Müslim Şişani: Sıra Çeçenisan'a gelecek

Ä°ÅžTE MÜSLÄ°M ŞİŞANÄ°'NÄ°N EL RÄ°SALE'YE VERDİĞİ RÖPORTAJI TAM METNÄ°

El Risale: Hemen konuya girelim. Hattab rahimehullah, maşallah, herkes onu seviyor ve ondan bahsediyor. Nasıl da birisiydi! Allah amellerini kabul etsin.

Emir Muslim: Amin.

El Risale: Biliyoruz ki onunla çok vakit geçirdiniz. Hattabla Çeçenistan'da beraber olmak nasıl bir ÅŸeydi?

Emir Muslim: Hattabla ve onunla birlikte olan kardeÅŸlerle tanışmak ve benim ve birçok kiÅŸinin hayatında önemli deÄŸiÅŸikliklere neden oldu. O zamanlar cihat sürecinin baÅŸladığı dönemlerde Çeçenistan'da ve diÄŸer bölgelerde Ä°slami bilgi oldukça azdı. Åžimdi dönüp bakıyorum da çoÄŸumuz küffara karşı cihat ederken namaz bile kılmıyorduk. YaÅŸlılarımız bize ÅŸehitlerin faziletlerinden bahsediyordu biz de sadece Allah yolunda öldürülmekle ÅŸehit olacağımıza, hesaba çekilmeden Cennete gireceÄŸimize inanmıştık.

Sonraları; uzun zaman önce Ürdün'e göçmüÅŸ Çeçen asıllı Åžeyh Fethi, Hattab, Alim Ebu Ömer Seyyaf, Ebu Velid, Ebu Cafer ve diÄŸer kardeÅŸlerin geliÅŸi ile Çeçenistan'daki durum deÄŸiÅŸti. Ä°nsanlar Ä°slami dersler almaya ve onu kavramaya baÅŸladı ve iÅŸler yavaÅŸ yavaÅŸ geliÅŸim gösterdi. Allah'a hamd olsun ki ben de Hattab'ın bizzat kendisinden aldığımız eÄŸitimler süresince Ä°slam'ı iyiden iyiye kavramıştım. O ve diÄŸer Arap kardeÅŸler bize Ä°slamın güzelliklerini sadece sözleri ile deÄŸil hareketleri ile de gösterdi. Ve onların örnekliÄŸi nedeniyle çok sayıda genç ve yerel liderler cihada katılmaya ve destek vermeye baÅŸladı.

Bu süreçte, cihatta baÅŸ göstercek hiçbir fitnenin kaygısını taşımıyorduk, çünkü biz problemlerin Ä°slami hikmetle nasıl çözüme kavuÅŸturulacağına ilk elden tanıklık ediyorduk. Ä°ÅŸte bu, bizim bu insanlara derinden güven duymamız ve kendilerini ve bizi ihlasları nedeniyle sapkınlığa götürmediklerine inanmamızın nedenidir.

Hayatımın bu kısmını en güzel günlerim olarak deÄŸerlendiriyorum, çünkü daha öncesinde dinimden hiç bu kadar mutmain olmamıştım. Bu kardeÅŸler ÅŸehit edilince sanki toprak ayağımızın altından kayıp gitmiÅŸ gibi oldu. Bu dünyanın birçok aldatıcılığına karşı mücadelede bir başımıza bırakılmıştık. Bu kıymetli kardeÅŸleri kaybetmek hepimize çok ağır geldi ve düÅŸünebildiÄŸim tek ÅŸey, sahabenin Resulullahın sav irtihalinden sonra ne hissettiÄŸiydi.

El Risale: Bir birey olarak Hattab nasıl biriydi?

Emir Muslim: Hattab, çok sade biriydi. Åžaka yapardı, çok gülerdi ve insanlarla iyi iliÅŸkiler ve dostluklar kurardı. Aynı zamanda karakteri ve varlığı nedeniyle de saygı görürdü. Halkımızın adetlerini öÄŸrendi ve ÅŸunu belirtmeliyim ki bizim halkımızın çok çetin davranış prensipleri vardır. Ve eÄŸer bu adetlere uymamış olsaydı, asla onların saygısını kazanamazdı. GiyiniÅŸ tarzımıza da uyuyordu.

