'Özgür dünya kör olmuş'
Mısır'da seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Mursi'nin idam cezasının onaylanmasından sonra art arda şiddet olayları yaşandı. Darbeci Sisi, idam kararlarının uygulanmasını hızlandıracak yeni kanun paketi istedi. Mursi'nin daha önce başkanlığını yaptığı Hürriyet ve Adalet Partisi'nin Sözcüsü Hamza Zoba'yle Mısır'daki gelişmeleri konuştuk.
Mısır'da Mursi'ye yaptığı darbeden sonra CumhurbaÅŸkanlığı koltuÄŸuna gelen Sisi, konvoyuna yönelik bombalı saldırı sonucunda ölen BaÅŸsavcı HiÅŸam Barakat'ın cenaze töreninde suikast emrini 'kafeslerden' verildiÄŸini söyledi ve 'Kanunlar adaletin elini baÄŸlıyor. Yeni kanunlar gerekiyor. Ä°dam cezası veriyorsanız uygulayacaksınız' demiÅŸti. Bu Sisi’nin Ä°hvan’a yönelik hamlelerinden sonuncusuydu. Ä°dama mahkûm edilen, Mısır’ın halk tarafından seçilmiÅŸ ilk CumhurbaÅŸkanı Muhammed Mursi, idamın uygulanmasıyla karşı karşıya kalabilir. Mursi’nin CumhurbaÅŸkanı olmadan BaÅŸkanı olduÄŸu Hürriyet ve Adalet Partisi Sözcüsü Hamza Zoba Mısır'daki durumla ilgili sorularımızı yanıtladı.
Mursi ve diÄŸer Ä°hvan yöneticilerine idam kararlarının kesinleÅŸmesinin ardından baÅŸsavcıya suikast düzenlendi, Sina’da saldırılar arttı. Sisi, idam kararlarının uygulanması için kanun deÄŸiÅŸikliÄŸi yapacağını açıkladı. Bunlara birlikte baktığınızda ne düÅŸünüyorsunuz?
Öncelikle, ÅŸunu söylemek gerek. Diktatör ve despot rejimler her zaman, ekonomik, sosyal ve siyasal baÅŸarısızlığını yükleyebileceÄŸi bir bahane arıyor. Bir darbeyi gerçekleÅŸtiren diktatörler hiçbir zaman yetkiyi yeniden halka iade etmiyorlar. Ä°ki yıl boyunca mevcut bir baÅŸarısızlık tablosu var. Sisi bu süre zarfından kendine meÅŸruiyet kazandıramadı. Dolayısıyla gün geçtikçe kendine karşı büyüyen muhalefet karşısında meÅŸru CumhurbaÅŸkanını sonsuza kadar yok etmek istiyor. Sisi, Mursi’yi yeryüzünden sürmek için sadece bir bahane, bir deÄŸnek arıyordu. Fakat Sisi yine 100’üncü kez yanılıyor çünkü; Müslüman KardeÅŸler asla ÅŸiddete baÅŸvurmayacak. Kan politikası ve suikastlar, despot ve katillerin yöntemleri. Biz, dostlarımız, çocuklarımız, ailelerimiz Rabia Meydanı’nda ve baÅŸka katliamlarda tüm dünyanın gözü önünde ölüme maruz kaldık. Ä°kincisi, BaÅŸsavcı Barakt’ın ölümünden önce bile Ä°hvan’ı suçlamaya hazırlanıyorlardı. Bu olay açık, rejim tarafından tezgahlanmış bir operasyon. Üçüncüsü, baÅŸsavcının ölümünden sonra Sina’da olaylar patlak verdi. Bundan da mı Ä°hvan sorumlu? Bu baÅŸarısız, despot ve diktatör bir rejim. DiyaloÄŸa inancı olmayan, ‘Hayır’ diyenlere yaÅŸama hakkı tanımayan bir rejim. Bunun farkındayız ancak biz CumhurbaÅŸkanımızın dediÄŸi gibi, Özgür Mısır için ağır bedel ödemeye hazırız.
Bakanlar Kurulu’nun Müslüman KardeÅŸler TeÅŸkilatı’nı terör örgütü olarak ilan etmesinden sonra Sisi’nin, Ä°hvan’ı ÅŸiddete, teröre baÅŸvuran diÄŸer örgütlerle bir tutmaya baÅŸladığı dikkat çekiyor. Tüm örgütler için ‘Terör örgütü’ ifadesini kullanmaya özen gösteriyor. Bu ne anlama geliyor. Ä°hvan’a karşı bir algı operasyonu mu yürütülüyor?
