Sosyal Medya

Makale

Ailelerden ayrışarak bağlı kalmak mümkün mü?

Evlilik sürecinde kadın ve erkeğin kendi ailelerinden ayrışması gerekiyor. İki kişi de kendi ailesinden ayrışarak yeni bir aile kurmuş oluyorlar. Zamanla onların da içinden aileler doğmuş olacak. Bu ayrışma süreci bağların kopması anlamına gelmiyor. Aksine yeni bağların kurulmasını gerektiriyor. Bu yazı boyunca bu süreci tanımlayacağım.

Esas olan artık eÅŸim

Evlilikte tamamlanması gereken ilk iÅŸ; kadın ve erkeÄŸin kendini doÄŸuran, büyüten, baÄŸlı olduÄŸu ailesinden ayrışıp kendi ailesini kurmasıdır. Bu ayrışmada temel mesele psikolojik ayrışmadır. Psikolojinin de özü ÅŸudur: “EÅŸim benim için birincildir”.

Eşini hayatının birincil kişisi yapmak, anne ve babasına ihanet etmek değildir. Aksine her insan tekinin yapması gereken bir sorumluluktur. Eğer kadın veya erkek, hayatı için birincil kişiyi eşi haline getiremez, kendi anne veya babalarını birincil kişi olarak tutmaya devam ederlerse, evlilikleri psikolojik olarak tamamlanmış olmaz.

Eşi birincil kişi yapmak, anne ve babadan bağ koparmak değildir. Yapılması gereken kendi ailelerinden ayrışmak ama bağlı kalmaktır. Üstelik bunu gelin veya damat oldukları diğer aileye de yapmak sorumlulukları vardır.

EÅŸlerin birbirleri için “birincil ve esas kiÅŸi” olmasının önemli kriterlerinden biri kararları alan esas birim haline gelmeleridir. Hayatları ile ilgili kararlar anne ve babaları üzerinden deÄŸil, iki kiÅŸinin kendi aralarındaki etkileÅŸimden çıkmalıdır.

Çocukların yuvadan uçmasına izin vermeli

Çocukları evlenen anne ve babalar için çetin bir zorluk var. Beraber yaşadıkları, üzerine en fazla yatırım yaptıkları, hayatlarının merkezinde olan çocuklarının kendilerinden ayrışmasının getirdiği psikolojik yasa dayanmaları gerekiyor.

Anne ve babalar çocuklarının kendilerinden ayrışmalarına izin veremediklerinde, çocuklarının evliliğinin ortasında kalmaya devam diyorlar. Yeni ailenin kendi dinamikleri içinde inşa edilmesine müsaade etmemiş oluyorlar.

SevdiÄŸinin sevdiÄŸini sevmeli

Eş olmak, eşinin ailesiyle yeni bağlar kurmayı gerektiriyor. Bu bağlar; gönüllü, istekli, içten, sahici olursa, evliliği geliştiriyor. Bir nevi eşimizin sevdiği ve bağlandığı ailesini bizim de sevmemiz ve bağlanmamız gerekiyor.

Eğer eşiniz kendi ailesini seviyor ve bağlı ise, siz onun ailesini sevemediyseniz, iyi ilişkiler kuramıyorsanız evliliğiniz için zor günler bekliyor demektir.

Kayınvalide ile sorunlarda ne kadar haklı olduğunuzun önemi az. Eşiniz haklı olduğunuzu bilse bile, kırık bir kalple dolaşacaktır. Sevdiğiniz kişinin, sizin bağlı olduğunuz kişileri sevmemesi, ona karşı mesafe oluşturmanıza sebep olur.

Sözüm gelinlere: “EÅŸinizi annesinin elinden almanın mücadelesini ÅŸeklen kazanabilirsiniz ama yaralı kiÅŸi sizin iÅŸinize yaramaz”. Sözüm annelere: “OÄŸlunuzu geline kaptırmama mücadelesini ÅŸeklen kazanabilirsiniz ama o oÄŸul sizin de iÅŸinize yaramaz”.  

Veda

Siz okuyucularıma veda etmem gerekiyor. Bu yazı son yazım. Star Gazetesi yeni bir çalışma modeline geçiyor. Şimdiye kadar, özgürce yazma imkanı verdikleri için teşekkür ediyorum. Benim siyaset alanından aile ilişkileri yazmaya geçişimi destekledikleri için de özellikle teşekkür ediyorum.

Düşünmeye ve yazmaya devam etmeyi planlıyorum. Web sayfam üzerinden yazacağım. Ayrıca blog oluşturmaya çalışacağım. Nihai hedefim ise karşınıza kitaplarla çıkmak. Selamlarımla.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.