Suriye’nin Rakka iline baÄŸlı Tel Abyad ve çevre köylerden Türkiye’ye yönelik göç dalgası sürüyor. Son olarak 13 Haziran Pazartesi gecesi Tel Abyad’ın Molla Barho köyünden sınır hattına gelen 335 Türkmen, Akçakale’nin sekiz kilometre doÄŸusunda bulunan Resem el Zeheb karakol bölgesinden Türkiye’ye geçti. Gün boyu sınırın Suriye tarafında bekleyen Suriyeli Türkmenler, akÅŸam saatlerinde gerekli izinlerin çıkması ile Türkiye tarafına alınmaya baÅŸlandı. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduÄŸu sığınmacılar Akçakale Ä°lçe Emniyeti’ndeki kontrollerden sonra AFAD tarafından kamplara nakledildi.

 

Aralarında kadın ve çocukların da bulunduÄŸu sığınmacılar Akçakale Ä°lçe Emniyeti’nde yapılan kontrollerden sonra AFAD tarafından kamplara nakledildi.
[Fotoğraf: AJT-Yılmaz Bilgen]

 

'Köyde can güvenliÄŸimiz kalmadı'

 

Fotoğraf: AJT-Yılmaz Bilgen
Necah Sabri,can güvenliklerinin tehlike altında olmasından dolayı köyü terk etmeye mecbur kaldıklarını ifade etti.

 

Al Jazeera Türk, Molla Barho köyünden zorunlu göçe tabi tutulduklarını söyleyen Türkmenler ile konuÅŸtu. 11 çocuk annesi Necah Sabri son 10 gündür evlerinin sürekli olarak PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin silahlı kolu YPG militanları tarafından basıldığını, üç gün önce de kesin olarak çıkmaları gerektiÄŸi yönünde tehdit edildiklerini belirtti. Evinden ayrılmak istemediÄŸi halde köyün camisinden YPG’liler tarafından anonslar yapıldığını, köyü terk etmeyenlerin kesin olarak cezalandırılacağının duyurulmasından sonra can güvenliklerinin tehlike altında olmasından dolayı köyü terk etmeye mecbur kaldıklarını ifade eden Necah Sabri, “Henüz 10 günlük bebeÄŸim var. Onun haricinde 10 çocuÄŸum daha var. Burada bizi neyin beklediÄŸini bilmiyorum ve bir an önce evime dönmek istiyorum” dedi.  

'Geri dönmek isteyen ölümü göze alsın'

Bir diÄŸer Suriyeli sığınmacı Muhammed Halluf ise yaÅŸadıklarını ÅŸöyle özetledi:

Fotoğraf: AJT-Yılmaz Bilgen
Muhammed Halluf, YPG'nin kendilerine köye dönmemek konusunda defalarca uyardığını, dönen olursa ölümü göze alması gerektiÄŸini söylediklerini savundu.

 

"YPG’liler El Ä°seylim ve MiÅŸerfen köylerinde 75 evi yerle bir ettiler. Bu köyleri de askeri bölge ilan ettiler. PYD - YPG temsilcileri Tel Abyad ve çevresinde kontrolü ilk saÄŸladıkları günlerde, bize demokratik ve katılımcı bir yönetim sergileyeceklerini söylediler. Ancak son günlerde varlığımızdan rahatsız olduklarını, bu köylerin artık Kürdistan toprağı olduÄŸunu ve geri dönmemek üzere köylerimizi terk etmemiz gerektiÄŸini belirttiler. Mallarımız yaÄŸmalandı. Hiçbir kıymetli eÅŸyamızı yanımıza almamıza müsaade etmediler. Tarlalarımız ve evlerimiz üzerinde bundan böyle hiçbir hak iddia edemeyeceÄŸimizi özellikle belirttiler. Åžayet köye dönmeyi düÅŸünen olursa ölümü göze alsın ve bir daha buralara dönmesin diye defalarca uyardılar. Åžu an ne yapacağımızı bilmiyoruz; inÅŸallah bu zor günler geçer, yeniden doÄŸduÄŸumuz büyüdüÄŸümüz topraklara döneriz."

'PYD - YPG tehcir politikası uyguluyor'

 

Fotoğraf: AJT-Yılmaz Bilgen
Tel Abyad Meclis BaÅŸkanı Ekrem Dede, YPG’nin bölgede ilerleyiÅŸine paralel olarak 10 binden fazla Türkmen’in göç etmek zorunda kaldığını söyledi.

 

Tel Abyad Meclis BaÅŸkanı ve Türkmen Meclisi Yürütme Kurulu üyesi Ekrem Dede, Al Jazeera Türk’e yaptığı açıklamada, YPG’nin bölgede ilerleyiÅŸine paralel olarak 10 binden fazla Türkmen’in evlerinden ve yurtlarından göç etmek zorunda kaldığını ifade etti. PYD’nin basit provokasyonlarla, keyfi arama ve IŞİD’ci suçlamalarında bulunduÄŸunu kaydeden Dede, “PYD - YPG'nin tam bir tehcir politikası uyguladığını, ÅŸu ana kadar Hamam Türkmen, Çete Bilal, Gesum, Zeybekiyye ve son olarak Molla Barho köylerinin YPG baskısı ile boÅŸaltıldığını, benzer tacizlerin diÄŸer köylere de uygulandığını ve bu köylere yenilerinin de ekleneceÄŸini” savundu.