Sosyal Medya

Kürsü

Kemal Öztürk- Neden göçmen politikası ve Göç Bakanlığı yok?

Kemal Öztürk- Yeni Şafak



Hafızamız sıkıntılı. Birçok olayı hatırlamıyoruz. Taksim’de bir grup Suriyeli ile yılbaşı eÄŸlencesi sonrası yaÅŸanan tartışmaların benzerlerini kaç defa yaÅŸadık bilen yoktur.
 
Oysa 2016 yılında, Suriyelilere vatandaÅŸlık verilmesi iddiasıyla ilk defa gün yüzüne çıkmıştı tartışma.
 
O gün bugündür azalmadan, artan ve her fırsatta gün yüzüne çıkan bir sorunun, Taksim’de dışa yansımasından baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil yaÅŸadıklarımız.
 
SÜREKLÄ° BÄ°RÄ°KEN BÄ°R STRES VAR
 
Suriyeli göçmenlerle ilgili sokak olayları, kavgalar, gösteriler ve tepkiler fırsatını bulduÄŸu her durumda ortaya çıkıyor. Gelin görün ki, meseleyi günlük tartışmanın ötesinde, çözüme kavuÅŸturduÄŸumuz yok.
 
Sürekli biriken bir stres, alttan alta devam eden bir nefret, ötekileÅŸtirme ve dışlama duygusu beslenip duruyor.
 
Sebebini bulmak için ciddi bilimsel araÅŸtırmalar yapmak kimsenin aklına gelmiyor nedense. Suriyelileri istemeyen, Taksim’deki eÄŸlenceye öfkeyle tepki veren kiÅŸilere, Twitter fenomenlerinin yorumları düzeyinde karşılık veriliyor.
 
Tartışma, sosyal medyada dalgalanmaya bırakılmış durumda. Kimin takipçisi çoksa, kim daha organize ise onların sesi çok çıkıyor.
 
“Biz Ä°mparatorluk bakiyesiyiz, Arapları dışlamak faÅŸistlik” diye özetlenecek karşı tepkinin, retorikten öteye bir faydası yok kanımca.
 
NEDEN GÖÇMEN POLÄ°TÄ°KASI VE GÖÇ BAKANLIÄžI YOK?
 
2016 yılındaki tartışmadan sonra 2017’de ve 2018 de benzer tartışmalar yaÅŸadığımızda ortak bir fikri hep dillendirdim. Bizim bir göç ve göçmen politikasına ihtiyacımız var. Bu politikayı üretmek ve uygulamak için de bir Göç Bakanlığı kurulması gerekir.
 
Bu fikir Ankara’daki devlet bürokrasisinden sivil toplum kuruluÅŸlarına, göçmenlerden vatandaÅŸlara kadar, herkesin dillendirdiÄŸi bir talepti.
 
Ne yazık ki bugüne kadar ne bir göçmen politikası oluÅŸturuldu ne de bakanlık kuruldu. Her devlet kurumu kendi çabasıyla göçmenlere bir ÅŸeyler yapmaya çalıştı, her sivil toplum kendince bir yardım çalışması yaptı, ancak devletin ortak aklını temsil edecek bir politika ve organizasyon üretilmedi.
 
Bugün sadece Suriyeliler deÄŸil, Afganistan, Irak, Tacikistan, Türkmenistan, DoÄŸu Türkistan, Afrika ülkeleri, Ermenistan ve birçok ülkeden göçmenler Türkiye’ye gelmeye devam ediyor ve kafalarına göre takılıyorlar.
 
4,5 MÄ°LYON GÖÇMEN Ä°ÇÄ°N NE YAPILMASI LAZIM?
 
Türkiye’de ÅŸu anda 4,5 Milyon göçmen olduÄŸu tahmin ediliyor. Bunun büyük kısmı Suriyeli doÄŸal olarak. Ancak Suriyeli göçmenlerden geri dönüÅŸler olmasına raÄŸmen, diÄŸer ülkelerden düzensiz göçler hala devam ediyor.
 
Ucuz iÅŸ gücü nedeniyle basit iÅŸlerde bu göçmenler tercih ediliyor. Hepsi kaçak, sosyal haklardan mahrum ve kayıt dışı.
 
Göç ve göçmen politikası ÅŸu demektir: Türkiye’ye iltica eden ya da düzensiz bir ÅŸekilde sınırlardan giren bir göçmen için nasıl bir politika izlenecek?
 
Avrupa ülkelerinin çoÄŸunda bulunan göç bakanlığı, göçmenlerin eÄŸitiminden sosyal uyumuna, dil öÄŸrenmesinden çalışacakları iÅŸlere, ikamet edecekleri ÅŸehirden vatandaÅŸlık haklarını nasıl alacaklarına dair ciddi politikalar uyguluyorlar.
 
Bunun sonucunda da hem göçmenlerden maksimum verim elde ediliyor, hem de toplumla uyumu ve entegrasyonu saÄŸlanarak bir tepkinin oluÅŸması minimuma indiriliyor.
 
ACÄ°L SOSYAL UYUM POLÄ°TÄ°KALARI ÜRETMELÄ°YÄ°Z
 
Türkiye dünyanın en iyi yardım organizasyonu yapan ülkelerinden biri. Ancak Türkiye bu kadar göç almasına raÄŸmen bir sosyal politikası ve bakanlığı olmayan nadir ülkelerinden biri aynı zamanda.
 
Yardım merkezli politikalardan, sosyal uyum merkezli politikalara dönüÅŸü saÄŸlamadığımız sürece, Taksim’deki göçmenlerin eÄŸlencesine gösterilen tepkilerin benzeri, hatta daha kötüsünü beklemeliyiz.
 
Bakmayın öyle kısa süreli tepkilerin ortaya çıkıp, kaybolmasına. Göçmenlere karşı derinden süren ve devamlı artan bir tepki var. Bu da bir stresin birikmesine neden oluyor. Önüne geçmek lazım.
 
Eskiden bakanlık kurmak zordu. Åžimdi bir CumhurbaÅŸkanlığı kararnamesiyle göç bakanlığı kurulması mümkün. Bu bakanlığı kurup, Ä°çiÅŸleri, Aile ve Çalışma, SaÄŸlık, Milli EÄŸitim vb. bakanlıklardaki ilgili birimleri buraya baÄŸlayarak, kalıcı çözümler üretecek bir yapı kurulabilir.
 
Bakalım 2019’da bu gerçekleÅŸecek mi? Yoksa seneye yine benzer bir yazı yazarım artık.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.