Sosyal Medya

Makale

Barbarlık Yarışı İstikamet Belirlemek Adına Süratlendi

Türkiye’nin arkası arkasına maruz kaldığı barbarca saldırılar, biri kurumadan diÄŸerleri oluÅŸturulan kan gölleri elbette birden fazla amaca matuf olarak iÅŸliyor. Elazığ ve Van’da patlatılan bombaların henüz dumanı tüterken vahÅŸet Gaziantep’te zirve yaptı. PKK, Fetullahçı cuntanın kanlı darbesini, IŞİD ise PKK’nın kanlı kaosu yaygınlaÅŸtırma ve derinleÅŸtirme projesini gölgede bırakmak için yarışıyor sanki. Hemen her tarafından kan fışkıran bu tablo adı geçen cinayet ÅŸebekelerinin ÅŸu ya da bu düzeyde bir inÅŸa projesine deÄŸil ne pahasına olursa olsun mutlak bir yıkım ve bitimsiz bir savaÅŸ projesi peÅŸinde olduklarını kesinlikle teyit ediyor.

Gaziantep Åžahinbey’de bir düğünü hedef alarak 50’yi aÅŸkın kardeÅŸimizi katledip 90’dan fazlasını yaralayan bombalı saldırı için girilen kınama ve taziye yarışı bizi ÅŸaşırtmıyor. Güya IŞİD’in vahÅŸetine karşı hem de hiçbir şüphe belirtmeksizin kesin bir tavır alınıyormuÅŸ havası estiriliyor. Ä°yi de aynı duyarlılık ve tavır neden PKK’nın bombalı saldırıları ve Fetullahçı cuntanın askeri ihtilal kalkışması karşısında sergilenmiyor? Bu çeliÅŸkili hatta ikiyüzlüce tutumun cevabı sadece siyasiler nezdinde deÄŸil geniÅŸ toplum kesimleri nezdinde de belirsiz deÄŸil. Aksine son derece nettir.Avrupa ve Amerika IŞİD’in katliamı tahakkuk etmeden PKK’nın katliamlarını yarım ağız olsun kınayamıyor, Fetullahçı cuntanın kanlı darbesini tevil için kırk dereden su getiriyorsa saldırıların en çok kime hizmet ettiÄŸi de tereddütsüzce belirginleÅŸir.

Evet, Yine Suriye!

Özellikle BaÅŸbakan Yardımcısı Numan KurtulmuÅŸ’un öteden beri tekrarladığı “Suriye’de yanlış yaptık” tarzı demeçleri basında daha sık görünürlük kazansa da bu saldırılar en çok Suriye üzerinden Türkiye ve Ä°slam coÄŸrafyasının geleceÄŸini belirlemek üzere icra ediliyor. Sadece Amerika, Rusya, Avrupa ve Ä°ran deÄŸil Fetullahçı Cunta’dan PKK ve IŞİD’e deÄŸin hemen hepsi Esed/Baas rejiminin geleceÄŸini teminat altına alma çabası üzerinden Türkiye’yi terbiye etmeye kalkışıyor. Türkiye’nin Suriye politikasında bir yanlışlık veya eksiklik varsa Ä°slami muhalefete gereÄŸince destek olamaması sebebiyle oluÅŸan zaaflardan tezahür etmiÅŸtir. Nasıl bir kara propagandanın eseri dahi olduÄŸunu idrak etmeden ikide bir ‘vekâlet savaşı’ efsanesini tekrar etmenin hiçbir mana ve ehemmiyeti yoktur. Çünkü Esed/Baas rejimi hesabına sadece Ä°ran ve Hizbullah deÄŸil Amerika ve Ä°ngiltere’den sonra Rusya gibi Çin de doÄŸrudan Suriye’ye askeri müdahale için harekete geçmiÅŸtir.

