Kültür Sanat
Telefon fiyatına yazar olmak
Bin 500 liradan başlayan maliyetlerle yazar olma hevesi yayıncılık sektörüne canlılık getirdi. Yazar olma modasının kitap çöplüğü yaratmaktan öte anlam taşımadığını savunanlar da var. Yeni yeteneklerin yayıncıların insafından kurtulmasına yaradığını inananlar da... Derin Ekonomi Dergisi, Ağustos sayısında yayıncılık sektöründe son dönemde tercih edilen ve 'sessiz devrim' olarak da değerlendirilen 'yayıncı yazarlığı' kaleme aldı.
Yazar mı olmak istiyorsunuz? Yazdıklarınızın deÄŸerinin bilinmediÄŸini düÅŸünüyor, hatta yayınevlerinin sizi aramasını mı bekliyorsunuz? Artık bunlara gerek yok, parasını vererek kitabınızı bastırabilirsiniz. Cep telefonu fiyatına kitap bastırabilir, tek taÅŸ almak yerine sevgilinize hediye edebilirsiniz. O zaman hemen, 'bastır parayı, bassınlar kitabını' diyerek detayları paylaÅŸalım. Öncelikle bu iÅŸin yazara maliyeti isteklere göre bin 500 ile 15 bin lira arasında deÄŸiÅŸiyor. Sektördeki firmalar müÅŸterilerine 'Ekonomik Paket', 'Süper Paket' 'HerÅŸey Dahil' gibi seçenekler sunuyor. ÖrneÄŸin, 160 sayfalık bir kitabın basımı için 2 bin 390 lira isteniyor. Bir ÅŸiir kitabım olsun derseniz bin 800 lira, 'Sayfa sayım fazla, hiçbir ÅŸeye karışmak istemiyorum' diyorsanız 15 bin lirayı bulan ücretleri ödemek durumundasınız. Hediye etmek için tek nüshalık baskının maliyeti ise 200 lira.Özellikle son 10 yıldır 'Destekli KiÅŸisel Yayıncılık' adıyla hizmet veren firma-ların sayısı, son dönemde yoÄŸun talep nedeniyle iyice artmış durumda. Ä°nternetten basit bir aramayla bile onlarca yayınevi bulabilir ve paket fiyatlarını inceleyebilirsiniz. Bazı firmalar kitabın basım iÅŸlemi yanında, pazarlaması, dağıtımı, sosyal medya iletiÅŸimi, imza günleri, kartvizit gibi onlarca hizmeti size sunuyor. Fotokopiciler de iÅŸin içinde. Bazı ÅŸirketler fiyatı bin 500 liradan baÅŸlayan menajerler de tahsis ediyor. Ki-tabın etiket fiyatına yazar karar verdiÄŸinden, kaç adetten sonra kâra geçebileceÄŸi aslında size kalmış. Ama genelde 1000 adetlik üretimlerde 600 kitaptan sonra kâr edildiÄŸi söyleniyor. Sektördeki firmaların net gelirinin ise kitap başına en az yüzde 50 olduÄŸu belirtiliyor. Ne diyelim biz sektörün yalancısıyız. DoÄŸru olan bir ÅŸey varsa o da, Türkiye yayıncılık sektörü dünyanın en büyük 12'nci büyük pazarı. Türkiye Yayıncılar BirliÄŸi 2014 raporuna göre sektörün parasal deÄŸeri 935 milyon dolara ulaÅŸtı. Hal böyle olunca, kurumsal firmalar yanında merdiven altı iÅŸletmelerde ya da fotokopicilerde kitap basılır hale gelmiÅŸ. Piyasada dolandırıcıların da ortaya çıktığını belirten sektör temsilci-leri verilen sözlerin tutulmadığını, bazen belirtilen sayıdan daha azının basıldığını, hatta adli sürece intikal eden olayların da bulunduÄŸunu belirtiyorlar. Dolandırıcılar türedi DiÄŸer taraftan sektör temsilcileri, bu firma-ları, yazar adaylarının hayalleriyle oynadıkları gerekçesiyle eleÅŸtiri-yor. Özellikle boÅŸ hayaller konusunda uyarıda bulunup, günümüz rekabet ÅŸartlarında kitapların satmasının oldukça zor olduÄŸunu söylüyorlar. 'Para kazanmak için bu iÅŸe para yatırmayın, satmadığı takdirde bir risk' deseler de müÅŸteri profilinde en fazla baÅŸvurunun isim yapmak isteyenlerden geldiÄŸini ekliyorlar. Çünkü onlara baÅŸvuran kiÅŸilerin amacı zaten para kazanmak deÄŸil. Bu iÅŸte tatlı para olduÄŸu düÅŸüncesiyle dolandırıcılar, sahte menajerlerin kitap basar hale geldiÄŸini de ekliyorlar.
