Gizli evrakları 'lazım olabilir' diye almışlar!

Kamuoyunda "devletin iÅŸ yapamadığı" algısı oluÅŸturmak amacıyla, Ankara Organize Suçlarla Mücadele Åžubesine ait otomobil, çeÅŸitli malzemeler, bilgi ve belgeleri suç örgütlerine aktardığı savunulan 4'ü polis 7 kiÅŸinin yargılandığı ve sanıklardan 6'sının "Fetullahçı terör örgütü yönetici veya üyeliÄŸi" ile suçlandığı davanın görülmesine devam edildi.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruÅŸmaya tutuklu sanıklar Seyyit AkÅŸit ve Kadir Ä°nan ile tutuksuz sanıklar Durak YiÄŸit, Ömer Aydın ve Nebil Ark katıldı.

DuruÅŸmada, önceki celse hazır bulunmayan Ä°nan ve Ark savunmasını yaptı.

Sanık Ä°nan, AkÅŸit'i bir dostunun iÅŸ yerinde tanıdığını, bir süre sonra samimiyet kurduklarını, görüÅŸmeye baÅŸladıklarını anlattı.

AkÅŸit'in, sohbetlerinde, "17-25 Aralık diye bilinen olaylardan sonra, devlet içinde sıkıntıları olduÄŸunu, devlete zarar vermek isteyenler bulunduÄŸunu, buna karşı bir ÅŸeyler yapmak istediklerini söylediÄŸini" ifade eden Ä°nan, AkÅŸit'in, kendisine, hakim ve savcıların, katiplerin, organize suç örgütlerine karşı soruÅŸturma yürüten görevlilerin telefonlarının, adreslerinin bulunduÄŸu gizli evrakları "lazım olabilir" diyerek, getirdiÄŸini anlattı.

AkÅŸit ile haftada 2 ya da 3 kez görüÅŸtüÄŸünü, her görüÅŸmede de kendisine evrak verdiÄŸini belirten Ä°nan, "Cemaat ile ilgili ister istemez sempati oluÅŸuyordu. 'Onlara zarar verilecek. Bizim de haber vermemiz lazım' diyorduk" diye konuÅŸtu.

AkÅŸit'in, kendisine emniyete ait otomobilin anahtarını vererek, "Anahtarı al. Dursun. Görevler olacak" dediÄŸini kaydeden Ä°nan, AkÅŸit'in söylediÄŸi adresten Emniyete ait otomobili "çalarcasına deÄŸil, kendi arabası gibi anahtarla aldığını" bildirdi.

Otomobili, daha sonra kentsel dönüÅŸüm kapsamında yıkım alanı olarak belirlenen bir yere bıraktığını ifade eden Ä°nan, araçtan polise ait yelek ve bagajdaki tahkikat evrakını aldığını ve sakladığını söyledi.

Ancak, AkÅŸit'ten edindiÄŸi evrakı okudukça "iÅŸin ciddiyetine vardığını" söyleyen Ä°nan, "Tehlikeli bilgilerdi. BaÅŸkalarının elinde olduÄŸunda neler olabileceÄŸini kestirebildim. Ben de bunları kimsenin haberi olmayacak ÅŸekilde sakladım" dedi.

Ä°nan, geçen aÄŸustosta bir baÅŸka suç dolayısıyla gözaltına alındığını, kendisinden birkaç gün sonra AkÅŸit'in tutuklandığını, dışarı çıkınca da yine AkÅŸit'ten edindiÄŸi polis telsizi, çelik yelek ve evrakı savcılığa teslim ettiÄŸini anlattı.

AkÅŸit'in, görüÅŸtükleri dönemde kendisinden, "Organize Suçlar Åžube MüdürlüÄŸünün server odasını patlatmak için uzaktan kumandalı bomba temin etmesini istediÄŸini" savunan Ä°nan, yine AkÅŸit'in, Keçiören Ovacık'ta kendisine 7-8 metrelik, derin bir çukur gösterdiÄŸini, bunun "manidar" olduÄŸunu dile getirdi.