15 Temmuz’da Fetullahçı cuntanın kalkıştığı askeri darbe baÅŸarıya ulaÅŸsaydı ilk iÅŸ olarak Suriye’ye yönelik Amerikan politikası yürürlüğe sokulacaktı. Yani Rusya-Ä°ran bloÄŸuyla uzlaşıp Esed rejimi ayakta tutulacak, PKK-PYD için Kuzey’de bir kantonal ÅŸerit oluÅŸturulacak ve Ä°slami bütün yapılar IŞİD’le mücadele adı altında beraberce imha edilecekti. Kandil’deki PKK lortlarının zırt pırt ilan ettikleri serhildanlar, ÅŸehirlere yayılan gerilla savaÅŸları eÄŸer Türkiye’ye boyun eÄŸdirebilseydi sadece Diyarbakır çevresinde deÄŸil Suriye’de de Amerika ve Rusya himayesinde Ä°slam ve Müslümanlara karşı emperyalizmin ileri karakolu iÅŸlevi görecek bir Kürt ulus devleti tahakkuk ettirilecekti. Emperyalizm PKK-PYD gibi Stalinist örgütlerden istifade ettiÄŸi gibi IŞİD gibi radikal veya FETÖ gibi mistik dini hareketlerden de rahatlıkla istifade edebiliyor. Birbirine taban tabana zıt olsalar da ortaya koydukları eylem ve örgütlenme stratejisiyle Ä°slam coÄŸrafyasını hep birlikte iÅŸgal ve katliama açıyorlar.

Felaket Tellalları Sussun!

Son haftalarda Rusya ile artan görüşme trafiÄŸi ve nispeten yumuÅŸayan hava aldatıcı olmasın. Aynı durum Ä°ran için de geçerli. CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın söyleminde nispi bir deÄŸiÅŸim söz konusuysa da duruÅŸunda bir deÄŸiÅŸim beklenmemeli. DeÄŸiÅŸen nedir peki? DeÄŸiÅŸen Avrupa-Amerika bloÄŸuna karşı Rusya-Ä°ran bloÄŸunu, Rusya-Ä°ran bloÄŸuna karşı Avrupa-Amerika bloÄŸunu dengeleyici unsur olarak kullanma ihtiyacıdır. Dikkat edilirse her iki blok da Esed rejiminin kalması ve PKK-PYD’nin kuzeyde alan hâkimiyetini artırması üzerinde ittifak halinde hareket ediyordu. Son geliÅŸmelerle birlikte Esed rejimiyle PKK-PYD askeri olarak karşı karşıya kaldığı gibi bu durum Amerika ve Rusya arasındaki gerilimi de artırıcı bir unsur oldu. Yoksa kimse Türkiye’nin Rusya ve Ä°ran’la Suriye’nin geleceÄŸi konusunda stratejik bir ittifak kurulacağını beklemesin, hiç ama hiç imkânı yok.

Artan saldırılar ve ortaya çıkardığı kanlı tablo ülke ve toplum adına hepimizi tedirgin edicidir. Yalnız olur olmadık yerde “iç savaÅŸ kapıda, iÅŸgal geliyor” türünden korku kampanyaları tertiplemek saçma ve zarar vericidir. Kanlı tabloları oluÅŸturan, saldırıları tertipleyen örgütlere yönelik büyük bir öfke ve düşmanlık olduÄŸu hemen görülebiliyor. Ancak en önemli nimetlerden birisi de bu öfke ve düşmanlığın herhangi bir etnik veya mezhebi kitleye yönelik tezahür etmemesidir. Muhakkak ki gerek Fetullahçı cunta gerekse PKK ve IŞİD gibi cinayet ÅŸebekeleri ilk elde bu hassas ve kritik temelleri imhaya odaklanmış durumdalar. 

Barbarlık yarışının, vahşet alanında sergilenen rekabetin öncelikli hedefi de bu. Hedef tahtasına oturtulan Müslüman toplum ise bu tuzağa düşmeyecek, işbirlikçi cinayet şebekelerine malzeme olmayacak kadar basiret, feraset ve cesaret sahibi, elhamdülillah.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.