Beşir Ayvazoğlu: Bu Ülke… Bu Ülke değil, dünyalar benimdi artık
CEMİL Meriç ismiyle ilk defa ya Hisar dergisinde mi karşılaşmıştım yahut Hareket’te… Hem daha dün gibi, hem aradan sanki asırlar geçmiş. Yazıları “Fildişi Kuleden” genel başlığı altında yayımlansa da “dâvâsız bir sanat meczubu” değildi o. “Fildişi Kule”sinde hazırlanıp silahlarını kuşandıktan sonra kafalarımızı ve gönüllerimizi fethetti. Bir sömürge aydını gibi mırıldanmıyor, fatih ataları gibi meydan okuyordu. “Muhteşem bir maziyi daha muhteşem bir istikbâle bağlayacak köprü olmak isterdim” diyen yiğit bir adamın, düşüncenin bütün mabetlerini tavaf etmiş, fakat sonunda “Bu Ülke”de karar kılmış muhteşem bir gezginin sesiydi bu.