Sosyal Medya

Güncel

'Polislerin cenazesine gitmek isterdim'

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu...



Halkların Demokratik Partisi(HDP) EÅŸ Genel BaÅŸkanı Selahattin DemirtaÅŸ, 'çözüm süreci', ateÅŸkes, Suruç olayı, son saldırıları üzerine röportaj verdi. Provokasyon olmayacağını bilsem polislerin cenazesine gitmek isterdim, ifadesini kullanan DemirtaÅŸ, "'O polislerin kardeÅŸleri kardeÅŸlerim, çocukları çocuklarım gibidir. Kandil ile bizim barış sürecini yürütmeyle ilgili farklı tarzlarımız olabilir" dedi.

Selahattin Demirtaş, Radikal'den Ezgi Başaran'ın sorularına şu yanıtları verdi:

AteÅŸkesin nasıl bittiÄŸine, masadan kimin kalktığına dair herkesin farklı bir ‘çözüm süreci' kronolojisi var. Sizinki nedir?

-2013'ten bugüne kadarki süreç Dolmabahçe mutabakatına hazırlık sürecidir, onun ön tartışmalarıdır. Asıl Dolmabahçe mutabakatı nasıl hazırlandı, ona bakmak lazım.

Ondan önce, sürecin mihenk taÅŸlarından biri olan Türkiye'den PKK'lilerin çekilmesi meselesi var. BaÅŸbakan iki gündür yaptığı açıklamalarda buna vurgu yapıyor ve Kürt tarafı çekilmedi, sözünü tutmadı diyor. Çekilme döneminde ne olmuÅŸtu, detaylarını bize hatırlatır mısınız?

-Benim de katıldığım Ä°mralı görüÅŸmelerinin ilk zamanlarında Öcalan geri çekilmenin çok hızlı olması gerektiÄŸini düÅŸünüyordu. ‘Bu iÅŸ gecikmemeli, devletle anlaÅŸtık ve çekilme için gerekli yasayı çıkaracaklar… Biz de çekilmeyi hızla gerçekleÅŸtirmeliyiz ki provokasyonlar yaÅŸanmasın.' Böyle diyordu. ‘Biz devlet heyetiyle anlaÅŸtık, yasa çıktı çıkacak' diye ifade ediyordu.

Bu yasanın özelliÄŸi neydi?

-Åžöyle anlatayım… DaÄŸlarda silahlı insanlar var deÄŸil mi… Çekilme demek bu insanların ÅŸehirlerden, köylerden, kasabalardan geçerek bir yere ulaÅŸması demek. Peki bu kiÅŸileri gören güvenlik güçleri ne yapacak? Hakim, savcı, kaymakam, vali ne yapacak? Kafasını öte yana mı çevirecek, çevirmezse ne olacak? Çevirirse yarın bir gün önünden silahlı insanlar geçti sen niye müdahale etmedin demezler mi? Ä°ÅŸte tüm bu nedenlerden çekilmenin bir yasası olmalı idi. Ve devlet bu yasayı çıkaracağına söz verdi.

Kime söz verdi, Öcalan'a mı?

-Evet. Biz de Ä°mralı'dan döndükten sonra devlet heyetiyle bir toplantı yaptık. ‘Siz Ä°mralı'da böyle bir çekilme yasası çıkaracağınızla ilgili mutabakata varmışsınız' dedik, ‘DoÄŸrudur' dediler. Bunun üzerine gittik, dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile görüÅŸtük. Sadullah Bey dedi ki, ‘Åžu anda yan odada hukukçu arkadaÅŸlarımız bu yasa üzerinde çalışıyor.' Ben de ‘Bizim hukukçlarımız da çalışıyor, ortaya çıkan metinleri parlamentoya geri çekilme yasası olarak sunalım' dedim. Bakın, Abdullah Öcalan o dönemde bu silahlı çekilmenin illa Kandil'e çekilmesi konusunda da diretmemiÅŸti. Türkiye sınırları içinde bir yerde de tüm grupların toplanabileceÄŸini söylemiÅŸti. Çünkü zaten ÅŸöyle kurgulamıştı: O sırada baÅŸka bir yasa daha çıkacak ve daÄŸdakiler de inecek.

