Sosyal Medya

Kültür Sanat

Ahşap üzerine yazdığı 30 cüzü hediye edecek

Ahşap yakma sanatı ustası Erbörü, huş ağacından ahşap plakalar üzerine 30 cüz Kur'an-ı Kerim yazdı



Ahşap yakma sanatı ustası Münir Erbörü, Hafız Osman hattıyla huş ağacından ahşap plakalara yazdığı 30 cüz Kur'an-ı Kerim'i, yapımı devam eden Çamlıca Camii'nin altında oluşturulacak Kur'an Müzesi'ne hediye edeceğini bildirdi.

Konya'da 1942 yılında doğan Erbörü, küçük yaşlarda baba mesleği olan ayakkabıcılığa başladıktan sonra 1968'de taşındığı İstanbul'da uzun yıllar ayakkabı sektöründe perakende ve toptan satış işiyle uğraştı. Erbörü, 1998'te emekliye ayrılarak kendisini ahşap yakma sanatına verdi. Çekmeköy'deki atölyesinde 40 yıldır ahşap yakma sanatıyla ilgilenen Erbörü, bir yandan eserlerini hazırlıyor diğer yandan ise bu sanata ilgi duyanları yetiştiriyor.

Erbörü, AA muhabirine yaptığı açıklamada ahşap yakma sanatına 1976'da ağabeyinin hediye ettiği ahşap yakma cihazıyla başladığını anlattı.

Sanat okulu elektrik bölümü öğretmeni olan ağabeyinin resme olan ilgi ve yeteneği sebebiyle kendisine ahşap yakmaya yarayan havya cihazı hediye ettiğini belirten Erbörü, "Memleketten getirdiğim havyayı alıp bir kenarı attım. Birkaç yıl sonra nasıl olduysa elime geçti; 'Bir deneyeyim.' dedim. Çocukken resim yapmayı severdim. Ufak bir ahşap parçasını alıp bir şeyler çizdim ve bu hoşuma gitti. Akşamları işten gelince televizyon izlemedim, 2-3 saat bununla meşgul oldum. Etrafımdan da övgüler gelince iyice motive oldum ve yavaş yavaş geliştirdim. Benim hocam, ustam yok, kendi kendime öğrendim." şeklinde konuştu.

Emeklilik sonrası sanatını geliştirmek için atölye açtığını aktaran Erbörü, ilk öğrencisinin ise yaptığı tabloyu satın almak isteyen bir ziyaretçisi olduğunu ve bugüne kadar 350'den fazla talebesine ahşap yakma sanatını öğrettiğini söyledi.

Ahşap dağlama sanatının ilk olarak Amerika yerlileri tarafından yapıldığı ve 19. yüzyılın başında ABD'lilerin bu sanatı alarak geliştirdiği bilgisini aktaran Erbörü, ahşap yakmanın Avrupa ve Uzak Doğu'da da yaygın olduğunu ancak Türkiye'de yeterince bilinmediğini kaydetti.

Ahşap yakma tekniğinden bahseden Erbörü, ilk önce yapılacak resim, hat, gravürün istenilen boyutta büyütülüp uygun bir ahşaba kopyalandığını, daha sonra havya denilen ince metal telin kızarmasıyla istenilen şeklin ve çizimin gerçekleştirildiğini ifade etti.

Münir Erbörü, ahşap yakma için en çok kavak, huş ağacı ve ham MDF'nin kullanıldığını, kavak ve huşun yumuşaklığı nedeniyle resim, MDF'nin ise sert olması sebebiyle hat yazımına uygun olduğunu söyledi.

Bugüne kadar çok sayıda resim, gravür, hat çalışması yaptığını dile getiren Erbörü, şunları kaydetti:

"Acaba bir topluma hitap edebilecek ne yapabilirim diye düşünüyordum. Amasya'da yaşayan bir talebem vesilesiyle bu fikir zihnimde canlandı. En rahat okunabilir Kur'an hattı olan Hafız Osman'ın çalışmasını örnek alıp A-3 ebatında büyüttüm. Ona göre de 3 milimetrelik huş ağacı kestirdim. 2015'te başladım ve 2017'nin üçüncü ayında tamamladım. Bunu yaparken talebelerim de kopyasını çıkarmada bana destek verdi. Ancak havya ile yalnız ben yaktım. Bu Kur'an-ı Kerim'i, Çamlıca Camii'nin altında oluşturulacak olan Kur'an Müzesi'ne hediye edeceğim."

İyi bir orijinal hat koleksiyoneri de olduğunu belirten Erbörü, "En değerli çalışmam" dediği 30 cüzlük Kur'an-ı Kerim'i ve diğer eserlerini 8-15 Ocak'ta Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi'nde sanatseverlerin beğenisine sunacak.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.