Nurettin Topçu, ''merhametin olmadığı yerde insan da yoktur'' diyor. Var mıyız? O halde, şunu söyleyebiliriz: Biz aslında insanı kaybediyoruz. İnsanoğlu, durmadan hata veriyor.
Afrika’da yerleşik olan Amerikan, İngiliz ve Fransız emperyal varlıklarının Afrika kültürü ve eğitimi üzerindeki yıkıcı etkileri devam ederken, bu kültürel savaşa Çinlilerin Batıl
''Niçin yaşıyoruz ve nasıl yaşıyoruz? Yaşadığımız ile yaşamak istediğimiz aynı şey mi? Düşündüğümüz dünya yaşadığımız dünyanın neresine tekabül ediyor?” gibi sorulara
“Çağdaş sanat” fevkalade berbat bir şey yapıyor. Üretimlerini medya vd. unsurlarla destekleyerek olmadık şekillerde bir PR başarısı elde ediyor ve çılgın bir pazar oluşturuyor. Yani
Marketteki kasiyer kız işlemini yaptığı müşteriye anlatıyor: “Her gün de ölülerimiz için gün yapmıyoruz di mi!” (Mevlit okutmuyoruz demek istiyor.) “Çok özeniyorum. Her şeyin
İstanbul depreminden söz ediyorum. Deprem kapımızda.. Zamanını bilmiyoruz ama, uzak değil.
Günlük hayatta bazen görüyoruz. Maruz kaldığımız da oluyor. Her türlü fenalığı yapıyor, insanların hayatı ve haysiyetiyle oynuyor, fakat zerre bedel ödemeden, hiçbir şey olmamış g
Türkiye’nin Balkan pazarında bağlantılar açısından en avantajlı olduğu ülkelerden biri olan ve AB perspektifinden vazgeçmeyen Bosna-Hersek, ülkemizin AB’ye daha fazla gümrüksüz tica
Terör örgütü tarafından dağa kaçırılan çocuklarının dönmesi için, aylardır HDP Diyarbakır il binası önünde evlat nöbeti tutan anneler ve babalar, büyük bir sabırla beklemeye dev
Bu yazıda nakledeceğim teşebbüs de bir siyasi ve ekonomik boykot, bir yaptırım teklifi. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile ilgili olan bu teklifi Dünya Müslüman Âlimler Birliğine üye bir
Sykes-Picot anlaşmanın ayrıntıları, üzerinden 103 yıl geçmesine rağmen Ortadoğu’da özellikle de Asya bölgesindeki gelişmeler üzerindeki ‘güçlü’ etkisini sürdürmeye devam ediyo
Kenan Evren 12 Eylül askeri darbesini temsil ediyor elbette. İsmini, resmini hatta mümkünse kokusunu bile kazımak lazım bu coğrafyadan. Bu bir hak olduğu kadar sorumluluktur aynı zamanda.
Siyasetin maksadı, maslahat olmalı. Yani sulh etmeli. İnsanları birbirinin yüzüne bakamaz hale getiren dil ve yöntemler siyasetin gayesi ile örtüşmez. Aksine kötü örnek olur. Sonuçta “
Morales, kendi yerine gelen muhalif geçici hükümetin "Bolivya Çokuluslu Devleti" statüsünü kaldırmayı amaçladığını savundu
İslâm milletine düşman olanların bir şey yapmalarına gerek yok. Zaten birbirlerini yiyorlar. Kimin kime güveni var. Emperyal ağalar keyif çatıyor. Zamanı gelince küçük bir dokunuşla mu