Terlemek de bir nimet

Esas olarak vücudun ısı dengesini korumak için terliyoruz. Ayrıca, el içi ve ayak tabanı derisinin esnekliÄŸini ve ince dokunma becerisini saÄŸlamak için de derimizin üst kısmının nemli olması gerekiyor ve ter bezlerimiz bu amaçla çalışıyorlar. Ä°ÅŸte bu amaçla çalışan 1,6 ile 4 milyon arasında ter bezi bulunuyor. Vücuttaki her yapının bir iÅŸlevi olduÄŸu gibi de bu ter bezlerinin de önemli görevleri bulunuyor ve vücuda sayısız fayda saÄŸlıyorlar. Ama bir yandan da aşırısı zarar verebiliyor. Konuyla ilgili dikkat etmemiz gerekenler hakkında Türk Dermatoloji DerneÄŸi BaÅŸkanı Prof. Dr. Ertan Yılmaz'dan bilgiler aldık. Ter bezlerinin ayak tabanı, el içi, alın, koltuk altları ve çene bölgesinde yoÄŸun olarak bulunduÄŸunu söyleyen Prof. Dr. Ertan Yılmaz, “ iÅŸte bu nedenle, terlediÄŸimizi en çok bu bölgelerde fark ediyoruz" diyor ve ÅŸu önerilerde bulunuyor:

ÇIPLAK OLMAK YERÄ°NE TER ÇEKEN KUMAÅž

“Dış ortamın sıcaklığı ne kadar yüksek olursa olsun vücudumuzun iç ısısı çok deÄŸiÅŸmesin diye terleriz. Terleme ile dışarı atılan sıvı derimiz üzerinde buharlaşırken vücudumuzu soÄŸutur, böylece vücut ısı dengemiz korunmuÅŸ olur. Terin vücut ısısını düÅŸürebilmesi için, deri yüzeyinde kalması ve buharlaÅŸması gerekir. Yani çok sıcaklarda çıplak olmak yerine, gözenekli dokuya sahip ter çeken kumaÅŸtan yapılmış giysiler giymemiz daha doÄŸrudur. Bu kıyafetler terin emilmesini ve derinin sıcaklığını alarak buharlaÅŸmasını ve böylece vücudumuzun belli sıcaklıkta kalmasını saÄŸlar."

ENFEKSÄ°YONLARDAN KORUYOR

Normalde terleme ile günde 0,5-1 litre civarında sıvı kaybediliyor. Prof. Dr. Ertan Yılmaz, “ ancak, ÅŸiddetli sıcaklarda ve hareket halindeysek günde 10 litreye kadar ter üretilebildiÄŸine" dikkat çekiyor ve devam ediyor:

“Terde su ile birlikte sodyum, klor ve potasyum olmak üzere birçok elektrolit de bulunur. Bu elektrolitler terin yapısını asidik özellik verirler. Bu ÅŸekilde derimizin yüzeyinin hafif asidik hale gelmesini saÄŸlarlar. Bunun sayesinde bakteriyel ve mantar enfeksiyonlardan kısmen koruyacak bir yapı oluÅŸur.»

TOKSÄ°NLERDEN KURTULUYOR MUYUZ?

Ter ile birlikte çok az da olsa normalde böbrekten atılan zararlı maddelerin de atıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Ertan Yılmaz ÅŸöyle devam ediyor: “BöbreÄŸin yaptıklarını göz önüne aldığımızda, terleme ile atılan toksinlerin yani zararlı maddelerin ve atıkların çok az olduÄŸunu biliyoruz. Özetle, terleme ile toksinlerden kurtulmak bir efsaneden öteye geçmiyor."

Daha çok su içmeli

Yazın özellikle kaplıca tatili yapanlar kaplıca merkezlerinde bulunan saunalarda ter atarak daha saÄŸlıklı olabileceklerini ve saÄŸlıklı zayıflayabileceklerini düÅŸünebiliyorlar. Bu sürece de Prof. Dr. Ertan Yılmaz ÅŸöyle açıklık getiriyor: “Saunada çok yüksek sıcaklıklar olduÄŸu için doÄŸal olarak terleme de çok fazla olacaktır. Saunada uzun süre kalındığı zaman kısa süre içinde 1-2 kilo ter atılabilir. Bu hızlı terleme ile vücudun su ve elektrolit dengesi bozulur. 

'Toksinlerden arındık ve 2 kilo zayıfladım' diyerek saunadan çıkan kiÅŸinin bu kayıplardan dolayı halsiz düÅŸmesi ve sıvı kaybını telafi etmek için çokça su içmek zorunda kaldığı veya kalacağını biliyoruz. Yani zayıflama veya zehirlerden arınma amacıyla saunada uzun zaman geçirmek çok tehlikeli sonuçlara neden olabilir. Bunun için en iyi seçenekler; yaÄŸsız ayran, soda ve aşırı terleme durumunda daha çok su içmektir."

Şişmanlarda daha zararlı

Kilolu insanlar daha çok terliyorlar. Prof. Dr. Ertan Yılmaz bunun neticesinde de, “ÅŸiÅŸman kiÅŸilerde terin koltuk altı, kasıklar gibi derinin kıvrım yerlerinde birikmesi sonucu, derinin tahriÅŸ olduÄŸuna, bakteriyel ve mantar enfeksiyonların geliÅŸtiÄŸine veya enfeksiyon varsa ÅŸiddetini artırdığına" dikkat çekiyor ve “Ä°siliÄŸi olan kiÅŸinin sıcaÄŸa tahammülü daha çok azalıyor. O yüzden isiliÄŸi daha da etkiliyor" diyor.

Terlemenin faydaları

* Deriyi nemlendirir.
* Vücut ısısının kontrol altına alınmasını saÄŸlar.
* Deride asit tabakası oluşturur. Deriyi enfeksiyon ve mantarlardan korur.
* Vücuttaki zararlı atıkların giderilmesinde kısmi destek verir.

GüneÅŸ koruyucu sürdüm diyerek...

“GüneÅŸten koruyucuyu nasıl olsa sürdüm" diyerek sıcağın ve güneÅŸin en ÅŸiddetli olduÄŸu saatlerde terlemeyi göze alarak aslında çok zararlı sonuçlarla karşılaşılabileceÄŸine de vurgu yapan Prof. Dr. Ertan Yılmaz terlemenin buradaki rolü hakkındaysa ÅŸunları söylüyor:“GüneÅŸ koruyucular bazen ter bezlerinin ağızlarını tıkayarak terlemeyi önlerler. Ter bezi kanallarının tıkanması sonucu yoÄŸun ve ÅŸiddetli isilikler oluÅŸur. Böyle bir durumda ısrarla güneÅŸlenmek ölümcül sıcak çarpmasıyla sonlanabilir. Önerimiz özellikle güneÅŸ koruyucuların katı kıvamlı olanlarının kullanımının kısıtlanmasıdır. Çünkü katı olanlar terin dışarı atılmasını engelleyebiliyor ki bu da sakıncalıdır.»

Yeni Åžafak