Çeçenistan'da, halk, insanları genellikle giyiniÅŸine göre deÄŸerlendirir. Aynı zamanda kültürümüzde yaÅŸlılar gençler üzerinde çok etkilidir. Bu yüzden kim onların saygısını kazanırsa gençleri de kazanır. Hattab, bu saygıyı kazandı fakat bu, cihadı destekleyen ve sünneti harfiyen uygulayanların ‘Vehabi' olarak yaftalandığı bir yerde kolay olmadı. Halk, bizim fikirlerimizin onların adetlerine yabancı olduÄŸunu düÅŸünüyordu. Yine de avam, meselelerini Hattab'a götürüyordu ve o da ihtiyaç duyduÄŸu iÅŸlerde onlara yardım ediyordu; iÅŸte bu onun sufi ve cahillerden saygı görmesinin ve sevilmesinin nedeniydi.

El Risale: Ä°yi bir öÄŸretmen ve rehber miydi?

Emir Muslim: Ä°nsanları çok iyi anlar ve herkese uygun bir yöntemle yaklaşırdı. Üç aylık yoÄŸun eÄŸitim süresince bana hiç aldırış etmediÄŸini anımsıyorum. Fakat eÄŸitimin bitmesinin ardından bir gün arabasını durdurup onunla beraber gelmemi istediÄŸini hatırlıyorum. Beni hiç tanımadığı için çok ÅŸaşırmıştım ve bir yandan arabayı sürerken diÄŸer yandan bana önceki hayatım hakkında soruyordu. Nerede yaÅŸadığımı, ne yaptığımı ve benzeri ÅŸeyler sordu. Birden arabayı durdurdu, dışarı çıktı ve hızlı bir ÅŸekilde telefonla bir yeri aradı. Yolumuzun geri kalan kısmında bana ana hedeflerimizin ne olduÄŸu ve ne için çaba sarf ettiÄŸimiz yönünde açıklamalarda bulundu. Bana o arabada söylediÄŸi her ÅŸey geçen bunca zamana raÄŸmen kelimesi kelimesine halen aklımda. Beni bir amaç için hazırladığını ve bu daveti bu yüzden yaptığını düÅŸünüyorum.

Sonra benden Türkiye'den gelen kiÅŸilerin ve eÅŸyaların Gürcistan ve Osetya'dan aktarılması konusunda kendisine yardım etmemi istedi. Benden yardım istediÄŸi için onurlanmıştım ve mutlulukla kabul ettim.

Merkeze döndüÄŸümüz zaman arabadan indiÄŸimde Hattab, bana bakıp gülümsedi. Bana yüzümün kızardığını ve kardeÅŸlere görünmememi söyledi. Heyecandan yüzüm kızarmıştı. Sonunda kendimi bir mücahit gibi hissediyordum ve gitmeye hazırdım. Hattab ve diÄŸerlerinin yanında Allah yolunda çaba sarf etmeye hazırdım. Bugünden sonra Hattab'ın yakınında yer almaya baÅŸlamıştım.

El Risale: Ondan öÄŸrendiÄŸiniz en önemli ders nedir?

Emir Muslim: Ä°slami ilmi saymazsak ondan öÄŸrendiÄŸim en önemli ders, insanlarla nasıl muamele edileceÄŸi idi. Günümüzde gençlerimiz genellikle bu maharetten yoksunlar. Bir yerde cihat baÅŸlarken insanlar Mücahitlerin dünyanın en iyi insanları olarak görüyor. Evet bu, doÄŸru. Allah yolunda savaÅŸmak için çıkmış birinin baÅŸka bir ÅŸey olması mümkün müdür? Ä°nsanlar Sahabe kıssalarını okuor ve Mücahitleri onlarla kıyaslıyor. Ve sonra Mücahitlerin Sahabe gibi olmasını bekliyor.

Fakat birçok gencin cahil ve halka karşı sabırsız olması nedeniyle, kanlarımızla kazandığımız her ÅŸeyi kaybediyoruz.