SADULLAH ERGÄ°N ÇOK UÄžRAÅžTI AMA YASA ÇIKMADI

Bu noktadan nasıl dönüldü?

-Ä°ÅŸte bütün detayları paylaşıyorum ki halkımız bilsin. Bakan Ergin'le konuÅŸmamızdan sonra Kandil'e gittik ve hem Bakanlık hem biz çalışıyoruz, yasa çıkacak dedik. Bunun üzerine Murat Karayılan çıkıp ‘Biz geri çekilme kararı verdik, yasa çıkar çıkmaz geri çekilmeyi baÅŸlatacağız ve en hızlı çekilde sonlandıracağız.' Sonraki süreçte yasanın çıkması için biz de Adalet Bakanı Sadullah Ergin de çok uÄŸraÅŸtı fakat iÅŸ geldi dönemin BaÅŸbakanı ErdoÄŸan da tıkandı. Yasa masa yok dedi ErdoÄŸan. Bunun üzerine kriz çıktı. Biz tekrar Kandil'e gittik, devlet heyeti de Ä°mralı'ya. Sayın Öcalan yasa olmadan çekilmenin risklerini anlattı ama sonra anladık ki bu yasa çıkmayacak. Bunun üzerine bir sonraki görüÅŸmede Abdullah Öcalan ‘Bu yasanın önemini kavratamadık oysa söz vermiÅŸlerdi. Ben yine de geri çekilme olsun istiyorum' dedi. Sonra ErdoÄŸan silahlarını gömerek çekilsinler dedi. Ama yasa yok birÅŸey yok, kim nereye silahları gömecek, nasıl gömecek? Bu krizle de birlikte geri çekilme 45 gün uzadı. Oysa anlaÅŸma gereÄŸi yasa hemen çıkacak, çekilmenin tamamı 45 gün içerisinde tamamlanacaktı.

Sonra geri çekilme basının da bir bölümüne tanıklık etmesine izin verilerek baÅŸlamıştı fakat tamamlanmadı, deÄŸil mi?

-Kandil çok riskli bulmasına raÄŸmen Öcalan'ın yine de baÅŸlayın sözleriyle çekilmeye baÅŸladı. Türkiye'deki tüm güçlerin toplanıp çekilmesiyle ilgili bir takvim öngörmüÅŸlerdi. Üç ay kadar bir süre hesaplamışlardı. Biz bu takvimi hükümete ilettik, hükümet de memnuniyet duyduÄŸunu açıkladı. Çekilmenin baÅŸlamasının üzerinden birkaç gün geçmiÅŸti ki hükümet sözcüsü Bülent Arınç bir basın toplantısında bir soru üzerine ‘Cehennemin dibine kadar yolları var, buyursunlar istedikleri yere çekilsinler' dedi. Bu açıklama Kandil'de ÅŸok etkisi yarattı. O zamanlar ben de gidip geldiÄŸim için bizzat ÅŸahit oldum.

ARINÇ'IN O SÖZÜ KANDÄ°L'DE ÅžOK ETKÄ°SÄ° YARATTI

Arınç'ın sözü mü mesele oldu Kandil'de?

-Samimiyetimle söylüyorum ÅŸok oldular. Çünkü ortada yasa yokken, sadece Öcalan'ın ‘Biz yine de çekileceÄŸiz, hemen sonrasında da çözüm olacak' sözüne güvenerek çekilmeye baÅŸlamışlardı. Zaten çok tedirgin ve güvensizdiler. Bu açıklamaya çok sert tepki göstermelerine karşın süreci durdurmadılar. Fakat sonrasında Kandil ve bölge ziyaretlerimizde hep ÅŸunlar konuÅŸuldu: ‘Bizim boÅŸalttığımız gerilla alanlarına hızla kalekollar yapılmaya baÅŸlandı. Madem çözüm olacak, madem biz daÄŸdan iniyoruz, bu daÄŸların başına kalekollara ne lüzum var…'

Başbakan ise bir devletin baraj ve karakol yapması son derece doğaldır diyor. Burada asıl mesele nedir?

