Türkeş'ten ültimatom gibi açıklama

Milliyet'in haberine göre; BaÅŸbakan Yardımcısı TuÄŸrul TürkeÅŸ, MHP'den kesin ihraç kararının ‘yok' hükmünde olduÄŸunu içeren bir ihtarname gönderdi. TürkeÅŸ, MHP'ye noter aracılığıyla gönderdiÄŸi ihtarnamesinde, Merkez Disiplin Kurulu'nun (MDK) ihraç kararının görev ve yetki yönünden yok hükmünde sayılmasını talep etti.
Ä°hraç kararının kanuna, parti tüzüÄŸüne aykırı olduÄŸu ifade edilen ihtarnamede, "Bu kadar ağır ve telafisi imkânsız cezanın ortadan kaldırılmasını talep ediyorum" ifadesi yer aldı.

TürkeÅŸ, ihtarnamede ihraç kararına ÅŸu noktalarda itiraz etti:
BANA TEBLÄ°Äž EDÄ°LMEDÄ°: Üyesi ve Ankara Milletvekili olduÄŸum, kurucusu merhum Alparslan TürkeÅŸ olan MHP'den 5 Eylül 2015'te verilen ‘kesin çıkarma cezası' tarafıma henüz tebliÄŸ edilmemiÅŸtir. Ancak 6 Eylül 2015 tarihli basın ve yayın organlarında, kesin ihraç kararı verildiÄŸini haricen öÄŸrenmiÅŸ bulunmaktayım.

TÜZÜK HÜKÜMLERÄ°NE AYKIRI: Ä°hraç kararı haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduÄŸu gibi, ülkemizin bu kadar kritik dönemden geçtiÄŸi günlerde, Disiplin Kurulu'nun tüzük hükümlerine açıkça aykırı bir ÅŸekilde teÅŸekkül ettirilerek verilen bu karar tarihe önemli bir not olarak düÅŸecektir. Bunun mücadelesi ayrıca yapılacaktır.
Halen Ankara Milletvekili olmam nedeniyle ve üstlendiÄŸim görev Anayasadan kaynaklanan yasama görevim çerçevesinde olduÄŸundan, tüzüÄŸün 74. maddesi 1. fıkrası uyarınca MDK yetkisiz ve görevsizdir. Yetkili ve görevli Kurul, TBMM Grup Disiplin Kurulu'dur.

GENEL BAÅžKAN TEK BAÅžINA YAPTIRAMAZ: MDK yetkisiz ve görevsiz olduÄŸu gibi, tüzüÄŸe göre milletvekili olmam nedeniyle disiplin takibatı yaptırmaya, ‘Grup Yönetim Kurulu ve Genel BaÅŸkan' birlikte yetkilidir. Oysaki, hakkımdaki disiplin takibatının, sadece Genel BaÅŸkan Bahçeli'nin 26 AÄŸustos 2015 tarihli sevk yazısıyla baÅŸlatıldığı anlaşılmaktadır. Grup Yönetim Kurulu Kararı olmadan, tek başına Genel BaÅŸkan, disiplin takibatı yaptıramaz. Bu yönden de verilen karar keenlemyekündür.

TOPLANMADI, KARAR DA YOK: TüzüÄŸe göre disiplin takibatı yaptırmaya ‘Genel BaÅŸkan ve MYK' birlikte yetkilidir. Oysa soruÅŸturmayı baÅŸlatan yazıda, Genel BaÅŸkan dışında, MYK'nın bu yönde bir sevk kararının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Haricen yaptığım araÅŸtırmada da MYK'nın bu husus hakkında bir kararının mevcut olmadığı gibi, bu konuda hiçbir ÅŸekilde toplanmadığı anlaşılmaktadır. Bu yönden de karar ‘yok' hükmündedir.

ÜLKE UÇURUM KENARINA GETÄ°RÄ°LDÄ°: Bakanlık görevini kabul ederek herhangi bir yasadışı suç örgütüne katılmadım. Her gün ÅŸehit haberleri yüreÄŸimizi daÄŸlarken, ülke uçurumun kenarına getirilmiÅŸken, anayasal ve meÅŸru seçim hükümetinde görev kabul ettim. MilliyetçiliÄŸi, partimizin temel ilkesi olarak benimsemiÅŸ bir siyasi hareket olarak görev ve sorumluluktan kaçmak, varlık nedenimize aykırıdır. Binlerce ülkücü ÅŸehide sahip bir partinin, günlük politikaların esiri olması mümkün deÄŸildir. Ben sadece Allah önünde eÄŸilir, milletimin yüce menfaatleri için yaÅŸarım. Bunun dışındaki her türlü itham sahipleri, beni partimden geçici olarak uzaklaÅŸtırabilir. Ancak, tarih önünde ve uzun vadede haklılığım ortaya çıkacaktır. Partiler, millete ve devlete hizmet etmek için bir araçtır. bugün bu araç elimden alınmak istense dahi, millet ve devlete hizmet yolundan asla vazgeçmem. Bu nedenle, disipline sevk yazısında belirtilen, BaÅŸbakan Yardımcılığı sıfatıyla geçici seçim hükümetinde kabine üyeliÄŸini kabul etmemin, partimin hangi ilke ve esaslarına aykırılık oluÅŸturduÄŸu izaha muhtaçtır.

