Sosyal Medya

Yorum - Analiz

'Ä°ran erken mi sevindi?'-Yorum

İran’da ambargonun kalkmasıyla birlikte, dış tehdit olgusu giderilmiş ve İran toplumu bu algıdan hızla uzaklaşmış olacak.



Düşünce Mektebi / Ali Kuluğ

Ä°ran’da, uzmanlar konseyi için yapılacak olan seçimde tüm reformcu adaylara kırmızı ışık yakılmış. Öyle görünüyor ki Ä°ran rejimin devamına yönelik özgüvenini henüz tesis ede bilmiÅŸ deÄŸil. O kadarki Ruhullah Musavi- Humeyni'nin torunu, Hasan Humeyni'nin bile aday olmasına izin verilmiyor, sebebi de Humeyni'nin reformu savunması.

Bu sorun aslında basit bir adaylık reddetme hadisesi değil. İmam Humeyni'nin son dönemlerinde, 1988 yılında yapılan anayasa değişikliğinden bu yana süregelen bir tartışma. İran bu tartışmayı ara ara ılımlı bir ismi cumhurbaşkanlığına getirip bu tartışmaların topluma yansımasını engelliyor. Esasen şöyle de bir durum var ki, maruz kaldığı ambargo da toplumu sistemin yanında olmaya sevk ettiği için bu tartışmaların topluma sirayet etmesi önlenebiliyordu (en azından bu durum sistemin meşruiyetinin sorgulanmasını önlüyordu).

Bir gün bir televizyon kanalında, Ä°ran’da yapılan bir röportajda, reform isteyen üniversite öğrencilerinden birine muhabir; "EÄŸer Amerika, sizin özgürleÅŸmeniz için, Ä°ran'a savaÅŸ açacak olursa tavrınız ne olur?" diye sormuÅŸtu. Gencin cevabı; "EÄŸer Amerika Ä°ran'a savaÅŸ açacak olursa, ben Amerika ile savaÅŸmaya hazırım" olmuÅŸtu. Bu duruÅŸ, tarihsel olarak köklü toplumların çok onurlu bir tavrıdır ki, Türkiye toplumunda da bu tavrı görebiliriz. Zaten özgürleÅŸmek için kapı kapı özgürlük dilenmek çok anlamsızdır. Gerçek özgürlük, insanın kendi kendisine verdiÄŸi mücadelenin ürünüdür.

Bu örneÄŸi, Ä°ran toplumunun dış tehditler karşısında devletini koruyan (velev ki deÄŸiÅŸim talebi olmuÅŸ olsun) bir yapıya sahip olduÄŸunu ifade etmek için verdim. Ä°ran’da ambargonun kalkmasıyla birlikte, dış tehdit olgusu giderilmiÅŸ ve Ä°ran toplumu bu algıdan hızla uzaklaÅŸmış olacak. Bu durum, toplumun karşılanabilir yeni taleplerini dile getirmesine sebep olacaktır. Ä°ÅŸte tam da bu aÅŸamada toplumda dış tehdit boÅŸluÄŸu oluÅŸtuÄŸu için, toplumun bu algısını dinamik tutabilmek adına, yeni bir tehdit algısı üretmek zorunda kalacaklar. Zaten süreç de buna müsait olduÄŸundan dolayı, en büyük tehdidin “Sünni Blok” olduÄŸu algısını yaratacaktır.

Bunun yani sıra daha az olmakla beraber Ä°srail tehdidi iddiasını da sürdürecektir. İç kamuoyunda bu algıyı yaratırken, toplumu Müslüman olan ülkelerde de, ısrarla “Vahdet SavunuculuÄŸu” yaparak, o ülke toplumlarında olabildiÄŸince olumlu bir imaj oluÅŸturmaya çalışacaktır. Şöyle ki, eski bir Ä°srail dışiÅŸleri bakanı ÅŸu ifadeleri kullanmıştı; "Bizim zafer kazanmamız, iki zıt algıyı aynı zamanda farklı toplumlarda oluÅŸturabilmemizden kaynaklanıyor. Yani, OrtadoÄŸu’da yenilmez bir süper güç imajı yaratırken, batıya karşı her daim yoÄŸun tehdit altında olduÄŸumuz mesajı veriyorduk". Ä°ÅŸte Ä°ran'ın da böyle bir politika yürütmesinin kuvvetle muhtemel olduÄŸunu düşünüyorum.

Ancak zamanla sekülerleÅŸen toplumun deÄŸiÅŸen talepleriyle karşılaÅŸması, defakto bir ÅŸekilde deÄŸiÅŸim serüveninin baÅŸlamasına ve artık önü alınamaz bir yola girilmesine sebep olacaktır. DeÄŸiÅŸim süreci baÅŸlayınca, her deÄŸiÅŸim sürecinde olduÄŸu gibi sistem, istibdadi yollara baÅŸvuracak ve her türlü “fiÅŸleme, infaz vb...” hukuksuzlukların bugünkünden çok daha üst seviyelerde uygulandığını göreceÄŸiz. Bu sürecin sonunda, seküler bir Ä°ran ulus devletinin ortaya çıkmasına ise hiç ÅŸaşırmayalım.

ABD, yaptığı hamlelerle Rusya’yı iflasın, Türkiye’yi ise savaÅŸ ve bölünmenin eÅŸiÄŸine getirdi. Åžimdi Ä°ran’ı da yukarıda ifade etmeye çalıştığım bir kargaÅŸaya sürükleyecek hamleler yapıyor. Ä°ran ise bu durumu zafer olarak deÄŸerlendiriyor, ancak bu durum bir hezimetin de habercisi ola bilir. Ä°ran erken sevindi, bana kalırsa..

 

 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.