Bu, sandıkta kaybeden yönetimin baÅŸvurduÄŸu yöntem. Bu rejimin yüzleÅŸmeye cesareti yok. Askerler seçime gidemiyorlar. Cunta, darbeciler, laikler yenilgiye uÄŸradı. Bundan dolayı seni her meydan okumada yenilgiye uÄŸratan rakibin için ‘DüÅŸman’ sıfatı kullanmak onlar için en kolay yol. Mübarek rejimi Ä°hvan için hep ‘yasa dışı örgüt’ ifadesini kullandı ancak buna raÄŸmen ismi hep ‘Ä°hvan Müslimin’ kaldı. 50 ve 60’lı yıllarında Cemal Abdülnasır döneminde de ‘Terör Örgütü’ olarak adlandırıldı ama adı yine ‘Ä°hvan’ kaldı. Müslüman KardeÅŸler, saygı deÄŸer bir kurum. Sosyal, insani, hukuki, adaletli ve siyasi bir kurum. Bir eÄŸitim kurumu. Onlar da bunu biliyor. Ä°hvan kardeÅŸlerin ÅŸiddete baÅŸvuran örgütlerden farklı olduÄŸunu biliyorlar. Fakat, bu iddialar siyaset ve koltuk sevdası gereÄŸi.
Mısır BaÅŸsavcısı HiÅŸam Barakat’ın öldürüldüÄŸü saldırıyı kınadınız. Sisi ise, cezaevindeki Ä°hvan yöneticilerini kastederek, suikast emirlerinin “kafeslerden” verildiÄŸini söyledi. Size göre, Sisi’nin bu suçlamayı yapmadaki amacı ne?
Sisi bu iddiaları baÅŸarısızlığını örtmek için kullanıyor. Savunma Bakanlığı yaptığı dönemde bürosu dinlenmiÅŸ. Emniyet MüdürlüÄŸü teröristler tarafından saldırıya uÄŸradı. O bir baÅŸarısız lider. Elinde sayılamayacak kadar para var. Devlet kurumları ve ordu da elinde ancak buna raÄŸmen BaÅŸsavcısını koruyamadı. Mahkemede bile sessiz cam kafesler içinde tutulan ve idam kıyafeti giydirilen Mursi’nin emirleri verdiÄŸini ve anında o emirlerin uygulandığına kim inanabilir ki? Bu bir maskaralık. Mursi ne zamandan beri böyle yöntemlere baÅŸvuruyor? Mursi’ye turuncu ‘Ä°dam kiyafetini’ giydirdiler. Mursi idam edilse bile –umarım idam edilmez- Mursi hep askerlerden üstün olacak. Çünkü, o özgürlük, vatanseverlik ve haysiyetin simgesi oldu. Haysiyetin kalmadığı asrın haysiyetli adamı o.
Sisi, Mısır CumhurbaÅŸkanlığı koltuÄŸuna oturalı bir yıl oldu. Parlamento seçimi dâhil olmak üzere söz verdiÄŸi birçok taahhüdü yerine getirmedi. Tam da darbenin ikinci yıl dönümünde kanunların, adaletin elini baÄŸladığını savundu. Sizce, Sisi kanunlarda nasıl deÄŸiÅŸiklikler yapacak?
Öncelikle ÅŸunu belirtmek gerek, despotizmin özgür bir ortamda yaÅŸama imkanı yok. Despot bir lider kendisi, özgürlüklerin, demokrasinin olduÄŸu bir ortamda yaÅŸama kültürü yok. Despotlar hep daha çok kanun istiyor. Daha çok yasa istiyor. Halkı daha çok zincirleme arzusunda. OlaÄŸanüstü durum kanunları, ‘terörle mücadele’ yasaları, silah, hapishane. Sisi’nin bugüne kadar Mısır’a kazandırdığı, sadece yeni hapishaneler ve cezaevleri oldu. Sisi, karayolu ağı, tarım arazı projeleri, bir milyon konut sözü vermiÅŸti. Ama hepsi yalan oldu. Sisi bir yalancı. Çünkü o zayıf bir lider. Darbeyle koltuÄŸa gelen bir lider. Mısır’ı yönetme kapasitesi yok, Kanunları deÄŸiÅŸtirse bile olmayacak. Uygulamaya sokacağı yeni kanunlar, gelecekte onu da yargılayacak.
Son saldırılardan sonra baskı ve tutuklamalar daha da arttı. Siz bu baskıcı tutuma karşı nasıl bir tavır takınacaksınız?