KARARIN YASAL GEREKÇESÄ° YOK: Yetkisiz Kurulun verdiÄŸi ihraç kararının gerekçeleri de sümmettedarik, hiçbir somut disiplin fiilini içermeyen, sadece tüzük hükümlerini tekrarlamaktan ibaret haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksundur. Åžahsıma isnad edilen disiplin fiili, geçici seçim hükümetinde BaÅŸbakan Yardımcılığı görevini kabul etmemdir. Bunun dışında, herhangi bir söz, davranış, fiil sözkonusu deÄŸildir.
ANAYASAL MÄ°LLÄ° GÖREV: Yasama organında milletvekili olarak görev yapan bir kiÅŸinin anayasal ve milli bir görevi kabul etmesi, dünyanın hiçbir yerinde disiplin fiili olarak kabul edilemez. Yasama görevi çerçevesinde, ÅŸahsıma anayasa gereÄŸi teklif edilen bakanlık görevini kabul edip etmemeyi anayasa, milletvekilinin vicdanına bırakmıştır. Bu konuda partim, herhangi bir grup kararı da almadığı gibi, parti genel baÅŸkanımızın da bu yönde en ufak bir sözlü ya da yazılı açıklaması mevcut deÄŸildir. Tam aksine, Genel BaÅŸkanımız ve parti yetkilileri, koalisyon hükümeti kurmak amacıyla görevli BaÅŸkan ile açık ve kapalı görüÅŸmeler yapmışlardır. Hatta sayın Genel BaÅŸkan, koalisyon konusunda anlaÅŸmaya vardıklarını, muhtemel bakanları dahi belirlediklerini basının önünde açıklamışlardır. Koalisyonda dahi yer almayı kabul eden partimin, zorunlu ve anayasal seçim hükümetinde yer almak istememesi, parti politikası ÅŸeklinde tasnif edilemez.
TEHDÄ°T EDÄ°LDÄ°M: Parti dışı ocakların, ÅŸahsıma tehdit boyutundaki açıklamalarına sessiz kalamam. Milletvekilinin görevini yapmasına mani olacak saldırılara karşı koymak öncelikle insanlık görevidir.

‘Ä°ktidara ulaÅŸmak disiplin suçu mu?'

HEDEF Ä°KTÄ°DAR OLMAK: Siyasal partilerin hedefi iktidar olmaktır. Seçim hükümetinde de olsa iktidara ulaÅŸmak, disiplin suçu olarak kabul ediliyor ise partim bunu açıkça deklare etmelidir. Halbuki partiler, dernek veya vakıf deÄŸildir. Yıllardır iktidara ulaÅŸamamış partimizin, seçim hükümetinde söz sahibi olması parti menfaati aleyhine olmayıp tam aksine lehinedir. Ben, partide herhangi bir kimse deÄŸilim. Hem partimin genel baÅŸkan yardımcısıyım, hem de partimin tüm fikri, zihni, fiili, hukuki birikimi ve tecrübesine sahip, tarihi sorumluluÄŸu bulanan birisiyim. Partimin de tüzüÄŸün de üstünde de deÄŸilim ama, sokaÄŸa çıktığımda herhangi bir partilimden daha çok seçmenle muhatap oluyorum. Bu seçmenlerin tamamına yakını, niçin iktidara talip olmadığımız noktasında eleÅŸtiriler yapmaktadır. Seçmenlerin talebi göz ardı edilemez. Ben sadece, partimi iktidar yaptım. BaÅŸka bir disiplin fiili iÅŸlemedim. Bunu kimse ileri süremez. Genel BaÅŸkanımı eleÅŸtiren en ufak bir davranışım olmamıştır.

‘Savunma hakkım kısıtlanmıştır'

HAKSIZLIK YAPILDI: Savunma istem yazısı, 31 AÄŸustos 2015'te tarafıma tebliÄŸ edilmiÅŸtir. MDK'nın, savunma hakkımı 15 günden 7 güne düÅŸürmesi de, savunma hakkımın kısıtlanması mahiyetindedir. Ayrıca tebliÄŸ tarihine göre savunma hakkım 7 günlük süre de dolmadan, 5. günde jet hızıyla gerçekleÅŸtirilmesi, söz konusu ihraç kararının baskıyla verildiÄŸini ve haksız olduÄŸunu ortaya koymaktadır.