"Sonrasında ÅŸunu gördüm: Ortada iki güç var ve beni günah keçisi seçmiÅŸler. Burada ezilecek tek kiÅŸi benim. Yoksa onlara bir ÅŸey olmayacak" diyen Ä°nan, soruÅŸturma sırasında verdiÄŸi ifadelerin birinde, savcının yanında Organize Åžube Müdürünün de olduÄŸunu ve yönlendirmeleri bulunduÄŸunu bildirdi.

ÇAPRAZ SORGU

Savunmasını tamamladıktan sonra Ä°nan'ın çapraz sorgusuna geçildi.

Sanık avukatlarının, soruÅŸturma aÅŸamasında ilk baÅŸta söylemediÄŸi ÅŸeyleri sonraki aÅŸamalarda söylediÄŸini belirtmeleri üzerine Ä°nan, "Yasalara göre mi anlatayım, insan vicdanına göre mi? Ä°lk baÅŸta cevap vermememin sebebi ÅŸerefime yakıştıramadığımdandı. Ama, belli ki beni günah keçisi seçmiÅŸler. Sonra gerçekleri konuÅŸmak istedim" dedi.

Ä°nan, "savcılık sorgusu sırasında Organize Åžube Müdürünün nasıl yönlendirdiÄŸine" yönelik soru üzerine, müdürün, "Ne varsa söyle, hatırlayamadığın, unuttuÄŸun" ve "Cemaate yönelik ne varsa anlat" türü sözler söylediÄŸini ifade etti.

"Åžahit olmadığın bir ÅŸeyi, varmış gibi zorla anlatmanı istedi mi?" sorusuna "Hayır" karşılığını veren Ä°nan, ancak savcıya verdiÄŸi ifadeyi okumadığını söyledi.

Sanık avukatlarından Kadir Kocalar, Ä°nan'ın beyanları üzerine, "Hazırlık soruÅŸturmasındaki ifadelerin kumpas olduÄŸu görülmüÅŸtür" dedi.

Ä°nan ise "Kimlerin kimlerle hesaplaÅŸması var bilmiyorum, ama ezilecek olanın ben olduÄŸumu anladım" ifadesini kullandı ve bir soru üzerine Seyyit AkÅŸit'e bir telefon hediye ettiÄŸini, ayrıca çocuÄŸu olduÄŸunda yaklaşık 2 bin lira hastane masraflarını karşıladığını kaydetti.

Ä°nan'ın avukatı Mustafa Kaymak, çapraz sorgu sırasında zaman zaman söz alarak, diÄŸer sanık avukatlarının müvekkiline, iddianamede yer verilmeyen sorular yönettiÄŸini ve suçlu çıkarılmaya çalışıldığını savundu.

SANIK ARK

Sanık Nebil Ark da iddianamede adının neredeyse hiç geçmediÄŸini ifade ederek, neden yargılandığını bilemediÄŸini söyledi.

Turgut Özal Üniversitesinde öÄŸretim üyesi olduÄŸunu bildiren Ark, ÅŸöyle dedi:

"18 yıllık hekimim, öÄŸretim üyesiyim. TÜBÄ°TAK ile yaptığımız araÅŸtırmalar var. YoÄŸun polikliniÄŸim, ameliyatlarım ve 5 çocuÄŸum var. Bu kadar yoÄŸunluÄŸun içinde ben bu tür ÅŸeylerle nasıl uÄŸraÅŸacağım? Bu konuyla itibarımın zedelendiÄŸini düÅŸünüyorum. Burası itibarımı yeniden kazanabilmem açısından bana bir fırsattır. Ben burada bulunan beyleri tanımıyorum. Herhangi bir telefon görüÅŸmem, beraberliÄŸim yoktur. Durak YiÄŸit ile görüÅŸtüÄŸüm kaydedilmiÅŸ. Durak YiÄŸit'i ilk kez burada görüyorum. Hiçbir görüÅŸmem yok. BulunduÄŸum hastaneden telefonumun sinyal vermesi kadar doÄŸal bir ÅŸey yok. Evim de Varlık Mahallesi'nde. Telefonum, emniyetin önünden sinyal verebilir."