Mücahit, bir balık gibidir; halk ise deniz gibi, denizin daha geniÅŸ olması mücahidin yüzmesi için daha kolay olacaktır. Daha çok insanın mücahitleri sevmesi, mücahit için daha geniÅŸ imkanlar demektir. Fakat bir süre sonra mücahitler güçlü olduklarını zannediyor bu nedenle kendileri dünyanın gerçek efendileri, diÄŸer insanlar da köleymiÅŸ gibi hareket ediyorlar. Peygamberimizin kendi zamanındaki müÅŸriklere karşı bile yapmadığı ÅŸekilde zayıf Müslümanlara karşı büyük saygısızlıklar gösteriyor ve incitiyorlar. Kafirler hiçbir giriÅŸimde bulunmadan sadece bunu kullanarak insanların fikirlerini kendilerine çekiyor. Bizimle beraber olmak isteyen insanları geri çeviriyoruz ve bu, büyük bir problem.

Ä°slam alimlerinin gençlere Ä°slamın insanlarla muamele ahlakını ve doÄŸru Ä°slam etiÄŸini öÄŸretmenin üzerinde durması gerektiÄŸini düÅŸünüyorum.

El Risale: Beraber kaç operasyona katıldınız?

Emir Muslim: Hattabla çok sayıda büyük operasyona katıldım. Fakat aslında ben Ebu Cafer'in sonra da Ebu Velid'in komutasındaydım. Size hatırladığım özel bir anımı anlatayım. 2001 yılıydı, Åžamil Basayev ve Hattab, Åžali bölgesindeki bazı yerleÅŸim yerlerini ele geçirmek için büyük bir operasyon planlamıştı. Bundan önce Vedeno'yu almıştık, yaklaşık iki hafta boyunca içini ve dışını muhasarada tutmuÅŸtuk. Bu operasyonda Allah'ın fazlıyla 16 kiÅŸilik bir grupla düÅŸman konvoyunu yok ettik. Operasyon, yol kenarına döÅŸenen bir mayının patlatılmasıyla baÅŸlamış, düÅŸman çabucak takviye kuvvet istemiÅŸti. Ağır silahlı çok sayıda kafir olay yerine vardı, biz de bu yüzden destek istedik. DaÄŸların eteÄŸindeki Evtari Köyü yakınlarındaki hazır tüm mücahitlerden yardım talep ettik.

Ardından Åžali'ye saldırmayı planladık. Åžali, bulunduÄŸumuz bölgeden uzak bir yerdeydi ve karanlıkta 7, 8 kilometre kadar sürünerek gitmemiz gerekiyordu ki bu operasyon için düÅŸündüÄŸümüz amacımızı gerçekleÅŸtirip geri dönecektik.

O zamanlar Ebu Velid komutasındaydım ve bu operasyonda benim yardımımı istemiÅŸti. Bölgeye ulaÅŸtığım zaman, Åžamil, Hattab, Ebu Velid ve diÄŸer bazı emirler oradaydı.

Hattab, bir harita çıkardı ve keÅŸif yapmak için gitmek zorunda olduÄŸu bir kasabayı gösterdi. Görevimiz, düÅŸmana pusu kuracak 40 kardeÅŸin geçeceÄŸi yolun güvenliÄŸini saÄŸlamaktı. Aramızdan on kiÅŸi bu keÅŸif görevine koyuldu. Varmadan önce kasabada bir kardeÅŸle bir görüÅŸme ayarladım ve kontrol noktalarında kullanmak için bir sahte pasaportu da yanıma aldım.

Kasabaya vardığımda kardeÅŸle buluÅŸtum ve biraz atıştırmak için bir cafeye gittik. Herkesi tutukladılar ve hepimizi kumandanın ofisine götürdüler.

Birkaç saat sonra gitmemize izin verdiler ve hamdolsun görevimi tamamlayarak merkezimize döndüm. Olayı olumsuz tepki verebileceÄŸini düÅŸünerek Ebu Velid'e söylemek istemedim fakat arkadaşım kendisine hakim olamadı.