-Evet BaÅŸbakan bunu anlamıyor, anlatmak istiyorum. Yaptıkları ÅŸey sulama veya enerji için kullanılacak bir baraj deÄŸil. Askeri bir baraj. Gerillanın daÄŸları ovaları kullanarak geçiÅŸ yapmasını engellemek için oraları suyla doldurmak için yapılan bir baraj. Dağın tepesine yapılan askeri yollar…  Duble yol deÄŸil bunlar.

Yalnız Kandil bu baraj ve kalekol yapımını daha sürecin ilk dönemlerinde biliyor ve ÅŸikayet ediyordu. Fakat buna raÄŸmen süreç yürüdü. Sonra niye bu konu gündeme geldi?

-Geri çekilme esnasında mesele oldu bunlar yeniden, o ÅŸekilde gündeme geldi. Özellikle sınır hattına dağın zirvesine askeri araçların geçebileceÄŸi beton yolların yapılması… ‘Biz geri çekiliyoruz ama devlet bunları yapıyorsa barış niyetleri yok, biz çekileceÄŸiz onlar savaÅŸ baÅŸlatacak' diye yorumladı Kandil bunları. Bu tartışmalar Kandil'de ‘Çekilme yavaÅŸlamalı' tartışmalarını baÅŸlattı. Biz de bu durumu hükümete aynen ilettik. Tam bu döneme denk gelen bir Gezi direniÅŸi süreci yaÅŸandı. Ve hükümetin Gezi'deki gençlere verdiÄŸi tepki Kürt tarafındaki güvensizliÄŸi iyice arttırdı. ‘Böyle davranan bir hükümet bizimle barış istiyor olabilir mi' denildi.

Öcalan'ın da Gezi olaylarının çok iyi anlaşılması gerektiÄŸiyle ilgili bir açıklaması olmuÅŸtu o dönemde…

-Ä°ÅŸin doÄŸrusu daha Öcalan o açıklamayı yapmadan Kandil çekilmeyle ilgili frene basmıştı. Ardından Öcalan, ‘Elbette böyle bir durumda çekilme devam edemez' diyerek onların tutumunu pekiÅŸtirdi. Çekilmenin hikayesi budur. Kim kime ne sözü verdi, kim niye tutmadı detaylarını incelemeden olayları öne çıkarmak çarpıtmaktır.

Sözünü ettiÄŸiniz çekilme yasası çıkmış olsaydı, ne olurdu?

-Ne diyordu biliyor musunuz Sayın Öcalan? ‘Ben kamyonlarla, otobüslerle gerillalar çok hızlı biçimde bir yere taşınacak ve biz bir an önce müzakereye baÅŸlayacağız.' Hep böyle hayal ediyordu. O yüzden ‘Murat Karayılan bana bu iÅŸ 3 ay sürer dediÄŸinde ben kızıyordum, çok hızlı olması lazım bu iÅŸin çünkü devletle böyle konuÅŸtuk' diyordu. EÄŸer hükümet vermiÅŸ olduÄŸu sözü tutsaydı, otobüsle kamyonla PKK gerillaları çekilmeyi yapsaydılar, çekilme bitmiÅŸ, büyük ihtimalle silahsızlanma dönemi baÅŸlamış olacaktı. Yasayı çıkarmayan bellidir.

Ama yasasız baÅŸlanmış olan çekilme süreci bir ÅŸekilde devam ettirilemez miydi?