Ark, hakkındaki suçlamalar sonrasında diÄŸer sanıkların tamamının ismine çalıştığı hastane kayıtlarından baktığını, yalnızca AkÅŸit soyadına rastladığını vurgulayarak, Seyyit AkÅŸit'in eÅŸinin, suçlama tarihlerinde hastanede doÄŸum yaptığını, bu tarih öncesinde ve sonrasında da hastaneye geldiÄŸini, AkÅŸit'in telefonuyla kendisininkinin bu sebeple aynı baz istasyonundan sinyal verdiÄŸini belirtti.

Ä°ddianamede örgüt yöneticiliÄŸiyle suçlanan Ark, "Ben gerçekten bu insanları yönlendirsem, bu tarihler dışında da birlikteliÄŸim olması gerekmez mi?" diye sordu.

Ark, "Organize Åžubenin imamı olmakla" suçlandığının hatırlatılması üzerine, "Böyle bir durumum yok. Böyle bir yapılanmanın içine girecek vaktim yok" dedi.

Sanık AkÅŸit de Ark'ı tanımadığını söyledi.

Mahkeme heyeti, cumhuriyet savcısının da talebi doğrultusunda, Akşit'in tutukluluğunun devamına karar verdi.

BaÅŸka suçtan tutuklu sanık Ä°nan hakkındaki yakalama emrini kaldıran mahkeme, hazırlık aÅŸamasında Ä°nan cumhuriyet savcısına ifade verirken, hazır bulunduÄŸu iddia edilen emniyet müdürünün "tanık" olarak dinlenmesi yönündeki talebi reddederek, duruÅŸmayı erteledi.

Ä°DDÄ°ANAME

Ä°ddianamede, Ankara Emniyet MüdürlüÄŸü Organize Suçlarla Mücadele Åžube MüdürlüÄŸüne ait sivil plakalı otomobilin 16 Temmuz 2014'te, müÅŸteki polis memuru Bilal OkumuÅŸ'un Keçiören'deki evinin önünden saat 04.00 sıralarında çalındığı, otomobilde çelik yelek, çelik levhalar, polis yeleÄŸi, ÅŸapkası, biber gazı, araç içi kamera ve hafıza kartı, navigasyon cihazı gibi malzemeler olduÄŸu, otomobilin aynı gün 10.20 sıralarında terk edilmiÅŸ vaziyette AltındaÄŸ'da bulunduÄŸu belirtildi.

SoruÅŸturma sürecinde, Organize Suçlarla Mücadele Åžube MüdürlüÄŸünün, soruÅŸturulan bazı organize suç örgütleriyle ilgili gizli belgelerinin, kuruma ait telsiz kodlarının, personel bilgilerinin, resmi ekip aracının çalınarak, suç örgütlerine "siyasi gayeler elde etmek maksadıyla" verildiÄŸinin anlaşıldığı kaydedilen iddianamede, sanıklardan Ä°nan dışındakilerin, "Fetullahçı terör örgütü üyesi oldukları" ve "örgütün devlet içinden pasifize ve tasfiye edilmesini engellemek, devleti Paralel Yapı'nın mensuplarına mahkum ve muhtaç göstermek, yeni atanan kadroların baÅŸarısız olduÄŸunu ispatlamak, hükümetten intikam almak, yeni atanan kamu görevlilerinin suç örgütleri karşısında yeterli mücadele veremeyeceÄŸini ortaya koymak" amacıyla atılı suçları iÅŸledikleri öne sürülüyor.

Kaynak: AA