avrupa'ya ulaşmak isteyen mülteciler, dört gündür İstanbul Otogarı'nda bekliyor.
Halepli Mazin’in yorgunluÄŸu gözlerinin altından okunuyor.
Ağır çantasıyla yol kenarına yığılmış kalmış. Röportaj yapmak için mültecilerle konuÅŸurken çöküp kaldığı duvar dibinden sesleniyor, yanındaki arkadaşından söylediklerini bize tercüme etmesini istiyor.
Ortak iki kelime hemen kulağı yakalıyor; ‘Problem var’ diyor. Bu ifadeyi daha sonra Türkçe’yi çok az konuÅŸabilen diÄŸer mültecilerden de duyuyoruz. Mazin, fabrikada çalıştığını, maaşını alamadığını ve patronların kafalarına göre yevmiye dağıttığını anlatıyor. Gözünü Avrupa’ya çevirmiÅŸ; orada ne var? Yine anladığımız bir kelimeyi telaffuz ediyor: ‘Rahat’ diyor. Esenler Otogarı'nda bekleyen mülteciler, Avrupa’nın onlara kollarını açacağına inanmışlar.
Almanya, Ä°sveç hemen hemen her mültecinin ulaÅŸmak istediÄŸi ülkelerin başında geliyor. Türkiye’de kazandıkları 700-800 lira ile geçinemediklerini anlatıyorlar. Hangi kapıyı çalsalar kiraların dört katına çıktığından yakınıyorlar.
Abidin ise baÅŸka bir noktaya dikkat çekiyor. Mültecilerin Avrupa yolunda Ege Deniz’nde hayatlarını kaybettiÄŸini söylüyor. ''Biz yoldan gitmek istiyoruz, denizde insanlarımız boÄŸuluyor'' diyor. Kararlı konuÅŸuyor. GidiÅŸ izni verilene kadar otogarda bekleyeceÄŸini söylüyor.
Polis, mültecileri otogarın yan tarafındaki caminin avlusuna almış. Kadın ve çocuklar için cami boÅŸaltılmış. YoÄŸun güvenlik önlemleri var, mültecilerin bulunduÄŸu alanın dört bir tarafında polisler bekliyor. Alanın dışına çıkanlar tekrar içeri girmek istediklerinde sorun yaşıyorlar.
''Nereye gideceÄŸimizi biz de bilmiyoruz''
Mültecilerin toplandığı alanın biraz uzağında bir aile gözümüze çarpıyor. 7 kiÅŸilik aile dört gündür otogarda yatıp kalkıyor. 52 yaşındaki Hasan, ''Nereye gideceÄŸimizi biz de bilmiyoruz, her yer olur'' diyor. Ä°stanbul'da geçinemediklerini anlatıyor: ''Åžahintepe'de oturuyoruz. 15 yaşındaki çocuÄŸumla 700-800 TL'ye çalışıyoruz. Kiralar çok pahalı. Geçinemiyoruz...''
''Kamplarına göndereceÄŸiz''
Bir polis amiri, isim vermeden ''Sabah çözülecek bu iÅŸ. Kamplara göndereceÄŸiz inÅŸallah'' diyor. Otobüs firmaları da mültecilere bilet satmıyor. Åžirketinin ve kendisinin isminin verilmesini istemeyen bir otobüs firması çalışanı, ''Trakya yönüne gitmek isteyen Suriyelilere bilet satmıyoruz'' diyor. ''Neden?'' sorusuna, ''Åžirket yönetiminden talimat geldi'' yanıtını veriyor. ''Bütün ÅŸirketler aynı anda böyle bir karar mı aldı?'' sorusunaysa ''Devlet kararı'' demekle yetiniyor.
Otogarda sadece Suriyeli mülteciler de beklemiyor. Geç saatlerde, Iraklı olduklarını söyleyen bir grup mülteci daha alana geliyor.
Mülteciler, kendilerine gidiÅŸ izni verilip verilmeyeceÄŸini bilmiyor. ''Belki bir, belki iki hafta daha bekleriz. Ä°zin verilene kadar bekleyeceÄŸiz'' diyorlar. Edirne'ye gitmelerine izin verilse de sonrasında ne olacağını bilmiyorlar. Sabahın ilk saatlerinde uyanan mülteciler, civardaki büfelerde çay ve simit ile kahvaltıya oturuyorlar.
Ä°stanbul Otogarı'ndaki bekleyiÅŸ dördüncü gününde sürüyor:
Henüz yorum yapılmamış.