Amacımız yazarlığı teşvik etmek
Yayıncı Mesut Anuk, 25 yıldır kitap piyasasında ve 9 yıldır da 'Destekli kiÅŸisel yayıncılık' sektöründe. "Artık her ÅŸey basit ve kolay" diyen Anuk, “Bizim amacımız yazarlığı teÅŸvik etmek. Genelde amatörler baÅŸvuruyor. Ä°nsanlara bu kitap satmaz, edebi deÄŸeri yok dediÄŸimiz zaman kızıyorlar. Ä°nanın son dönemde ilkokul çocukları bile kitap bastırıyor. EÅŸine, çocuÄŸuna hediye için kitap çıkaranlar, sevgiliye kitap yazanlar ve daha sayısız örnek var" diyor.
Kitabın yayıncısı aslında yazar
Cinius Yayınları firma ortağı Diren Yardımlı, sektörün temel prensibini 'Kitabın yayıncısı aslında yazardır' diyerek açıklıyor. Firma olarak ÅŸu ana kadar bin 200'ü aÅŸkın kitap yayınladıklarını söyleyen Yardımlı, çıkış noktalarını ÅŸöyle anlatıyor: 'Klasik yayıncı iken bazı projeleri yayınevinin kataloÄŸuna uymayacağı için reddediyorduk. Kitabının ba-sılması için maliyetini karşılamaya razı olanlar bile vardı' dedi. Yar-dımlı, sundukları hizmeti ÅŸu ÅŸekilde özetledi: 'KiÅŸiye özel profesyonel bir hizmet sunuyoruz. Bizden bir defaya mahsus, yayıncılık hizmeti satın alır, dolayısıyla kitabın bütün kârı yazara ait ve dilediÄŸi zaman kitabı satıştan kaldırabilir. KiÅŸiler, internetten satış hareketlerini de takip edebilir.' YaÅŸanan bu süreci 'sessiz devrim' olarak tanımlayan Yardımlı, sektörde ciddi bir talep olduÄŸunu belirterek, yazar olmak isteyenleri bu yola girmeden önce ikaz ettiklerini söylüyor. Özellikle son yıllarda kayıt dışı çalışan firma ya da kiÅŸilerin arttığını anlatan Yardımlı, iÅŸe heveslenenleri uyarıyor: “Ne yazık ki dolandırılmış veya istekleri yerine getirilmemiÅŸ birçok insan bize baÅŸvuruyor. 'Bin adet kitap basacağım', 'Teklif edilenin yarısına yaparım' diyerek ücreti alan ve sonrasında 10 adet basıp ortadan kaybolanlar, fotokopicilerde hazırlanan kitaplar gibi örneklerle maÄŸduriyetler yaÅŸanıyor. Bu noktada, hizmet alacak kiÅŸilerin her aÅŸamayı incelemeleri ve kurumsal firmaları tercih etmeleri önemli."
17 yaşında hayallerinin peşinden koştu
Yazar AytuÄŸ AkdoÄŸan, 17 yaşında maliyetini kendisi karşıladığı kitabını 6 aylık uÄŸraşının sonunda bastı-rabilmiÅŸ. 'Ben Hep 17 Yaşındayım' adlı kitabı ciddi baÅŸarı kazanması üzerine diÄŸer kitapları için yayınev-leri sponsor olmuÅŸ. “Yayınevlerinden red cevabı alabilmek bile hâlâ büyük baÅŸarı sayılır" diyen AkdoÄŸan artık ayakları yere daha saÄŸlam basan bir yazar olarak yolun başındakilere sabırlı olmaları gerektiÄŸini söylüyor. Åžu an piyasada çok satanlar listesindeki kitaplarının belki de yarısının destekli kiÅŸisel yayınlardan oluÅŸtuÄŸunu paylaÅŸan AkdoÄŸan, bu yön-temin insanlara en azından bir ÅŸans verdiÄŸini anlatıyor: “Klasik yayınevlerinde belli bir kritere baÄŸlı olarak kitap incelenir kabul ya da reddedilir, bu yöntem bir bakıma yayınevlerinin tekelini kırıyor ve in-sanlara tünelin sonunda bir ışık yakı-yor. Onlarca hatta yüzlerce dosyanın kapısını çaldığı yayınevlerinde bazen çok iyi bir kitap gözden kaçabiliyor veya deÄŸerlendirilmiyor."OÄŸuz Atay'ın Tutunamayanlar'ı ya da Orhan Pamuk'un Cevdet Bey ve OÄŸulları gibi benzer örneklerin oldu-ÄŸunu söyleyen AkdoÄŸan'a, hayaller mi yoksa maddi kazanç mı diye sorunca ÅŸu cevabı duyuyoruz: "Bu biraz da idealist olmakla ilgili. Bir kitaptan para kazanabilecek son kiÅŸi yazardır. Vergileri de düÅŸtükten sonra matbaadaki iÅŸçisinden dağıtımcısına, kitabevinden yayıncısına kadar herkesin cebine bir ÅŸekilde para girebilir, ama maddi kazanç saÄŸlamak için kitap yazmaya kalkışmak; asıl hayal ürünü olan bu bence."
Henüz yorum yapılmamış.