Ebu Katade'den BaÄŸdadi'ye: "Tevbe bizzat senin elindedir"

Ebu Katade el Filistini'nin IŞİD lideri Ebubekir el BaÄŸdadi'ye yazdığı açık mektub:

Ä°ÅŸte ÅŸuanda, sizlere karşı savaşılmasının gerekliliÄŸini vurgulayan fetvalarımı geri çekmemiÅŸ olmama raÄŸmen sana bu satırları yazıyorum. Çünkü sizler, selefiniz olan haricilerin yürüdüÄŸü yolu, yöntem olarak benimsemeye devam etmektesiniz. Åžüphesiz benim seninle yaÅŸadığım ihtilafın, dünyalık bir arzudan, ganimet yarışından ve hevaya tabi olmaktan kaynaklı olmadığını sende çok iyi bilmektesin. Sizin aleyhinizde konuÅŸurken, konuÅŸtuÄŸum konularda Allah’ın huzurunda duruÅŸuma ve ÅŸer’i kaidelere arz etmeden tek bir laf etmedim. Åžayet iyice düÅŸünürsen benim dini anlayışımın, insanları zan ve ÅŸüphe ile tekfir etmeyen ve nefse ödün vermeyen müslümanların dini anlayışıyla birebir uyuÅŸtuÄŸunu göreceksin. Ben müslümanlara ve canlarına kast edenlerin dışında bir kimsenin kanını helal görmedim. Ä°ÅŸte benim sizinle yaÅŸadığım problemin aslı budur. Sonra benim sizinle yaÅŸadığım diÄŸer bir ihtilaf ise, sizin hilafet ilanına cüret etmeniz ve kendini dünyada yaÅŸayan bütün islam ümmetine halife olarak atamandır. Sen kalkıp kendi taifeni, müslümanların cemaati olarak gördün ve sana itaat etmeyen ve senin hilafet ÅŸemsiyen altına girmeyen -yeryüzünde Allah yolunda savaÅŸan- bütün grupları ve örgütleri fes ettin. Ki bu hilafet, hiçbir kimseyi muhatap almayı gerek görmeden, kimseyle istiÅŸare etmeden duyurduÄŸun ve ayrıca haklarını eda etmeye güç yettirememene raÄŸmen ilan ettiÄŸin hilafettir.

Ben ÅŸuanda namazına devam eden ve her namazında Allah (azze ve celle)’nin “yalnızca sana ibadet ederiz ve yalnızca senden yardım dileriz” sözünü tekrarlayan bir adama hitap ediyorum. Umulur ki o namaz bu açık mektupta da zikredeceÄŸim yaptığın ÅŸeylerden dönmene sebep olacak güzel ÅŸeyler peyda eder. Ben batıl sahibi bir kimsenin batılından, zalim kimsenin zulmünden ve cahil kimsenin cehaletinden dönmesini imkansız gören bir kimse deÄŸilim. Nelerin döndüÄŸünü biliyorsan ve müslümanların diyarlarında hangi olayların yaÅŸandığını araÅŸtırıyorsan benim söyleyeceÄŸim ÅŸeylerin doÄŸruluÄŸunu en iyi anlayacak kiÅŸinin sen olduÄŸuna inanıyorum. Sen kendi nefsini müslümanların tamamına bir sığınak kıldın, ÅŸeytanların ve düÅŸmanların ÅŸerlerini onlardan def ettin!

Bir sene geçti ve sen müslümanların halifesi olduÄŸunu iddia ettiÄŸin ilanı daha fazla artırdın. Köprünün altından çok sular geçti. Bu hilafet ilanı hayır mı oldu ÅŸer mi diye Allah’ın huzurunda bir an olsun düÅŸünmez misin? Senin bu hilafetinin, cihada ve mücahitlere hayır olduÄŸunu ve müslümanlara bir rahmet olduÄŸunu mu gördün yoksa islam ümmetine ve özellikle mücahitlere bir ÅŸer ve vebal olduÄŸunu mu gördün.

Belki de sen ÅŸöyle diyorsundur; Ä°ÅŸte biz ÅŸuanda Irak bölgesinde zındıklar ve mürtedlerle savaşıyoruz. Bu senin kendini halife ilan etmenle baÅŸlamış bir cihad mıdır? Yoksa seninde müntesibi olduÄŸun rahmet ve bereket cemaatlerin mirası mıdır? Bu cihadı ortaya çıkaran sen deÄŸilsin ve senin baÅŸlatmış olduÄŸun hilafette deÄŸil! Kapılardan bir kapıda veya mekanlardan bir mekanda hayır cihadı namına ne kattın? Yoksa sen hilafet ilanıyla bir adamın kalbinde ki birlikleri paramparça mı ettin ve aralarında sadece ÅŸeytan ile dostlarının sevinç duyacağı ÅŸerler mi peyda ettin?

Namaz kılan bir insanın kaybetmeyeceÄŸi kalan aklınla ve kalan dininle düÅŸünmeye çalış ey adam! Hilafet ilanınla cihad ve cihad ehline ne gibi bir fayda saÄŸladın? Müslümanlara ne tür bir fayda saÄŸladığını sorma gereÄŸi duymuyorum bile.

Senin hilafetin, islam ümmetinin tamamının arzuladığı raÅŸit hilafetten umulan bir adam gibi birisini ortaya koyabildi mi?

