"Muhafazakârlığın" Anlaşılmaz Kadirnaşinaslığı
Fikir adamı ve akademisyenlerin bila-ücret konuşmasını ve yazmasını isteyenler (belediye, vakıf ve dernek vs.) mesele popüler isimlere sanatçılara, medyatik tiplere gelince kesenin hesabını bilmezcesine masraflar yapmaktadırlar. Meselenin sağı-solu yoktur. Hakiki düşünür ve yazarlara tenezzül etmeyip medyatik ve popüler olanın peşine düşenler “rüzgar ekip fırtına biçecek” olanlardır. Oysa hakikat, ne kadar da kıymetli bir şeydir. Bir yitirildiğinde tekrar bulmak mümkün değildir. Nitekim Hz. Peygamber’in Müslümanların “yitiği” olarak nitelendirdiği “hakikatin” veya “hikmetin” Avrupa topraklarında kaybolduğuna şahit olan Nietzsche’nin nasıl çıldırdığını iyi biliyoruz. Ülkenin sağının da solunun da sahip çıkması gereken bir değer varsa o da hakikattir. Hakikati yitirirsek insanı, insanı yitirirsek hayatı ve gelecek varoluşumuzu yitiririz.