Düşünce Mektebi

Askeri müdahale mi, vanaları kapatmak mı, açlıkla cezalandırmak mı?

Habur’a alternatif olarak açılacak kapı üzerine hızla konuşmaya başladık ve Kuzey Irak’a yönelik bir ekonomik ambargoyu devreye almaya hazırlanıyoruz hazırlanmasına ama Körfez ülkelerinin Katar’a uyguladığı ablukaya Türkiye olarak biz yetişmemiş miydik? Suriye’de Esad’ın kendi şehirlerine, kendi insanlarına uyguladığı ‘açlık ablukalarına’ en çok biz karşı çıkmamış mıydık? Türkiye’nin içeriden, dışarıdan, Doğu’dan, Batı’dan korkunç saldırılarla karşı karşıya kaldığı son yıllarda bu saldırıları atlatabilmesinin temel nedeni tutunduğu insani değerler değil mi? İnsanları açlıkla ve ekmekle cezalandırırsak zalimlerden ne farkımız kalır? Dahası “gayrimeşru” dediğimiz bu referandumu kendi elimizle meşrulaştırmış olmaz mıyız?