-Bu elbette HDP'nin vereceÄŸi bir karar deÄŸil ama bu kadar hassas bir süreç böylesine bir anlaÅŸma bozmayı, böylesine bir güvensizliÄŸi kaldıramıyor iÅŸte.

AnlaÅŸma ta o noktada bozulduysa, Dolmabahçe'de neyin mutabakatını yaptınız?

-Åžimdi gelelim o noktaya… O mutabakat için buluÅŸuldu, herÅŸey hazırlandı çünkü aslında çekilmenin büyük bir kısmı tamamlanmıştı. Yoksa mümkün mü? Çok az bir PKK'li grup Türkiye içinde kalmıştı. Hükümet bunu çok iyi biliyor, çekilmenin büyük kısmı tamamlandığı için geri kalanları problem etmedi. Ve görüÅŸmelere devam edildi. Hükümet o noktada çekilme yüzde yüz tamamlanıncaya kadar görüÅŸmem demedi. Ä°mralı'ya gidip gelindi.

Dolmabahçe mutabakatına giden günler ve haftalarda ne konuÅŸuldu Ä°mralı'da?

-Åžöyle sözler verildi Ä°mralı'da: GeniÅŸ heyetler, gazeteciler, baÅŸka siyasetçiler hatta Kandil'den temsilciler gelecek Öcalan ile görüÅŸmeye.

Kim diyor bunu?

-Öcalan ile görüÅŸen devlet heyeti. Bu arada Ä°mralı'da konuÅŸtuÄŸumuz herÅŸeyi biz Ankara'ya gelip teyit ettik hep. ‘Böyle konuÅŸmuÅŸsunuz, biz bunları tutanaÄŸa yazdık, bu tutanaklar Kandil'e de gidiyor, Kandil bu konuda uzlaÅŸma saÄŸladığınızı kabul edecek, teyit ediyor musunuz' dedik. ‘Evet ediyoruz' dediler. Hem bakanlık hem de devlet heyeti.

DOLMABAHÇE'DEKÄ° OTURMA KRÄ°ZÄ°NÄ° CUMHURBAÅžKANI ÇÖZDÜ

Bu arada tüm bu diyalog sürecinde Ä°mralı'yla görüÅŸen HDP heyetinden bir çok defa Öcalan'ın devlet heyetine ve MÄ°T müsteÅŸarının çözme gayretine güvendiÄŸini söylediÄŸi ifade edilmiÅŸti. DoÄŸru mudur?

-DoÄŸrudur. MÄ°T'in de içinde bulunduÄŸu devlet heyeti biz mutabık kaldık ama siyasetçilerin kaygıları baÅŸka, ikna edemedik diyordu. Fakat biz Ä°mralı'da Öcalan'ın uzlaÅŸtık dediÄŸi her konuyu sonrasında Ankara'da teyit ettik. Bunları da Kandil'e bildirdik. Ankara'ya, Kandil'e ve Ä°mralı'ya güven vermek üzere çok gayret sarfetti HDP heyeti.  

Dolmabahçe'de açıklanan izleme heyetinde çoÄŸunluÄŸu hükümete yakın gazeteci ve siyasetçiler vardı. Onların Ä°mralı'ya gitmesi sözkonusuydu. CumhurbaÅŸkanı niye sinirlendi bu oluÅŸuma?

-Siz görünen ÅŸeyi soruyorsunuz haklı olarak ama olayların geliÅŸimine baktığınızda sinirlendiÄŸi ÅŸeyin ne izleme heyeti ne de mutabakattaki sözler olduÄŸunu anlayacaksınız.

CumhurbaÅŸkanı Dolmabahçe mutabakatı toplantısının ardından ‘DoÄŸru bulmuyorum' demedi mi? ‘Ä°zleme heyetine ne lüzum var' demedi?

-Buradaki sıralama da, o toplantının yapıldığı güne kadar yaÅŸadığımız süreç de çok önemli. Kamuoyunun anlaması için detaylara girmem gerekecek.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.