Ebu Velid, Hattabla beraber çadırda oturuyordu ve olay kendisine aktarılınca dışarı çıktı ve seslice bağırmaya baÅŸladı: “En iyi tarassutun kim olduÄŸunu herkes biliyor mu? Ä°ÅŸte bu adamdır” diyerek beni gösterdi. Sonra kardeÅŸlere beni kasabanın civar bölgelerine gönderdiÄŸini benimse doÄŸrudan kasabaya nasıl girdiÄŸimi anlatmaya baÅŸladı. Hattab, Ebu Velid'in yaptığı yorumlara gülüyordu. Bu, Hattab'ın beni ikinci bir göreve göndermek istediÄŸi zamandı fakat Ebu Velid, gitmeme izin vermemiÅŸti. Bu, benim dikkatsizliÄŸimin cezasıydı fakat elhamdülillah Åžali baÅŸarılı geçmiÅŸti ve sadece bir kardeÅŸ ÅŸehit olmuÅŸtu.

El Risale: Hattab ÅŸehit olduÄŸunda Mücahitler nasıl devam ettiler? Hepinizi gitmekten alıkoyan neydi?

Emir Muslim: Hattab'ın ÅŸehadeti büyük bir darbeydi ve tabi ki hepimizi etkiledi. Ä°rtihalinden önce Hattab, ÅŸehit olması durumunda uygulayabileceÄŸimiz bir sistem kurmuÅŸtu.

Åžehadetinden sonra görevi Ebu Velid devraldı ve onun yanında yer alarak ona yardım ettik. Elhamdulillah o zamanlar çoÄŸumuz Ä°slam'da sebatkar ve sonuna kadar kararlıydık.

SURÄ°YE SERÜVENÄ°

El Risale: Suriye'ye dönelim. MaÅŸaallah bir süredir Suriye'desiniz. Burada, Suriye'deki cihadı Çeçenistan'daki cihatla karşılaÅŸtırıldığında nasıl buluyorsunuz?

Emir Muslim: Çeçenistan cihadı, fiziksel olarak zordu, fakat orada burada karşı karşıya olduÄŸumuz gibi bir fitne yoktu. Buradaki zihnen yorucu. Peygamberimizin kiÅŸinin mümin olarak kalkıp fakat kafir olarak geceleyeceÄŸini ve tam tersinin de olacağını bildirdiÄŸi hadisi aklıma geliyor. Ve diÄŸer bir hadis, aklı az gençlerin bu fitneyi taşıyacağı…

Bu gençler, Allah tarafından buyrulan temel kurallara tabi olmuyorlar. Ä°slamın hükümlerini ilim sahiplerinden sormuyorlar.

Çeçenistan'da biz, daima bizden daha hikmetli olanlardan nasihat alırdık. Fakat mücahit liderlerin büyüklerinden sonraki süreçte durum kötüleÅŸti. Ekranlara çıkıp açıklamada bulunan, halka mevcut durumu anlatan ve onlara cihadı öÄŸreten Cevher Dudayev, Åžamil Basayev ve Hattabtı. Fakat ÅŸimdi medyada geri kalanlarımız için her ÅŸeyi berbat eden tecrübesiz gençleri görüyoruz. Hayatlarını cihatta geçirmiÅŸ olan daha bilgili mücahitleri dinlemek istemiyorlar. Çeçenistan'da adetlerimiz gereÄŸi biz, yaÅŸlılarla herhangi bir meseleyi tartışamazdık.

Åžimdiki yeni nesil genç mücahitler, Ä°slami terbiye, güzel ahlak yoksunluÄŸu ve tecrübesizlikleri nedeniyle önceki nesil mücahitlerin yaptığı büyük iÅŸleri mahvettiler. Evet bu çok üzücü ama gerçek.

El Risale: Suriye Rejimine karşı savaşmak mı daha zor yoksa Rusya'ya karşı mı?

Emir Muslim: Tabi ki Rusya'yla daha zor. Fakat burada, Suriye'de hepimiz birleşirsek Allah'ın yardımıyla kolayca Beşşar Rejimini hallederiz. Aramızdaki tefrika bizi zaferden uzaklaştırıyor.

El Risale: Fetih Ordusu hakkında ne düÅŸünüyorsunuz?

