Güncel
Saadet, AK Parti ittifakına kapıları kapatmıyor
Saadet Partisi AK Parti ile seçim ittifakına kapıları kapatmıyor. Al Jazeera'ye konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "Ev yanarken itfaiye görevlisinin düşüncesi sorulmaz" dedi. Ancak şartları, olmazsa olmazları var.
1 Kasım seçimleri Türkiye için bir ilk olacak. 7 Haziran seçimlerinin ardından koalisyon kurulamadığı için gidilecek bu erken seçimde sonucu partilerin izleyeceÄŸi strateji belirleyecek. Bazı illerde milletvekili çıkarmak için atılacak adımlar oy oranlarında yüzde olarak büyük deÄŸiÅŸiklikler yapmasa da milletvekili sayılarını deÄŸiÅŸtirebilir. Bu yöntem tek başına iktidar ÅŸansını 18 milletvekili ile kaybeden AK Parti için çok önemli. Ä°ÅŸte bu yüzden yeni aday listelerinin belirlenmesine kısa bir süre kala AK Parti’nin baÅŸka partilerle seçim ittifakı yapabileceÄŸi konuÅŸuluyor. Ä°ttifak senaryolarında adı öne çıkan parti ise Saadet Partisi. Ä°ki partinin tabanları arasındaki benzerlik bu senaryoyu kuvvetlendiriyor. Al Jazeera, ittifak iddialarını Saadet Partisi Genel BaÅŸkanı Mustafa Kamalak’a sordu. Kamalak, “Resmi görüÅŸme yok” yanıtını verdi. Ancak 7 Haziran seçimlerine Büyük Birlik Partisi ile giren Saadet’in bu seçimde AK Parti’ye kapıları kapalı deÄŸil. Kamalak, “Bu ülkede yaÅŸayan 80 milyon bizim kardeÅŸimiz. Ev yanarken itfaiye görevlisinin düÅŸüncesi sorulmaz” diye konuÅŸtu. Saadet Partisi Genel BaÅŸkanı, AK Parti’yi “kardeÅŸ” olarak tanımlıyor, “KardeÅŸiniz yanlış yola gidiyorsa oh olsun demezsiniz” diyor. Ancak partisinin olmazsa olmazları, kırmızı çizgileri var.
7 Haziran seçimlerine Büyük Birlik Partisi ittifakıyla girmiÅŸtiniz. Bu seçim öncesinde ise AK Parti ile ittifak görüÅŸmeleri yaptığınıza dair haberler çıkıyor. Bu yönde görüÅŸmeler yapılıyor mu?
Resmi planda böyle bir görüÅŸme yok. Ama basında, çeÅŸitli çevrelerde söylentiler var. Böyle bir durum yok halihazırda. Ama biz ÅŸunu söylüyoruz, bu ülkenin hepsi bizim. Bu ülkede yaÅŸayan 80 milyon bizim kardeÅŸimiz. Ev yanarken itfaiye görevlisinin düÅŸüncesi, fikri, zikri sorulmaz. Bu manada siyasi partiler ülkedeki yangını söndürmek, milletin sıkıntılarını gidermek için vardır. EÄŸer AK Parti ile deÄŸil herhangi bir parti ile bir araya gelmek insanlarımızın sıkıntısını gidermede faydalı olacaksa, niye görüÅŸme olmasın. Biz bağımsız da girebiliriz.
Resmi olmayan görüÅŸme var mı?
Benimle olmadı. ÇeÅŸitli ÅŸekilde konuÅŸanlar, “olsun” diyenler var. Büyük bir ihtimalle bağımsız girmemiz söz konusu. Büyük Birlik ile de henüz bir araya gelmedik. BaÅŸka partilerle, toplumda yer etmiÅŸ muteber kiÅŸilerle de bir araya gelinebilir. Önümüzde çok yüksek baraj var. Psikolojik baraj daha da yüksek. O münasebetle bağımsız adaylarla girmemiz de söz konusu olabilir.