Senin hilafetin, cihat ehli için bir toprak mı fethetti yoksa senin, orduların ve yanında bulunan komutanların mücahitlerin elinde bulunan toprakları fethetmek için mi çabaladı?

Åžuradan buradan adamların sana biat etmesi seni mutlu etti mi? Bu kimseler cihad için yeni maddeler midir? Yoksa onların sana biatı cihat yürüyüÅŸünü zayıflatmakta mıdır? Aksine sana ait bu fitnenin girdiÄŸi bütün sahalarda ÅŸahit olunduÄŸu gibi mücahitler arasında hasıl olmuÅŸ bir musibetten baÅŸka nedir bu?

Ey Kuran kıraatinde doktora sahibi! Ne yaptıklarını bilmeyen, kendileri için sorun olmayan ve hiçbir kuvveti bulunmayan kimseler için sevinmen ve bu kimselerle hilafet gücüne boyun eÄŸen vilayetler ilan etmen doÄŸru mu?

Harameyn’de, Yemen’de, Libya’da ve Horasan’da aklen, lisanen ve ÅŸeran bu bölgelerin vilayetler olarak isimlendirilmesine inanman doÄŸru mu?

Bu vilayetler kendilerinde ÅŸeriat uygulanan vilayetler mi? Bu vilayetlerde bulunan müslümanların canı, malı ve ırzı güvence altında mı? Bu vilayetler senin emirlerini mi yerine getiriyor? Senin gücüne boyun mu eÄŸiyorlar? Yoksa onlar, en büyük özellikleri mücahitlere karşı suikast düzenleyen, onlara karşı hileler yapan ve onları imha etme peÅŸinde olan ve geneli çetelerden oluÅŸan bölükler mi? Senin zihninde ki ve aklında ki vilayet ve hilafet bu mu ey adam?

Bu ÅŸeytanın sana karşı bir hilesi ve bir aldatması mıdır? Yoksa sen onun dostu ve kıyamet günü bütün sorumlulukları taşıyan kimse misin?

Yüzün ak olsun ey adam! Sizin yenilediÄŸiniz en deÄŸerli ÅŸey kadınların tutsak edilmesi! Bununla övünün! Hilafetinizin ortaya çıkardığı en deÄŸerli ÅŸey kafir ve mürted zannettiÄŸin mücahitlerin katledilmesi! Bununla da övünün!

Sana hatırlatıyorum; Irak’ta bizler savaşıyoruz argümanlarıyla gelme. Sana söylendiÄŸi gibi bu sizin hilafetinizin ve sizin ortaya çıkarttığı bir ÅŸey deÄŸildir. Aksine Irak’ta bulunan cihat, sizin sövdüÄŸünüz ve en çirkin lafızları kullandığınız, en kötü lakaplar taktığınız, hayırlarını aldığınız ve sövgü, tekfir, tebdi ve öldürme gibi ÅŸerlerle karşılık verdiÄŸiniz en hayırlı insanların ve önderlerin mirasıdır. Sende çok iyi biliyorsun ki ÅŸuanda tekfir ettiÄŸini ve sapık gördüÄŸün bu cemaatler olmasaydı sizin bu ÅŸerlerinizde olmayacaktı. Hatta ÅŸuanda övündüÄŸünüz beldenizde zındıklara ve mürtedlere karşı yaptığınız cihatta olmayacaktı.

Ey adam bak bir sene geçti. Akıllı kimse nefsine müracaat eder ve amellerinin muhasebesini yapar. KiÅŸileri verdiÄŸi meyveden tanırsın denilmiÅŸtir. Mücahitlerin saflarını ayırmaktan, onları öldürmekten, onları aldatmaktan ve en hayırlılarını öldürmek için avlamaktan baÅŸka ne yaptınız?

Bazı öncüleriniz ÅŸöyle diyorlar: Roma’nın fethini düÅŸünün. Önünüzde müslümanların cesedinden ve kafirlere muvafakatten baÅŸka bir ÅŸey olmadığı halde bunu siz diyorsunuz! Yoksa bu Roma fethedilmeden önce alınan malın başını fethetmek için uygun baÅŸlangıçlar mıdır?

Sizler ile müslüman arasında olan ÅŸey kopukluk ve parçalanmışlıktan baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir. Yaptığınız hiçbir ÅŸey yoktur ki ÅŸeytan sizi aldatıp insanları severek deÄŸil korkarak size sevk etmesin. Ancak bunlar ÅŸer ve buÄŸz olarak dönecektir. Åžehirler sizin yönetiminiz altına düÅŸmeye baÅŸladı. Bu sizin kuvvetinizle deÄŸildir; ilahi belanın size olan ikramıdır. Her geçen gün daha bir düÅŸüÅŸtesiniz. Bazı insanların sana ÅŸuradan buradan katılmasına sen vilayet gibi büyük lakaplarla isimlendiriyorsun. Senin bunların hilafetin manasını kaldırabileceklerine gerçekten aklın eriyor mu?

Son olarak; Tevbe kimsenin elinde deÄŸildir. Tevbe bizzat senin elindedir. Eline bulaÅŸan kanların, safları parça parça etmenin, gönüllere verdiÄŸin sıkıntıların, dilinizden dökülen batıl hükümlerin ve bu cehaletinizin sebeb olacağı ateÅŸten kurtulmaya güç yettirmen ancak senin elindedir.

Elhamdulilallahi Rabbil Alemin.

Ebu Katede el Filistini

(Ä°NCANEWS)