Emir Muslim: Bu özel oluÅŸum hakkında detaylı bilgiye sahip deÄŸilim fakat Müslümanların herhangi bir birleÅŸme faaliyeti beni mutlu eder.

El Risale: Suriye cihadında sizi en çok zorlayan ÅŸey ne oldu?

Emir Muslim: Müslümanlar arasındaki fitne.

El Risale: Suriye'ye gelmek isteyenlere tavsiyeniz ne olur?

Emir Muslim: Suriye'ye gelmek isteyenlere Kuran ve Sünneti sadece sözleriyle deÄŸil amelleriyle de takip etmelerini tavsiye ediyorum. Eski mücahitlerin ne dediÄŸine kulak asın ve onların tecrübelerinden dersler çıkarın. Kuran, ‘bilmiyorsanız, zikir ehline sorun' der. Peygamberimizin hadisinde ‘alimlerin peygamberlerin varisleri' olduÄŸu ifade edilir. DiÄŸer bir hadiste ise ‘Åžam'da, Yemen'de ve Irak'ta ordular olacağı ve Åžam'dakine katılınması eÄŸer elden gelmiyorsa Yemen'dekine katılınması' buyuruluyor. Fakat bugün çok sayıda kiÅŸinin Irak'a gittiÄŸini görüyoruz.

Alla'ha hamd olsun ki Åžam ve Irak hakkında çok sayıda hadis var. Ve eÄŸer az bir ilim gördükten sonra kendisini alim zanneden bu gençleri deÄŸil de doÄŸru ilim adamlarını takip ederseniz aklınız karışmayacaktır. Ve cahillikleri nedeniyle meseleleri birbirine karıştırıyorlar ve insanları yanlış yola yönlendiriyorlar.

Günümüzde iki kutup görüyoruz, bunlardan biri ilim, tecrübe ve hikmet kutbu, diÄŸeri ise tecrübesiz genç nesil. Bu gençlerin çoÄŸu internette saygın mücahitler hakkında kin ve iftira dolu videolar izliyor ve bu vaizlere hayran olup onların peÅŸinden gidiyorlar. Biz Çeçenlerin bir sözü vardır: ‘testi içindekini döker.'

Buradan Kafkas Mücahitlerine seslenmek istiyorum: Size ne oluyor? Büyüklerimize saygısızlık edip nasihatlerini görmezden gelmek bizim adetlerimizden deÄŸildir. Biz her zaman büyüklerimize saygı gösterir, onların nasihatlerini dinler, onların tecrübelerinden dersler çıkarırız; bunların hepsi Ä°slam öÄŸretisi ve ahlakının gerektirdikleridir. Bunu bir düÅŸünün inÅŸallah.

GELECEÄžE BAKIÅž

El Risale: Cihatta geçen yaklaşık 30 yılın ardından, yorgunluk hissediyor musunuz? Hiç ‘bu kadar yeter, ben artık koltuÄŸuma çekileyim, gençler savaÅŸsın' diye düÅŸündüÄŸünüz oldu mu?

Emir Muslim: Cihattaki hiçbir amelimin Allah tarafından kabul edildiÄŸini henüz bilmiyorum, o halde nasıl rahat edebilirim? Önümüzde ÅŸeytanın birçok hilesi var ve o bizi kandırıp saptırmak için elinden gelen her ÅŸeyi yapıyor. Rabbimin rızasını aramaktan yorulmadım, bu benim yolum.

El Risale: Gelecek hakkındaki planlarınız nedir? Kendinizi ‘Çeçenistan'a yürüyor ve onu özgürleÅŸtiriyor' olarak görüyor musunuz?

Emir Muslim: Buraya Allah'ın dinini yeryüzünde yükseltmek ve Suriye halkına yardım etmek için geldim. Bu insanları seviyorum. Sade ve konuk severler. Burada tecrübelerimi paylaÅŸmayı ve yeni ÅŸeyler öÄŸrenmeyi deniyorum. Belki yakında Çeçenistan'a da sıra gelecek. Ä°nÅŸaallah tecrübelerimi ve burada öÄŸrendiÄŸim güzel ÅŸeyleri yakında Çeçenistan'daki halkıma yardım etmek için kullanırım.”