Sizin oy oranınız AK Parti için çok önem taşıyor. AK Parti’nin böyle bir öneriyle gelmesi durumunda koÅŸullarınız ne olur?
Önce ahlak ve maneviyat diyoruz. Toplumları ayakta tutan ahlak ve maneviyattır. Ahlak ve maneviyat olmazsa toplum için için çürür. Toplumu ayakta tutan asıl güç top, tüfek, tank deÄŸildir. Ä°kinci olarak mutlak surette üretken bir ekonomiye geçmek durumundayız. Üretim ekonomisine geçmeyecek olursak içeride zamanla birtakım sosyal patlamalar kaçınılmazdır. Åžu anda 6 milyon insanımız iÅŸsiz. Bunlara 5 milyon civarında üniversiteli gencimizi de eklemek lazım. Çünkü bunlar iÅŸsizliÄŸi ertelenmiÅŸ iÅŸsizlerimizdir. Bunlar “Okulu bitireyim de sonra iÅŸe girerim” diyemiyor. Üçüncüsü ise adil bir hukuk sistemi.
Adil bir hukuk sistemi olmadığını mı düÅŸünüyorsunuz?
Öyledir tabii. Sadece mahkemeler nezdinde deÄŸil. Adalet sadece mahkemelere hapsedilen bir kavram deÄŸildir. Gelir dağılımında adaleti saÄŸlamanın en önemli unsuru tüm vatandaÅŸlara kaliteli bir eÄŸitim alabilme imkânı saÄŸlanmasıdır. Dar gelirli bir ailenin çocuÄŸu nitelikli bir eÄŸitime tabi tutulduÄŸunda hekim, hakim, mühendis olduÄŸunda gelir dağılımından önemli miktarda pay alacaktır. Demek ki hukukta adalet derken aynı zamanda nitelikli eÄŸitimi de buraya eklemek lazımdır. Sonra dış politika geliyor.
Dış politika AK Parti’nin en çok eleÅŸtirildiÄŸi alanlardan biri. Bu konuda bir uyuÅŸma mümkün mü AK Parti ile aranızda?
Katiyen… KeÅŸke eleÅŸtirilerde biz haksız çıksaydık. Ama yazık ki birçok alanda olduÄŸu gibi yazık ki dış politikada da biz haklı çıktık. Mesela Irak konusunda biz uygulamaların yanlış olduÄŸunu ifade ettik. Gerçekten ÅŸu an hiçbir vicdan sahibi çıkıp da ABD’nin Irak’ı iÅŸgal etmesi, insanların öldürülmesi, çocukların yetim bırakılması insanlık için iyi olmuÅŸ diyebilir mi?
Bugün AK Parti kapınızı çalsa ne talep edersiniz?
Bizim temel çizgimiz bellidir, mazlum milletlerle bir araya gelmek. D-8’leri kurduk biz, ölmedi onlar.
Bunlar olmazsa olmazlarınız mı?
Bunlar olmadığı takdirde biz zaten Batı’ya uÅŸak olacağız demektir. Biz uÅŸaklık peÅŸinde deÄŸiliz. DüÅŸman da olmayalım. Biz onurlu, ÅŸahsiyetli bir dış politika diyoruz. Bunlar kırmızı çizgilerimizdir. Bunlar olmadığı takdirde biz iktidar olmuyoruz, kuklacının emrinde hareket eden bir grup oluyoruz demektir. Kuklacı da oldukça zalim.
Tabanınız AK Parti’ye daha yakın duruyor diÄŸer partilerle karşılaÅŸtırıldığında. AK Parti 7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidar olabilme ÅŸansını çok az bir farkla kaçırdı. Bu tabanınızda bir sempati yarattı mı?