Biz barışçıl bir kurumuz. Kalkınmaya, diyaloÄŸa, demokrasiye inanıyoruz. Åžiddete inanmıyoruz ona baÅŸvurmayacağız da. Ancak Mısır’da bu olaÄŸanüstü durum, birçok tarafı, ÅŸiddete sürükleyecek. DoÄŸanın kanunu bu, baskı patlamaya yol açar. Halka baskı uygularsanız, haysiyetini hiçe sayarsanız, kızlarına tecavüz ederseniz, gençlerini öldürürseniz, baÅŸka ne bekleyebilirsiniz? Daha çok baskıcı kanunlar, büyük bir patlamaya yol açacak, bu kaçınılmaz bir sonuç. Bu ülke büyük ve aziz bir ülkedir. Bu ülke ÅŸimdiki yönetimden daha iyi yönetimi hak ediyor.
Ä°nsan hakları savunucusu büyük ülkelerden, uluslararası kuruluÅŸlardan, idam cezalarının durdurulması konusunda güçlü bir niyet, çaba görüyor musunuz? Görmüyorsanız, sizce neden destek vermiyorlar?
Biz dünyanın her yerindeki insanın vicdanına güveniyoruz. Türkiye, Katar ve dünyada birçok ülke ve Uluslararası Af Örgütü ve Ä°nsan Hakları Ä°zleme KuruluÅŸu gibi saygı deÄŸer uluslararası kuruluÅŸlar, insanın yaÅŸam hakkının yanında olduÄŸunu gösterdiler. Zalimlere karşı mazlumla saf tutan bütün ülke ve kuruluÅŸlara tüm kalbimle teÅŸekkür etmek istiyorum. Ancak, ‘Özgür Dünya’nın bir parçası olduÄŸunu iddia eden büyük ülkeler, hâlâ kendi çıkarları nedeniyle tepkisiz kalıyor ve Mısır’da ölenleri görmezden gelirken, Irak’ta ve Suriye’de yıkılan tarihi eserler için aÄŸlıyor. ‘Özgür dünya’ kör olmuÅŸ. Tarihi eserlere ve statülere saygımla beraber bu ülkeler insan hayatının her ÅŸeyden deÄŸerli olduÄŸunun farkında deÄŸil. Kendine ‘Hür’ diyen bu ülkeler renk körü olmuÅŸ. Bir gün dünya bu ülkelere isyan edecek ve ‘Ey ikiyüzlüler’ diyecek, ‘Bize özgürlük ve demokrasi rüyası sattınız. Tam da lokma aÄŸza gelmiÅŸken bizi mahrum ettiniz’ diyecekler. Özgürlük ve adalet dövizlerini taşıyan bu ülkeler, darbecilerle el sıkıştı. ABD, Fransa ve Ä°ngiltere.
O ülkeler sizce neden adım atmıyorlar?
Çıkarlarına öncelik tanıdıkları için. Müslüman KardeÅŸler’i sevmediÄŸi için. Halkın söz hakkına sahip olmasını istemiyorlar. Bizi dördüncü sınıf halk olarak görüyorlar. SüveyÅŸ Kanalını, Ä°srail’in güvenliÄŸini, Arapların petrolünü göz önünde bulunduruyorlar. Bu büyük bir komplo. Dünyanın büyük devletleri Sisi’nin ‘CumhurbaÅŸkanı olmayacağım’ sözüne kandı. Fakat o sözünü tutmadı ve adaylığını açıkladı. ‘Ülkeyi adaletle yöneteceÄŸim’ dedi daha sonra ateÅŸle, kanla yönetti. Herkes bunların farkında, hepsi de ÅŸimdi boyun bükmüÅŸ, ancak piÅŸmanlıktan ne fayda.
Msülüman KardeÅŸler’i sevmedikleri için adım atmıyorlar diyorsunuz? Neden sevmiyorlar?
Çünkü Müslüman KardeÅŸler TeÅŸkilatı’nın Ä°slami referanslı olduÄŸuna inanıyorlar. Dolayısıyla, radikal olmayan ortalama Ä°slam’ı temsil eden bu hareketin baÅŸarısından ve bağımsız bir Arap dünyası kurma teÅŸebbüsü olabileceÄŸinden endiÅŸe ediyorlar. Mısır’da binlerce kurum resmi olarak ABD’ye tabi. Arap dünyasının Batı’ya tâbiyeti çok açık. Bunu kimse inkâr edemez. Dolayısıyla, onlar sadece Ä°hvan’ı deÄŸil, bağımsız olmak isteyebilecek kimseyi sevmiyor. Komünistler bile demokratik yollarla yönetime gelse onları devirmeye bakacaklar. Venezuela’nın Çavez’i Ä°hvan üyesi miydi? ABD niye Çavez’den nefret ediyordu? Çünkü o bir milli iradenin ürünüydü.
Henüz yorum yapılmamış.