Hayır. Mesela ÅŸöyle düÅŸünün, kardeÅŸiniz Allah korusun kapıyı tekmeleyip evi terk etse, yanlış yola gidiyor, siz peÅŸinden gitmezsiniz. Ama oh olsun da diyemezsiniz, üzülürsünüz. Bizim AK Parti’ye bakışımız böyledir, düÅŸmanlığımız yok ama üzülüyoruz. Yanlıştır çünkü yaptıkları. Mesela Libya konusunu düÅŸünelim. 1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı’nı baÅŸlattığımız zaman Batılı dostlarımız ambargo uygulamıştı. Bize destek veren tek ülke Libya ve onun yiÄŸit lideri Kaddafi idi. AK Parti’nin desteÄŸiyle Kaddafi linç edildi, Libya 40 parçaya bölündü. Suriye konusu da öyle. Biz “Yapmayın. Suriye’de sadece Suriyeliler yok, orada 72 milyon var” dedik. Bu arkadaÅŸlarımız siyonizme ve küresel emperyalizme kanarak orada kendi düÅŸüncelerine uygun bir hükümet oluÅŸturabileceklerini zannettiler. Biz, “OrtadoÄŸu bir binadır, yangın çıkarsa tüm daireleri sarar” dedik. Biz bunun için eleÅŸtirildik, “Esedçi” dediler bize. Sizin Allah korusun kardeÅŸiniz bir zalimin eline düÅŸse, siz ona meydan mı okursunuz? Onu kurtarmanın yollarını ararsınız. UzlaÅŸma zemini vardı. Åžimdi ne oldu? 300 bin Suriyeli hayatını kaybetti. 8 milyon kiÅŸi mülteci hayatı yaÅŸamak zorunda kaldı. Neye yaradı Esad düÅŸmanlığı?
Çözüm süreci konusunda ne düÅŸünüyorsunuz?
Yanlıştı… Biz bunu söyledik. “Söylemeye dilimiz varmıyor ama bu sürecin sonunda ya Türkiye bölünme noktasına gelecek ya da büyük çatışmalar olacak” dedik. Åžu an Türkiye çatışma noktasında. Bunu o zaman baÅŸbakan olan Sayın CumhurbaÅŸkanı'na söyledim, “EndiÅŸemiz var” dedim. Çözüm süreci ismi altında dışarıda eÄŸitilmiÅŸ teröristler Türkiye’ye getirildi, mahkeme ayaklarına götürüldü. DaÄŸdaki silahlı unsurlar ÅŸehre indirildi. Devletin emniyet güçleri DoÄŸu bakımından pasifize edildi. Devlet DoÄŸu’dan el çekti.
Bir ittifak kurarsanız ne beklersiniz AK Parti’den bu konuda?
Her ÅŸeyden önce Meclis’te bir araÅŸtırma komisyonu kurulmasını isteriz. Genelde ülkemizde özelde GüneydoÄŸu’da, DoÄŸu’da bir hak ihlali var mı? Buna bakılsın isteriz. GeçmiÅŸte bazı hak ihlalleri yapılmıştır. EÄŸer hak ihlali varsa bu ihlallerin mutlak surette en kısa zamanda ortadan kaldırılması lazım. Vatandaşın temel hakkı pazarlık konusu yapılamaz. Hele hele terörist örgüt diye bilinen bir örgüt ile masaya oturup da pazarlık konusu yapamam.
Öcalan ile görüÅŸmeler de mi?
Kabul edilemez.
Siz AK Parti ile ittifak ihtimalini zayıf mı görüyorsunuz bu koÅŸullar altında?
EÄŸer AK Parti bu zamana kadar yapmış olduÄŸu hatalarını kabul edip, “DoÄŸru söylüyorsunuz” derse doÄŸrularda buluÅŸuruz.
Bağımsız girmeniz durumunda nasıl bir potansiyel görüyorsunuz partinizde?
Saadet Partisi kirlenmemiÅŸ, ÅŸaibesiz, tertemiz bir partidir. Aziz milletimize ÅŸöyle sesleniriz, “Siz temiz toplumdan, temiz uygulamadan, temiz siyasetten yanaysanız iÅŸte karşınızda Saadet Partisi.”
Kaynak: Al Jazeera
Henüz yorum yapılmamış.